1) Bu kardeşlere örnek Ayşe Özgün seyircileridir. Genellikle salya akıtarak uyuklar ve bir dini söz duyunca Ask-without-a-brain-mode-on durumuna geçerler ve birşeyler söylerler.
2) Bu kardeşlerden bazıları yazılan her yazıyı kendilerine karşı söylenmiş olumsuz bir söz olarak algılarlar, atak yaparak yazara, yazana ve gerekirse bulundukları ortamdaki herkese karşı bir tepki oluşturabilirler.
3) Bu kardeşlerden bazıları, sesdeş veya kafiyeli argo kelimeleri bir şiir olarak lanse eder, sıkıştıklarında ise şiirlerini bir yazara karşı cevapmış gibi kullanabilirler.
4) Bu kardeşler genellikle din konusunda bilgili değillerdir. Ailelerinden duydukları veya akrabalarından duydukları bazı sözleri temel kabul edip, din konusunda gerçekten bilgisi olan insanlara da haksızlık edebilirler.
5) Bu kardeşlerden bazıları, dinen hassas sayılan bazı değerleri zedeleyebilecek cümleler kurabilir, ayetler ile dalga geçebilir, hadislere atıfta bulunabilir ve bazende dini bir tekerleme veya deyim ile diğer kardeşlerine saldırabilirler. Saldırdıkları kişiyi de tanımazlar.
6) islama gönül veren biz yarenler de bu yazarlara cevap yazabilir, küfre küfürle karşılık verebilir veya mantıksız hitabetleri çürütebiliriz. Ancak genellikle bizleri sessiz ve gerici gören bazı yazarlar, onlarca yazıyı peşpeşe yazarak oluşturdukları görüntü kirliliğini bizlere karşı alınmış bir zafer adleder. işin doğrusu Allah dilemedikçe ne siz islama zarar verebilirsiniz nede biz fadalı olabiliriz.