belirli dönemlerde belirli coğrafyalar üstündür geri kalanlarıda kendine cahil fakir veya 2. sınıf ülke demekte özgürdür.türkiye nin en gelişmiş müslüman ülke oluşu coğrafyasından
kaynaklanmaktadır.en gelşmişlere yakın olduğumuz için. bizden doğuya gittikçe gelişmişlik azalır taki çine kadar. çin amerikanın yanında olduğu düşünüldüğünde gelişmiş olması doğaldır.
zamanında bu coğrafyalar gelişmiş devletleri barındırıyordu avrupa ise sefalet içindeydi. osmanlı dünyaya hükmediyordu, aynı dönemde moğollar, öncesinde arap devletleri... bunlar dünyaya hükmederken onlar hristiyan biz müslüman değil miydik? gelişmişliğin yada geri kalmışlığın dinle çok az alakası var.
islamın egemen olmadığı toplumların islam egemenliğindeki toplumları sömürme girişimiyle alakalı çok girift bir konudur.
ikinci konu islam toplumlarının demokrasi laiklik kavramlarını oturtamaması oturtuğunu sananların ise asıl oturtamayanlar olması ile alakalıdır.
üçüncü olarak islam toplumuna avrupa toplumunun yapısına uydurduğu ulus devlet modelinin uygulanma girişimleridir.
dördüncü sırada ise islam toplumlarının model bulamaması ile alakalı ve en önemli sorundur. osmanlının dağılmasından sonra lidersiz kalan islam ülkelerine bir dönem mısır bir dönem iran gibi lider olmayanların lider olmaya çalışmasıdır.
son olarak türkiyenin konumu islam ülkelerine bir ufuk açabilecek pozisyondadır ve bir çok islam ülkesi model olarak almaktadır. laiklik ve demokrasi kavramlarının türkiye'de de oturmaya başlaması islam ülkelerine umut ve ufuk olmaktadır.
sorun ne islamda ne müslümanlardadır.
sorun sadece dinden çıkar sağlanabildiğini 17. ve 18. yy da fark eden din tüccarları yani dincilerdir.
tek kitap otuz bin küsür fraksiyon, ne olucakdı?
9-10-11-12nci yüzyıllarda, 14-15-16ncı yüzyıllarda müslüman ülkeler daha ileriydi. buna zaten kimsenin itirazı falan yok.
ama olay şu: kuran ve islam, ortaçağ'daki yapıya hitap ediyordu, o dönemde zafer getirdi. tamam. ama artık devir değişti, artık itaat eden birey değil sorgulayan birey gerekiyor ilerlemek için. bu yüzden müslüman ülkeler geri kalıyor. bizim söylediğimiz bu.
tekrar tekrar ibn i sinaları falan sıralamaya gerek yok, hepimiz biliyor ve kabul ediyoruz o dönemin altın çağ olduğunu.
hadi ya! bir siktir git! bırak bu işleri!
yapmayın, etmeyin, gitmeyin lütfen.
Şimdi düşünelim avrupada zamanında dünya yuvarlaktır diyen asılıyor, bilimle uğraşanlar afaroz ediliyorken bilimin gelişimine katkıda bulunan islam alimlerini diç mi bilmiyoruz?
--spoiler--
Ahmed Bin Musa : ( 10. yüzyıl ) Sistem mühendisliğinin Öncüsü. Astronom ve Mekanikçi.
Ali Bin Abbas : ( ? - 994 ) 1000 sene önce ilk kanser ameliyatını yapan bilim adamı. Kılcal damar sitemini ilk defa ortaya atan bilim adamıdır. Eski çağın en büyük hekimlerinden olan hipokratesin (Hipokrat) Doğum olayı görüşünü kökünden yıktı.
Ali Bin isa : ( 11. yüzyıl ) ilk defa göz hastalıkları hakkında eser veren müslüman bilim adamı.
Ali Bin Rıdvan : ( ? - 1067 ) Batıya tedavi metodlarını öğreten islam alimi.
Ali Kuşçu : ( ? - 1474 ) Ünlü Bir türk astronomi ve matematik bilginidir.
Ammar : ( 11 yüzyıl ) ilk katarak ameliyatını kendine has biçimde yapan müslüman bilim adamı.
Battani : ( 858 - 929 ) Dünyanın en meşhur 20 astrononumdan biri trigonometrinin mucidi, sinus ve kosinüs tabirlerini kullanan ilk bilgin.
