bir hegel, bir kant ya da bir ömer çelakıl! hepsi bir kenara ismail yk'nın modern felsefenin gelişim seyrine uygun olarak bilgi kuramını ön plana çıkartmış olması bir kenara. ismail yk'nın mutlak tine ulaşabilme sürecine tanıklık edebilmek için önce özneline küçük bir giriş şart malesef. şöyle ki;
- beddua'nın fiili dünyada ki yansımaları.
- bir yavrunun gaza basma sürecindeki çıkarımsallık.
- ismail yk ve cankan ilişkisi.
- şappur şuppur ve acı tatlı ilişkisi.
- yoksa ben zurna mıyım varsayımı.
- bana gelen, sana gelsin histeryası.
6 ana madde üzerinde temellendirebildiğim bu satori evresi, ismail yk'nın asırlar sonra üniversitelerde ders olarak gösterilecek mutlak tine bakışının girizgahıdır.
* algının bilgiye dönüşme süreci ile ismail yk ilişkisi
* ismail yk felsefesinde rasyonel bilginin değeri
* a priori a posteriori ve zihin durumları çerçevesinde bir ilişki süreci (seviyorum seni çok - şappur şuppur beni öp - git hadi istemiyorsan - allah belanı versin gibi örneklerle anlatım)
gibi alt konu başlıklarıyla mutlak gerçeğe ulaşmayı hedef edinmiştir.
zorunlu secmeli ders olmasindan endise duyulan derstir. bir sekilde seve seve verirler adamin eline. istikbalinle oynayacagina, okulu birak daha iyi. *
en önemli öğretilerinden bir tanesi "beni beğeneni ben ben* beğenmem, benim beğendiğim ise beni beğenmez. yoksa ben tipsiz miyim ha?"dır. oldukça mantıklıdır ayrıyetten. *
