fakat islam ın git gide putperestliğe dönüştüğünü görmek de zor değildir.
hiçbir kerameti olmayan betonarme bir yapının etrafında dönmek, şeytan denilen taşları linç etme girişimi, hiçbir özelliği olmayan ve sürekli çıkar amaçlı fetvalar veren din alimlerine fanatiklik derecesinde bağlanmaları putperestlikten başka birşey değildir.
zaten bu durum inandıkları söylenen kitapla bile çelişir hale gelmiştir. lakin müslüman birisi bunu anlamak istemez, birileri dile getirdiği zaman da hırçınlaşarak saldırmaktan başka birşey yapmaz.
Şüphesiz, yerde ve gökte Allah'a hiçbir şey gizli kalmaz. (Al-i imran Suresi, 5)
Göklerde ve yerde ne varsa tümü Allah'ındır. Allah, herşeyi kuşatandır. (Nisa Suresi, 126)
Göklerde ve yerde Allah O'dur. Gizlinizi ve açığınızı bilir; kazandıklarınızı da bilir. (En'am Suresi, 3)
Göklerde ve yerde ne varsa Allah'ındır. içinizdekini açığa vursanız da, gizleseniz de, Allah sizi onunla sorguya çeker. Sonra dilediğini bağışlar, dilediğini azaplandırır. Allah, herşeye güç yetirendir. (Bakara Suresi, 284)
allah her yerdeyse, kıbleye dönmenin manası nedir?
Hacca giden müslümanlar üç gün üst üste şeytan taşlamaya gider.
Her gün her şeytana yedi taş atılır.
Önce büyük şeytan,sonra küçük şeytan ve en son orta şeytan taşlanır.
Peki şeytana atılan bu taşlar ne oluyor?
Suudi Arap bunu düşünmüş.
Atılan taşlar resimde görüldüğü gibi aşağıdaki delikten iner,orada kurulan tesiste yeniden yedişerli olarak yeniden poşetlenir.
Bu poşetlenmiş taşlar hacılara poşeti 3 dolardan yeniden satılır.
5 milyon hacı,herbiri 9 poşet taş alıyor.
Ettimi 45 milyon poşet taş.
Tanesi 3 dolardan eder 135 milyon dolar.
allah belanızı versin dallamalar, türkçülüğün adını kirletiyonuz, avrupa tipi ırkçılıkla bi sikim yapamazsınız. islam bugünün şartları altında düzgün mü yaşanıyo, emevi arap ırkçıları islamın içine kendi kültürlerini kattıkları için bugün islam dini saçmaymış gibi görünüyor. islam dininin geleneği yoktur, gelenek gibi görünenler de arap geleneği saçma sapan ilkel şeylerdir. ama çözümleme yeteneği olmayan andavallarsa suçu islamda buluyor.
araplaşmış olanlar da baksın, islama küfreden avrupai yobaz ırkçıları da baksın:
hırka i şerif'i öpmek, görmek, koklamak için camilerde sıralara girip saatlerce bekleyen insanlar gördükten; peygamberin ayak izini görmek, dokunmak, koklamak için uzun uzun kuyuklar oluşturanlara bizzat şahit olduktan sonra evet islam modern bir putperestliktir diyebiliriz. putperest olunması için illa atatürk büstünün olması gerekmiyor. gördüğünüz üzre bir ayak izi bir kıyafette putlaştırılabilmekte. hatta bazı insanlar bu nesneleri evlerine duvar kağıdı şeklinde ya da altın yaldızlı hat süslemeli yazılarıyla duvarlarına asmaktadırlar. e peki tarram bu ne? arabı, türkü bunu yapıyor. rıfat ılgazsarı yazma adlı eserinde bu ve benzer konulara küçük atıflarda bulunmuştur.
alışık olduğumuz klasik saçmalıklarla dolu iddialardır. islam putperest dini değildir. konu edlien örnekler islam'ın yasak ettiği ama insanların sağdan soldan geçmişinden gelen gelenekleri din haline getirmiş halidir. içlerinde 1-2 tane örnek islamda var olan onları da ne inananlar ne inanmayanlar doğru biliyor.
insanların okumadan, savları, kanıtları görmeden dinimize hakaret ediyorlar yau diyerek aksini savunmaya çalıştığı gerçekliktir.
eski arap putperestlerin yaptığı gibi kabe denen binayı allah'ın evi bilip yine aynı eski arapların putlarının bulunduğu binaya yaptığı gibi aynı binaya günde 5 defa eğilip kalkmak!
eski arap putperestlerin yaptığı gibi birinin gerçekten ona ait olup olmadığının bile belli olmadığı ayak izine yüz sürmek, sakalı bıyığına ağlamak!