Beyruni : ( 973 - 1051 ) Dünyanın döndüğünü ilk bulan bilim adamı ümit burnu, amerika ve japonyanın varlığından bahseden ilk bilim adamı. Beyruni amerika kıtasının varlığını kristof colomb'un Keşfinden 500 sene önce bildirmiştir. Matematik, Jeoloji, Coğrafya, Tıp, Felsefe, Fizik, Astronomi gibi dallarda eserler yazmıştır. Çağın En Büyük Alimidir.
Cabir Bin Eflah : ( 12. yüzyıl ) Ortaçağın büyük matematik ve astronom bilginidir . Çubuklu güneş saatini bulan ilk bilim adamıdır.
Cabir Bin Hayyan : ( 721 - 805 ) Atom bombası fikrinin ilk mucidi ve kimyanın babası sayılır. Maddenin en Küçük parçası atomun parçalana bileciğini bundan 1200 sene önce söylemiştir.
Cahiz : ( 776 - 869 ) Zooloji ilminin öncülerindendir. Hayvan gübresinden amonyak elde etmiştir.
Cezeri : ( 1136 - 1206 ) ilk sistem mühendisi ve ilk sibernetikçi ve elektronikçi Bilgisayarın babası; oysa bilgisayarın babası yanlış olarak ingiliz matematikçisi Charles Babbage olarak bilinir..
Ebu Kamil Şuca : ( ? - 951 ) Avrupaya matematiği öğreten islam bilgini.
Ebu'l Vefa : ( 940 - 998 ) Matematik ve Astronomi bilginidir trigonometriye tanjant, kotanjant, sekant ve kosekantı kazandıran matematik bilginidir.
Ebu Maşer : ( 785 - 886 ) Med-cezir olayını (gel-git) ilk keşfeden bilgindir.
Evliya Çelebi : ( 1611 - 1682 ) Büyük Türk seyyahı ve meşhur seyahatnamenin yazarıdır.
Farabi : ( 870 - 950 ) Ses olayını ilk defa fiziki yönden ele alıp açıklayıp izah getiren ilk bilgindir.
Fatih Sultan Mehmet : ( 1432 - 1481 ) istanbulu feth eden ve Havan topunu icad eden yivli topları döktüren padişahtır fatihin kendi icadı olan ve adı "şahi" olan topların ağırlığı 17 ton ve bakırdan dökülmüş olup 1.5 ton ağırlığındaki mermileri 1 km ileriye atabiliyordu bu topları 100 öküz ve 700 asker ancak çekebiliyordu..
Hazerfen Ahmed Çelebi : ( 17. yüzyıl ) Havada uçan ilk Türk. Planörcülüğün öncüsü.
Huneyn Bin ishak : ( 809 - 873 ) Göz doktorlarına öncülük yapan bilgin.
ibni Baytar : ( 1190 - 1248 ) Ortaçağın en büyük botanikçisi ve eczacısıdır.
ibni Cessar : ( ? - 1009 ) Cüzzam hastalığının sebeb ve tedavilerini 900 sene önce açıklayan müslüman doktor.
ibni Fazıl : ( 739 - 805 ) 12 asır önce ilk kağıt fabrikasını kuran vezir.
ibni Firnas : ( ? - 888 ) Wright kardeşlerden önce 1000 sene önce ilk uçağı yapıp uçmayı gerçekleştiren alim. ibni Haldun : ( 1332 - 1406 ) Tarihi ilim haline getiren sosyolojiyi kuran mütefekkir. Psikolojiyi tarihe uygulamış, ilk defa tarih felsefesi yapan büyük bir islam tarihçisidir. Sosyolog ve şehircilik uzmanı.
ibni Hatip : ( 1313 - 1374 ) Vebanın bulaşıcı hastalık olduğunu ilmi yoldan açıklayan doktor.
ibni Heysem : ( 965 - 1051 ) Optik ilminin kurucusu büyük fizikçi. islam dünyasının en büyük fizikçisi, batılı bilginlerin öncüsü, göz ve görme sistemlerine açıklık kazandıran alim. Galile teleskopunun arkasındaki isim.
ibni Macit : ( 15. yüzyıl ) Ünlü bir denizci ve coğrafyacı. Vasco da Gama onun bilgilerinden ve rehberliğinden istifade ederek hindistana ulaştı.
ibni Sina : ( 980 - 1037 ) Doktorların sultanı. Eserleri Avrupa üniversitelerinde 600 sene temel kitap olarak okutulan dahi doktor. Hastalık yayan küçük organizmalar, civa ile tedavi, pastör' e ışık tutması, ilaç bilim ustası, dış belirtilere dayanarak teşhis koyma, botanik ve zooloji ile ilgilendi, Fizikle ilgilendi, jeoloji ilminin babası.
ibni Yunus : ( ? - 1009 ) Galile'den önce sarkacı bulan astronom.
ibnünnefis : ( 1210 - 1288 ) Küçük kan dolaşımını bulan ünlü islam alimi.
