dinler insanların temel iç güdülerinden bağımsız değildirler. "afrikada ölen insanlardan ben suçlu değilim, onları sömürenler bunun mümessilidir. bana ne?", "her koyun kendi bacağından asılır." , "ben olayların olmasına göz yumdum. bana dokunmayan yılan bin yaşasın" diyen geri kalmış bir duyunç hareketinin görüngü halidir. usunu kullanan, farkında olan kendini bilenler bu durumun böyle olmadığını, uygulanagelen bu saçmalığın devam etmesi halinde içine düştüğümüz cadı kazanının dahada iğrenç bir yer haline geleceğini fark etmişlerdir. suçların şahsi olduğunu düşünen insanlar cenntte peygamberlerinin yanında cehennemde azap çekecek olan ıraklı bir çocuğa tecavüz eden amerikalı askerin yanışını izleyebilirler. ne de olsa savaşı engellemek için çekirdek çitletmiştir. tabi birde vah vah demyi esirgememiştir. allah bilir bir küfür de safetmiştir. belli ki tanrısının merhameti bu minik küfrü affetmiş.
suç şahıslara ait değildir. eğer şahıslara ait olsa idi cezayıda şahıslar verirdi. islamda ceza tanrının, dünyada ise kimi zaman yasanın; kimi zamanda halkın ellerindedir. dünya halkları suç ile cezalandırma yöntemini kullanarak mücadele etmektedirler. ancak hiç bir cezalandırma yöntemi suçu engelleyemez. bu mücadele ancak herkesin eğitilmesi ile gerçekleşebilir. eğer bir suç işlenmiş ise bunun müsebibi olagelmesinin sağlayan sistem yada sistemlerdir. değişmesi gereken şey evrensel gerçeklerin insan usunda tamamen açınmasını sağlamak ve duyuncu iyi ile örtüştürmektir. iyiyi bilen kötüyü zorunlu olarak olumsuzlar.