--spoiler--
cezalarda alt ve üst sınır diye birşey vardır. bunların düzenlenmesi sünnet ve alimlerin yorumları ile yapılmıştır.
--spoiler--
islam dini, allah ile kul arasında ruhban sınıfı vs. gibi aracı hiçbir kurum ve kişinin olamayacağını iddia eder. yukarıdaki cümle ise yıllardır dini siyasi ve sosyal bir güç olarak elinde tutan insanların ağzına sakız olmuş bir safsatadır. derler ki:" siz kutsal kitapta ne yazdığını anlamazsınız, geri zekalısınız. bizi takip edin, biz okuyup size özet geçeriz"
insanların dini kuralları uygulaması 3 temele dayanır : 1. kutsal kitap 2. peygamberin söz ve davranışları 3. hurafeler
yukarıdaki alıntı cümlenin insanlara empoze edilmesi sonucu islam dünyasındaki insanların dini yaşayış ve algılayış biçimi tamamen hurafelere ve kendine islam alimi diyen şarlatanların yorumlarına dayanmıştır.
bu konuda en güzel eserleri turan dursun kaleme almıştır.
"insan haklarını belirleyen insandır" diyenler islamiyetin bu kurallarının insan haklarına aykırı olduğunu kabul ediyorlar ama insanı kural koyucu bir kurum olarak kabul etmedikleri için bu ayetlerde bir sorun görmüyorlar sanırım.
islamiyet dünyaya gönderilen son dindir ve sonuna kadar da moderndir.biraz araştırsan islam alimlerinin yorumlarını okusan anlayacaksında işine gelmiyor.
mesela kendimden bir yorum.hırsızın elini kes diyor ve o döneme uygun bir ceza yöntemi olabilir.
Şimdi zamanımıza dönelim.
Hırsızlık yapanın eline kelepçeyi takıp hapise atmıyor muyuz? bu da bir nevi hırsızın elini kesmektir.a vur kelepçeyi at hapise bak bakalım aldığı ceza süresince hırsızlık yapıyor mu?
modern olmamasi gibi bir durum söz konusu degildir. spoiler
Baş kaldırmasından endişe ettiğiniz kadınlara öğüt verin, onları yataklarda yalnız bırakın ve (bunlarla yola gelmezlerse) dövün. (nisa 34)
ayette ki bas kaldirma itaatsizlik olarak gecer. burda ki itaatsizlik gündelik olaylar degildir. eve gelip yemek yaptinmi diye soran kocaya kalk kendin yap diyen kadina küt diye kafasina geciremezsin.zaten sana yemek yapmak zorunda degildir.kadin hic bir sekilde islami ölcülere göre bildigin ev isi bile yapmak zorunda degildir. itaatsizlikten kasit söz dinlememe.habersiz disari cikilmasi, görüsmeni istemedigin kisilerle görüsmen vs vs.gene hemen vuramazsin.(dövmek tabiri cok kötü)önce konusacaksin anlasicaksin, sonra yatak ayirma olayi var.kadinlarin gururuna yediremeyecegi bisey. en son caredir o. ama orda ki vurmak tabiri ruhsattir.vurmak istemyen insan vurmaz. anlasamazsan ayriladabilirsin.
Hırsızlık eden erkek ve kadının, yaptıklarına karşılık bir ceza ve Allah'tan bir ibret olmak üzere ellerini kesin. Allah izzet ve hikmet sahibidir. (maide 38)
simdi ayetleri tam olarak anlamak icin biraz fikih bilgisi lazim.hirsizlik yapanin önce ne caldigina ve durumuna bakilir.adam ac ve ekmek calmis, sen bunun elini kesemezsin.zaten insan yasami söz konusuysa, ölme tehlikesi varsa islam domuzu bile o zaman yemeyi mesru kilmistir.
ama sen sirf lüks hayat ugruna gidip banka soyarsan yada serkeslikten calismayip, kapkaccilik yaparsan hirsizlik yaparsan o zaman seriat elini kesin der. aslinda cezalar caydirma amaclidir.
1) bir kadın kocasına afra tafra yaptıgı zaman. eşek gibi çalışıp akşam eve geldiginde yemek gelmiyorsa, hep dırdır vırvır varsa birde böyle düşünmek lazım. ögüt verirmi insan yoksa boşar mı diye ?
zina eden bir kardeşiniz yada akrabanız düşünün 100 sopa mı vurursunuz yoksa ne yaparsınız ? hımm geniş düşündük ne hali varsa görsün çürüsün gitsin...mü düşünürüz ?
2)bir emekli amcanın ev kirasını ödeyecegi maaşını çalan çakal düşünün ya da yaşlı bir teyzenin 3 aylık maaşını çalan bir çakal daha..ya da yolda giderken hadi olmadı evde uyurken girip en sevdiginiz ya da çok deger verdiginiz birşeyin çalınmasını düşünün...hatta bu yüzden bir bilezik için yaşlı teyzenin elini kesen hırsızları düşünün...tecavüzleride cabası...düşünün bir...
modern kanun yeri geldiginde etkili tabi bir çok kişi ehlileşmiş olabiliyor ( mu )? şöyle etrafımıza bakalım. hani kesin biçin degil de genel olarak bir düşünmek lazım tabi ki.
---
Baş kaldırmasından endişe ettiğiniz kadınlara öğüt verin, onları yataklarda yalnız bırakın ve (bunlarla yola gelmezlerse) dövün. (nisa 34)
Zina eden kadın ve zina eden erkekten her birine yüz sopa vurun; Allah'a ve ahiret gününe inanıyorsanız, Allah'ın dininde (hükümlerini uygularken) onlara acıyacağınız tutmasın. Müminlerden bir gurup da onlara uygulanan cezaya şahit olsun. (nur 2)
Hırsızlık eden erkek ve kadının, yaptıklarına karşılık bir ceza ve Allah'tan bir ibret olmak üzere ellerini kesin. Allah izzet ve hikmet sahibidir. (maide 38)
---
bu ayetler, her ne kadar kuran-ı kerim'in indiği çağda son derece modern kabul edilse de günümüz itibarıyla kim ne derse desin modern değildir ve hatta insan haklarına aykırıdır. batı toplumlarında bu ayetlerin birini uygulamanız durumunda suç işlemiş sayılırsınız.
daha önceden bu durumu çeşitli mecralarda dile getirmiştim. üşenmedim, size mümin kardeşlerimizin bu durumu nasıl savunduklarını listeledim:
1) ayetleri sahiplenip savunanlar; bunların temel argümanları: "hırsızın elini kes, bakalım bir daha yapabiliyo mu?"
2) ayetlerin yanlış anlaşıldığını düşünenler; bunların temel argümanları: "o ayetin öncesini okudun mu, sonrasını okudun mu, bir tane kelimeyi cımbızla alıp al işte deme!". ayrıca bu kişilere göre arapçada bir kelime hemen hemen her anlama gelebiliyor. beğenmedikleri bir ayet olduğunda o kelime orada x anlamında değil y anlamında kullanılmıştır deyip işin içinden sıyrılıyorlar, üstelik meal en güvenilir hocaların meali olmasına rağmen.
bakalım uludağ sözlük ahalisi bu ayetleri nasıl savunacak? deli gibi merak etmiyor değilim. yeni savunma mekanizmaları ortaya çıkarsa onları da bu listeye ekleyeceğim.