Kadızade Rumi : ( 1337 - 1430 ) Çağını aşan büyük bir matematikçi ve astronomi bilgini. Osmanlının ve Türklerin ilk astronomudur.
Kambur Vesim : ( ? - 1761 ) Verem mikrobunu Robert Koch'dan 150 sene önce keşfeden ünlü doktor.
Kemaleddin Farisi : ( ? - 1320 ) ibni Heysem ayarında büyük islam matematikçisi, fizikçi ve astronom.
Kindi : ( 803 - 872 ) ibni Heysem'e kadar optikle ilgili eserleri kaynak olan bilgin. Fizik, felsefe ve matematik alanında yaptığı hizmetleri ile tanınmıştır.
Kurşunoğlu Behram : ( 1922 - ? ) Genelleştirilmiş izafiyet teorisini ortaya atan beyin güçlerimizden. Halen Prof. Behram Kurşunoğlu Amerika da florida üniversitesinde teorik fizik merkezinde başkanlık yapmaktadır.
Mes'ûdi : ( ? - 956 ) Kıymeti ancak 18. 19. Yüzyıllarda anlaşılan büyük tarihçi ve coğrafyacı. Mesudi günümüzden 1000 sene önce depremlerin oluş sebebini açıklamıştır. Mesûdinin eserlerinden yel değirmenlerinin de müslümanların icadı olduğu anlaşılmıştır.
Mimar Sinan : ( 1489 - 1588 ) Seviyesine bugün dahi ulaşılamayan dahi mimar. Mimar Sinan tam manası ile bir sanat dahisidir.
Ömer Hayyam : ( ? - 1123 ) Cebirdeki binom formülünü bulan bilgin. Newton veya binom formülünün keşfi Ömer Hayyama aittir.
Piri Reis : ( 1465 - 1554 ) 400 sene önce bu günküne çok yakın dünya haritasını çizen büyük coğrafyacı. Amerika kıtasının varlığını Kristof Kolomb 'dan önce bilen ünlü denizci.
Razi : ( 864 - 925 ) Keşifleri ile ün salan asırlar boyunca Avrupa'ya ders veren kimyager doktor ünlü klinikçi. Devrinin En büyük bilgini ibni Sina ile aynı ayarda bir bilgin.
Sabit Bin Kurra : ( ? - 901 ) Newton' dan çok önce diferansiyel hesabını keşfeden bilgin. Dünyanın çapını doğru olarak hesaplayan ilk islam bilgini. Matemetik ve astronomi alimi.
Uluğ Bey : ( 1394 -1449 ) Çağının en büyük astronomu ve trigonometride yeni çığır açan ünlü bir alim ve hükümdar.
Zehravi : ( 936 -1013 ) 1000 sene önce ilk çağdaş ameliyatı yapan böbrek taşlarının nasıl çıkarılacağını ve ilk böbrek ameliyatını gerçekleştiren bilim adamı..
Abdüsselam : ( 1926 - ?) Pakistanlı Fizik Bilgini ilk nobel ödülü alan müslüman bilim adamı.
Akşemseddin : ( 1389 - 1459 ) Pasteur önce Mikrobu bulan ilk bilim adamı. istanbulun fethinin manevi babasıdır. Fatih sultan Mehmet' in Hocasıdır
--spoiler--
~http://www.kozakli.gen.tr...i-kimlerdir--a132-r0.html ~
dini yozlaştırıp, farklı boyutlarda kullanan, geri zihniyetli insanların ortaya çıkması sonucu islam ve gericilik inanışını geliştiren din mi? insanlar mı? sorusunu hiç mi düşünmüyoruz?
herkesin dini kendine. sorunlar dinde değil geri kalmış, örümcek ağı örülü kafalarda. dini değiştirmek çare mi olacak? tabi ki hayır önce insanların kafasını değiştirmek gerek.
(buda format için)
gibi soru ve düşüncelerimi aklıma getiren cehalet göstergesi bir önermedir.
osmanlı'nın batı karşısında art arda gerilemesi 1600lerin sonlarıyla başlar, 1700ler boyunca devam eder.