eski arap putperestlerin yaptığı gibi kara bir taşı öpmek!
eski arap putperestlerin yaptığı gibi şeytan diye bir çukuru taşlamak!
eski arap putperestlerin yaptığı gibi kağıtlara dualar yazıp ağaç dalları yerine kendi boynuna asmak!
islâmın rahmet ve bereketinden yoksun olan zavallı gönül ve zihinlerin aslı asdarı olmayan lakırdısıdır. Millet akın akın islâma girerken ve onun ne denli yüce bir sistem olduğunu anlayabilmişken; islâm toprağında doğmasına rağmen ya da yaşamasına rağmen islâmdan nasiplenememişlerin harf israfıdır. O denli fuzulidir ki altına sıralanan sözde bilgi ve yorumlar okumaya bile değmezdir ve de okunmaz. Zira akl-ı selîm sahibi kişi bir iddia ortaya atanın önce tıynetine bakar, ârif midir ki o konuda lâf etmektedir diye sorgular; ârif olmayanın söz meclisinden ise hayır değil şer yağacağını bilir. islâmın "i"sinden haberi olmayanlar islâmın (inançsızların inançsızlıklarını kusdukları çarpıtma kaynaklar yerine) bizzat Kur'ân ve Rasûlullah ( a. s. v. ) tarafından yapılan aktarımına bakmalılardır. Oraya bakan, islâmın önce puta tapmayı yasakladığını görecektir. Bu tür safsataları dillendirenler bilmelilerdir ki cehennem boş değildir; Allah'a, Rasûlullah'a, islâma dil uzatanlar, eğer ki bu tutumlarından tevbe ile arınmaz ve vazgeçmezlerse pişmanlıkları nârı gördüklerinde işe yaramayacaktır. Ve tüm gizli açık emellerine rağmen Allah'ın dini islâm gönülleri aydınlatmaya, ve karanlık zihinleri de kendi karanlıklarında boğmaya devam edecektir. Zira hak geldiğinde bâtıl zâil olmaya mahkûmdur. Belki de tüm bu boş çabalarının nedeni de budur; tüm görmezden gelme, düşmanlık ve kem çabalarına rağmen islâmın hâlâ büyük gücünü hissetmekten ve o güçten çekinmekten kurtulamamalarıdır. Boşuna hırpalamasınlardır kendilerini; Allah'ın yüceliğini kabul edip huzur bulsunlardır; Ebu Cehl değil; Rasûlullah'ın duâsıyla iki cihan saadetine yelken açan Ömer b. Hattab olmayı seçsinlerdir.
şu maddeler ile çok rahat çürütülebilecek boş varsayım.
1. putperestliğin özü gözle görülür bir canlıya veya objeye tapmaktır. allah'ı gördün mü ki bu kanıya vardın?
2. Bu varsayımı savunanların kullandığı görseller deki ay hilal vb görseller her din hatta toplum da var olan savaşta tarafını veya sınır belirlemekte kullanılan bayrak flama vb objelerde kullan şekillerdir. Her toplumun kendine ait bir simgesi vardır. islamiyetin-kide hilaldir. Haliyle cami minarelerinde yer tayin etmek için hilal objesi kullanılması ona tapıldığı anlamına gelmez.
3. kabe vb dünyevi yapılara olan yatkınlık ise islam peygamberi Hz. Muhammed'in yaşadığı savaşların yaşandığı islamiyetin doğduğu topraklara olan saygıdandır. kabe'ye yönelme ise tüm islam aleminin tek merkezde toplanmasını ifade eder tüm camiler oraya bakar tüm namaz kılanlar oraya yönelir, dua eden insanlar oraya yönelir. Olayın ruhani yönünden öte dünyevi enerji yönünde konuşacak olursak büyük bir enerji birikimidir. birlik olmaktır.
içinde bulunduğu ülkenin yüzde doksanından fazlasının yobazıyla, moderniyle, ılımlısıyla inandığı dine laf atıp saygısızca putperestlik diyen dolayısı ile inananlarada putperest diyen adamın ahlaka insancıllığı inanıyorum demesi kadar komik olan önermedir.
mekke'deki kabe bütün arabistan'da yaşayan putperestler için büyük bir panayır ve tapınma yeri idi. zilhice denilen ayda bütün arabistan hacca gelirdiler. kabe'nin etrafını dönüp oradaki taşı öpmek haccın en önemli hareketi idi.
