islam şeriatı sadece müslümanları ilgilendiren bir mevzu değildir. bu yüzden islam saldırgan bir dindir gayet denebilir. islam kimseye hak vermek diye bir şey yok sadece hakkı kendi bakış açısına göre verir ve verdiği hak eşitlik ilkesini bozsa bir takım kişileri ikinci plana atsa bile bu hak kutsal kabul edildiği için mağduriyet doğurmaz.
işte bunu görmeyen bazı laikçi dediğimiz kesim işi anlamamak için ısrar ediyor.
laik bir devlet algısı ise kişilerin hepsine eşit mesafede davranır ve birinin diğerine karşı oluşturduğu hak mağduriyeti önlemeye çalışır.
kendi fikrini tanrı altında kutsallaştırıp ama bu bizim isteğimiz değil tanrı böyle istiyor o halde böyle yapmalıyız diyen bir yobaza bunu anlatamazsınız.
senin inandığın değer senle yaratıcın arasında kalmayıp başkalarının hayatına müdahale ediyor ve hatta onları yargılayacak gücü bile kendinde buluyorsa bu diğer kişiler için tahrik unsurudur.
islamın bu saldırgan yanını görmeyen laikçi dediğimiz kesim onlara eşitlik ilkesi etrafında hak vererek kendi temelini bilinçli zorlayıp çöküşünü hazırlıyor.
zaten türkiye ye biraz bakarsak, kurumların nasıl din altında yavaş yavaş şekillendiğini görürüz.
bir müslümanın şeriat isteme hakkı ise yoktur. çünkü her ne kadar kutsal bir değer olarak görse de bunu bir inanan kendi dışında böyle bir saçmalığın gülünecek bir durum olduğunu görür.
ona bakarsan hristiyanlar çıkıp hayır efendim benim tanrım böyle istiyor ve bu bizim elimizde olan bir durum değil, tanrımız böyle istiyorsa bunu yapmak durumundayız dese ve diğerlerinin haklarına müdahalede bulunsa, gidip müslümanlar vay be senin tanrın istiyor ha tamam mı diyecek?
tabi ki hayır, kendi dışınızda baktığınızda demek istediğimin gayet açık olduğunu görürsünüz zaten.
Her kavramın içi boşaltıldığı gibi bu kavram da günümüzde dezenformasyona uğramış ve içi boşaltılmaya yüz tutmuştur. Milletimizi büyük çoğunluğu da bu zokayı yutmuştur.
ilk olarak islâm'ın iktisaddan politikaya, sanat ve estetikten ahlaka, hukuktan edebiyata hayatın her sahasını kapsadığını ve bir hayat nizamı olduğunu belirtmek gerekmektedir. Şeriat ise hayatın her sahasını kapsayan islâm'ın her saha için belirlemiş, hudutlarını çizmiş olduğu bu kurallar bütünüdür. Yani islâm şeriatı, islamın ta kendisi...
Günümüzde "Müslüman'ım ama şeriat istemiyorum" çığlıkları yükselmeye başlamıştır. Kavramları ortaya koyduğumuz zaman ise Müslüman'ın şeriatı istememek gibi bir lüksünün olmadığı ortaya çıkmaktadır. Şeriatı istemeyen müslümanlık olsa olsa "Allahsız müslümanlık(!)" olur.