* avusturya karşısında yenilgiler (1699, 1718, 1791)
* rusya karşısında yenilgiler (1774, 1792, 1812)
* yunanistan'ın bağımsızlığı (1829)
* bilim ve teknik alanda batıdan geri kalma, hep anayasadan falan öncedir.
tekrar yazayım, tanzimat fermanı 1839, anayasa 1876.
yani osmanlı, daha başında halife varken, islami usullerle yönetilirken avrupa karşısında gerilemeye, adım adım avrupa'dan atılmaya, bilimde teknikte geri kalmaya başlamıştı. suçu anayasaya atmak ancak kendi kendini tatmindir. öküzlere duyurulur diyen sivrizekalıya duyurulur.
kimilerinin hiç farabilerden, mimar sinanlardan, mevlanalardan, Ahmet yesevilerden, Lokman hekimlerden, ibni sinalardan, El kindiden, Ahmet Ferganiden, Ali Kuşçudan, Cabir Bin Hayyandan haberi olmayınca son 50-100 yıla bakıp bakıp uyduruyor yazıyor...
'Kimyasal maddeleri, uçucu maddeler, uçucu olmayan maddeler, yanmayan maddeler ve madenler' olarak dört grupta toplar. Arap bir müslüman olan Cabir Bin Hayyan'ın bu çalışması, modern kimyanın kurucusu olarak bilinen Lavoisier'e öncülük eder. El-Kindi, Einstein'dan 1100 yıl önce 800 yılında, izafiyet teorisi ile uğraşır. El-Kindi, 'Zaman cismin var olma süresidir, zamanla bilinebilen ve ölçülebilen hız ve yavaşlık da hareketin sonucudur. Zaman, mekan ve hareket birbirinden bağımsız değildir, göğe doğru çıkan bir insan ağacı küçük görür, inen insan ise büyük görür' der.
Tıp ve eczacılıkta ibn-i Sina ve Razi gibi alimler, anatomi ve tedavi alanına pek çok yeni bilgi eklerken; tarih ve coğrafya bilimlerinde Idrisi, Hamevi ve Taberi ve adını bu satırlara sığdıramayacağımız pek çok islam âlimi, bilimsel teorilerde önemli ilerlemeler kaydetmişlerdir. Özellikle optik alanında, on birinci yüzyılda ibn-i Heysem, bu bilim dalını tek başına yeniden inşa etmiştir. Dokuzuncu yüzyılda yaşamış olan Sabit bin Kurra, astronomi alanındaki ilk büyük yeniliği gerçekleştirmiş, Batlamyusçu sisteme dokuzuncu yıldızsız küreyi eklemiştir. Onüçüncü yüzyılda, bu sistemin karşılaştığı güçlükleri fark eden yine Müslüman astronomlar olmuş ve Batlamyusçu olmayan gezegen modellerini geliştirmişlerdir. Bunlar, gerçekten zamanlarının çok ilerisinde çalışmalardır. Söz konusu çalışmaları ile bilim tarihine adlarını yazdıran Müslüman bilim adamları, devlet tarafından maddi-manevi destek görmüş, teşvik edilmiş, halk arasında itibar kazanmışlardır. Aynı dönemin Avrupa'sında ise durum tamamen farklıdır. Bilime hizmet eden Avrupalı bilim adamları, pek çok engelleme ile karşılaşıp kısıtlanmakta, hatta çalışmaları tamamen durdurulmak istenmekteydi.
Dünyanın Eğimini Hesaplayan Fergani
Harezmi, Hint rakamlarına sıfır rakamını ekleyerek bugün kullandığımız rakamları oluşturuyor; fen bilimlerinde, deneyle sabit olmayan bilgilere itibar edilmemesi gerektiğini söyleyen Ahmet Fergani, enlemler arasındaki mesafeyi hesapladığı gibi, Dünya'nın eksenindeki eğimi en doğru şekilde hesaplıyordu.
