biraz da paranın kimde olduğuyla alakalı bir durumdur. komşuları aç mıdır, tok mudur umurlarında değildir. hele kapalı değilse hiç umurlarında değildir. bırakınız sürünsünlerdir.
ha yardım etmezler mi, tabii ki ederler. açılacak yurtlara, kurslara...
onlar hem bu dünyada hem de öbür dünyada lüks için yaşarlar. Ve komşusu açken kendisi tok olan bizden değildir derler. Mesela 15-20 defa hacca giderler, etraf umurlarında değildir.
Çoban sülo'nun deyişiyle orta direk müslüman çalışan kitlesinin " benim memurum işini bilir " sözünden yola çıkarak , kıvrak din zekası ile malı gani gani götüren müteşşebbüsün içinde bulunduğu durumdur. Lan yoksa komşusu tokken aç yatan biz miydik? Siğerüm lan böyle işi ben!*
giyilen elbise, kullanılan lüks mal helal yoldan kazanılmışsa kimseyi ırgalayamayacak hede.
sözlükte böyle boş boş, salakça tespitler yapacağına insanlar gidip çalışsalar, belki onlar da kazanacaklar. ancak kahvede oturup "ülke elden gidiyo" muhabbetleri yapın aq.
"hiç ölmeyecekmiş gibi bu dünya için, yarın ölecemiş gibi ahiret için çalışın."
demiş peygamber. bilmem anlatabildim mi.
edit: "helal yol" diyorum. "yeşil yol" değil! bilmem anlatabildim mi? bi' de her zengin insanın böylece haram yiyerek servet yaptığı iddası var ki buna kaba etimle gülmekten başka bi' şey yapamayacağım.
genellemenin dayanılmaz hafifliği bile değil bu. "her zengin haram yemiştir" gibi kesin bir hüküm.
kendi içlerinden birinin söylemesine hiç tınlamayanların devam eden serüveni. gerçekler acıdır.
edit:çevreye bi bakın be insafsızlar. türbanlıların, sakallıların çoğunun dini imanı para olmuş. islamiyeti bilmesek okumasak müslümanız elhamdülillah diyecekler. zaten bende marstan geldim.*
bu cümle tamamen insanlar tartışsın diye kurulmuştur. çünkü bu cümleyi kuran beyin dünyadaki en zenginler listesindeki müslümanların sayısına bakarsa(dinci derken müslümanları kastettiği açık) bu tarz cümle kurma ihtiyacı duymazdı. işte bu noktada beyni yeterince gelişmiş, kavrayışı üst düzey moderatör ihtiyacı doğar ki bu da tamamen ütopyadan ibarettir.
tbmm başkanı köksal toptan'ın sipariş arabası bmw'nin bir buçuk trilyon olması, günlük yaktığı benzinin bir asgari ücret maaşı olması seçkin örneklerden biridir.
dindar yazar, mehmet şevket eygi'nin, halka örnek olması gereken ve dindarlık taslayan kesimi nemrut ve firavun'a benzetmesi.
vatandaş, açken, 1000 lira ile geçinmeye çalışırken, sözde dindarların:
pahalı giysiler, pahalı mücevher, saat ve araba merakıyla saçıp-savurma içinde olduklarına, aşırıya kaçtıklarına, lüks batağında çılgınca yaşadıklarına dikkat çekmesi.