putperest arapların yedi defa kabe'yi dönmelerinin sebebi de şöyle açıklanır:
kabe bütün uzayın merkezi olan dünyanın sembolüdür. onun etrafında da yedi tane gezegen dolaşır: venüs ve merkür, mars, jupiter ve saturn, bir de ay ve güneş (onlar da gezegen sayılırdı). bu gökteki varlıkların arkasında birer tanrı, birer put olduğunu düşündüler. ve kabe'yi dönmekle o tanrıya saygı göstermek istediler.
tavaf yapan hacılar üç defa hızlı, dört defa da yavaş tavaf yapıyorlar, ve böylelikle gezegenlerin hareketlerini kopya ediyorlar: dünyaya yakın olan üç gezegen (ay, merkür ve venüs) hızlı, geri kalanlar (güneş, mars, jupiter ve saturn) ise yavaş dönerler. hacılar bugüne kadar o adetin putperest anlamını her sene canlandırıyorlar.
bugünki tavaf;
kâbe sol tarafa alınarak etrafında dönülmeye başlanır. hacer-i esvedden başlanıp yine hacer-i esvede gelinen her dönüşe bir şavt denir. bir tavaf, 7 şavttan ibarettir. tavafın ilk üç şavtında erkekler sağ omuzlarını açarak ve pehlivanlar gibi omuzlarını silker bir vaziyette canlı ve çalımlı bir yürüyüşle yürürler. omuz açmaya ıztıba, canlı çalımlı yürümeye de remel denir. iztıba ve remel yapılması sünnettir ve sadece ziyaret ve kudüm tavaflarında yapılır. diğer tavaflarda yapılmazlar.
yukarıda anlattıklarım üzerine "remel" olayının yani canlı,çalımlı yürümenin aynı hızlı 3 gezegenin ritmi üzerine teşkil edildiği aşikardır.
bildiğiniz gibi, islam'da allah'ın eski adı al-ilah'dır. bunda bütün ilahiyatçılar hemfikirdir. muhammed'in babasının adı ise; abdullah'dır. manası ise allah'ın kuludur.
şimdi akla hemen şu sorular geliyor:
1- muhammed'in peygamberlik iddiasından önce mekke ve çevresinde hangi din veya dinler vardı?
2- semavi din dedikleri, musevilik veya hristiyanlık varmıydı?
3- muhammed ve babası ve diğer aile eşrafı dinsizmiydi? dinsiz değillerdiyse hangi dine mensuplardı?
4- eğer bir dine mensuptuysalar, bu din musevilikmiydi? hristiyanlık mıydı? yoksa putperest bir dinmiydi?
geçelim cevaplara:
muhammed'in peygamberlik iddiasından önce mekke ve çevresinde hangi din veya dinler vardı?:
sadece ve sadece çeşitli putperest dinler vardı. buna hiçbir islamcı itiraz edmez çünkü bu zaten kendilerinin de iddia ettiği birşey. hatta o dönem, o bölgede bulunan bütün dinlerin putperest din olması sebebiyle, o deviri oranın cahiliye devri olarak nitelerler. bununla da yetinmeyip, onların bu putlara tapma cehaletini islamın geliş sebebi sayarlar.
netice: o bölgede putperest dinlerden başka bir din yoktu
mekke ve çevresinde semavi din dedikleri, musevilik veya hristiyanlık varmıydı?:
yoktu dedik ya! bu konuda islamcılarla da anlaştık.
muhammed ve babası ve diğer aile eşrafı dinsizmiydi? dinsiz değillerdiyse hangi dine mensuplardı?
dinsiz olamazdılar. zaten bunun en büyük kanıtı muhammed'in babasının adının abdullah olmasıdır.
abddulah "allah'ın kulu" demektir. muhammed'in babası birşeyin kulu olduğuna göre, demekki zaten dinsiz olamazdı.
zaten o devirde o bölgede zaten dinsiz insanlar yoktu.
ben bir putatapar olsam, düşman bileceğim, daha sonra yokluğunu iddia edeceğim bu iddiadan sebep savaşlar edeceğim allah'ın adını niye adıma ekleyeyim?
her insan dünyada değil, kendi beynindeki dünyasında yaşayan bilgi birikimidir. fıtratında inanç olan insanlar adına ister allah deyin, ister tanrı, ya da adını ne koyarsanız koyun mana itibariyle bir yaratanın varlığına inanır, iman ederler.
"la ilahe illallah" kelime grubu ile putperestliğin tanrı olarak gösterdiği eşya tanımı arasında dağlar kadar fark olduğu aşikardır. dolayısıyla islam putperestlik asla değildir. hristiyanlıktan sonra yeryüzüne gönderilmiş tek tanrılı bir dindir.