Trigonometrik bağlantıları bugünkü kullanılan şekliyle formülleştiren El-Battani, 877 yılından 929 yılına kadar sürekli astronomik gözlemler yapar; Tanjant ve Kotanjant'ın tanımını yaparak Sinüs, Tanjant ve Kotanjant'ın sıfırdan doksan dereceye kadar tablosunu hazırlar.
islamı gerektiği gibi yaşamamalarından kaynaklanmaktadır. en güzel yaşayan topluluk olarak osmanlı imparatorluğu örnek olarak gösterilebilir. ne zaman ki ümmet anlayışı yerini milletçilik gibi saçma sapan bir akım aldı, ne zaman ki osmanlı imparatorluğunda bulunan nankörler kuran anayasasını bırakıp dinsizlik yasasını getirdi. o zaman sözde islam ülkeleri (türkiye vb.) geri kalmış oldu. ulan kendini bilmez. sen tam anlamı ile kuran yasaları getir, insanları kuranının orjinal şekli ile okuyup idrak edebilecek eğitim ver. onun ilk emri olan 'oku' emrini tam olarak anlasın. ondan sonra sen gör teknolojiyi. öküzlere de duyurulur 'güneş balçıkla sıvanmaz'. 'karanlığın en yakın olduğu an, güneş doğmaya yakın olduğu andır.'
banko mevzular insanının doğru tespiti. gel gör ki mevzu bıçakla kesilip atılır gibi değil. yargıtaylık bir mevzudur. zira içindeyiz. niyetinden yakalanması gerekir. şekle düşkün ırkımıza daha münasip bir inançta ufukta görünmemektedir. ufuk meselesidir.
islam yüzündendir.islam laik devlet yapısına engel teşkil eden bir dindir.öte yandan devlet yönetiminde istediği şekil ise geriliğe nedne oluyor .zira donuk kurallarla devlet yönetmeye çalışmak ,değişen çağın gereklerine uymuyor.üstelik temelinden çürük adalet ve yönetim sistemi , yöneticiler ve halkın arasında uçuruma sebep oluyor.
hz.ömer zamanında bile islam devlet yönetmeye yetmemiş birans kaynaklarına başvurulmuştur.
ayrıca gazaliden ber içtihat yapma yolunu kapatılması islamın çağdışıve zamana uyum sağlayamayan yönetim tarzını vurguluyor.
doğrluluk payı olan bir tespittir.Gerçektende islam coğrafyasındaki ülkeler ekonomik ve sosyal yönlerden çok geri kalmıştır avrupa toplumuna göre, bunun nedenlerini iyi analiz edip çözüm yolları bulmak gerekir.
müslüman ülkeler islamı yaşıyor o yuzden geri ...denmişti.
müslüman ülkeler islamı yaşamıyor o yuzden geri...dedim
lakin adamın biri
--müslüman ülkeler islam'ı doğru yaşayamıyor, o yüzden geriler... denmiş. ve bişeyler yazmış. ama müslüman ülkeler olarak örnek verdiği ülkelerle yine örnek verdiği ve ne fark var dedği osmanlı imparatorlugunun yaşadıgı islamı eger birbirine yakın görüyorsa bravo bu zihniyete.osmanlıda devlet idaresi hakkında yapılan icraatları okuması temennisi ile.
müslüman ülkeler islam'ı doğru yaşayamıyor, o yüzden geriler... denmiş.
anlamıyorum arkadaş. bak mesela mısır'a, ürdün'e, malezya'ya. neyi yanlış yapıyor bu adamlar? osmanlı ne kadar müslümansa bunlar da en az o kadar müslüman. daha ne olacak ki, her birinden beş on tane peygamber mi çıkması gerekiyor "islam'ı doğru yaşıyor" sayılmaları için?
kılıf uydurma arkadaş. bu ülkeler islam'ı doğru yaşamadıkları için değil, tam tersine, islam'ı doğru yaşadıkları için geriler.
dünya üzerinde islamın egemen oldugu ülke olmadığı için saçma bir başlıktır. eger ki bunun yanlış olduğu düşünülüyorsa, ozaman sizin islam dini deyince hangi kriterleri algıladığınızı sorgulamak gerekir.
çoğunluğu islamiyet'e inanan, ancak kendi kutsal kitabını bile okumayan, tanrı'nın açıkça affetmeyeceğini belirttiği kul hakkını yemekte beis görmeyen toplumların geri kalmasıdır.
başlıktaki entryleri okudum da, aklıma şu geldi. sürekli doğu'nun eskiden ne kadar gelişmiş olup da batının boklarını sokaklara döktüğüne dair süper genellemeler var. hadi diyelim ki tüm batı bunu yapıyor. ancak ne hikmettir ki bu boklarını yollara döken medeniyetsizler* daha o zamanlardan şimdiki üniversite yapısının temelini atıyorlar, osmanlı'da ya da "çok gelişmiş" doğu toplumlarında örneği pek de bulunmayan dini eğitimle pozitif bilimleri aynı yerde öğretme çabasına giriyorlar. eğri oturalım doğru konuşalım, iş doğu-batı kavgası değildir. iş, islamiyet gibi baskıcı ve kaderci bir dinin, gelişmeye izin vermeyecek olmasını reddedememektir. batı'nın "karanlık çağ" olarak adlandırılan çağı ne kadar sürmüş? din orada ne kadar can yakmış? din halen bu coğrafyada can yakıyor, geldiği günden beri. yapmayın, etmeyin, en koyu hristiyanla*** bile dinlerini gayet medenice tartışabiliyorken bunu çoğu müslümanla yapamaz, hemen kafirlik ve ateistlikle suçlanırsınız.
son olarak, ağzımıza sakız olan batının sömürgeciliği var. doğrudur, bu adamlar kolonileşmiştir ancak ilk bilinen koloniciler kimlerdir? fenikeliler... sami ırkından olan fenikeliler. yani neticede arap. neticede doğulu. ayrıca bugün petrol geliriyle dünyanın görgüsüzlük harikası işlerine imza atan arap şeyhleri çok masum, onlar müslüman çünkü... oysa ülkelerinde aylığı 50 dolara çalışan pakistan'lı, etiyopya'lı kardeşleri var ama sırf müslüman diye sömürgeci değil... avrupa en azından sömürdüğünü halkının iyiliğine de kullanabilmiş, adam gibi yaşatabilmiş. sen hala futbol maçına dellen, sokaklara çık... deli gibi zamlar geliyor, ülke durmadan kutuplara ayrılıyor, sakın ses etme. sonra avrupalılardan üstündük... peh!
not: bir de unutmadan şu 200-300 yıl muhabbeti hayli komik, yapmayın etmeyin, en azından 500 sene önce batı doğu'ya fark atmaya başlamıştır, azıcık okuyun, edin. tarih sadece size anlatılan osmanlı imparatorluğu romantizminden ibaret değildir.
dünyada şu anda islamın egemen olduğu tek bir ülke dahi yoktur. tek bir ülke olsaydı belki bu önerme yapılabilirdi ama o dahi olmadığı için maalesef başka bahara.
islamın egemen olduğu ülkelerin geri kalmış olduğu doğrudur.Ancak bu toplumlar dinleri islam olduğu için mi geri kalmışlardır? Bence hayır.Dinin toplumun güçlenmesinde en büyük etkisi bir araya getirici olmasıdır.Fakat tarih boyu dini aynı olanların bile ırk ya da mezhep farklılığı gibi nedenlerle birbiriyle çatıştığı görülmüştür.Bu Avrupada da Doğuda da böyle olmuştur.Mezhep ya da ırk çatışmalarını kontrol altında tutabilen devletlerde dini ne olursa olsun başarılı olmuşlardır.
Zaten mesele din değil her ne olgu ise olsun düzgün işlediğinde devleti coşturmuştur.Yeterki düzgün işlesin.Hittler Almanyası bunun en net örneğidir.Hasıl el kelam islam'ı da virgülü virgülüne işletsen güçlü olursun Kemalist düşünceyi de Türkiye gibi ortadan gidersende sıçarsın üstad.
ülke gelismesini dinlere baglarsak ortacag gelir gözümün önüne, hristiyanligin en koyu oldugu zaman avrupa rezalet bir kitaydi.dinleri hala ayni din ne degisti ?yani demek istedigim bunun dinle alakasi yoktur.olsa olsa insanlarin kafasini calistirmamasi denir buna.
tespitler doğru fakat biraz eksiklik var sonuçta islam dini dünyaya inen son din. islam ülkelerinin sahip oldukları ve diğer ülkelerin sahip oldukları topraklara bakarsak islam ülkelerinin bulunduğu toprakların altında tüm kaynaklar mevcut. böyle oluncada geçmişten bugüne gelen bi durum var oda islam ülkeleri'nin hep sömürgede olması. islam dini yayılmayı emreden bir din. biz hep yayılmaya çalışmışıs tarihede bakarsanız osmanlının fetetetiği topraklara hep islamı yayma adınadır. bu durumda biz tarihler boyu göçebe yaşamışız onlar ise önce kentleşmiş ülke olmuş. aslında şuan onların uyguladıkları insan hakları ve bunun gibi birçok şey islam dininde zaten mevcut, onlarda bunu uyguluyolar birçok alanda. biz hep oanki yönetime ve idareye başkaldırmamaya şartlandırılmışız öyle oluncada malesefki bu durumda oluyoruz.
