savaşla yayılan tek din islam olduğu ve kutsal kitapta da 'yahudileri nerede bulursanız öldürün', ya da 'haram aylar çıkınca onlarla savaşın. vazgeçip haraç verirlerse savaşı kesin.' gibi ibareler bulunduğu için gayet normal durumdur.
bunlar kuran da yazıyor. eksilemeden önce araştırın.
eger bu durum dogruysa turk tarihi de savastan baska bir seyden nasibini almamistir.her tarih dersinde biz soyle yendik,soyle kestik,bir turk dunyaya bedel,kahrolsun yunanlar gibi seyler duyunca oyle oluyor zannimca.
insanlari sorgusuz sualsiz sevmesi icin nasil buyuleyen bir din oldugunu gormemizi saglayan basliktir.inandigimiz tanri sana akli sorgulama,elestirme sadece soylenene itaat et diye vermemis.ama sen hala akli bile reddediyorsun tanri ya inansan ne yazar.
hani diger dinlerin peygamberlerine de inaniyordu muslumanlar diye sorduran yorumlar iceren baslik.o dinleri de ayni tanri gonderdi.o zaman bir hata yapti yeni versiyonda duzeltti mi yani?hani kitabin butun soylediklerine inanacaktik?
Her semavi dinde var olan şeydir. Zira her semavi din, sapkınlık içerisinde olan bir topluma bir peygamber aracılığıyla indirilmiş ve o toplumun yanlışlarını düzeltmeye uğraşmıştır. Haliyle rahatları bozulan insanlar, kendilerine gönderilen bu elçiyle *sonuna kadar mücadece* etmişlerdir. Yani bir şekilde ortada sürekli bir çatışma, sürekli bir kavga vardır. Cinayetleri"Eğer inanıyor idiyseniz, daha önce ne diye Allah'ın peygamberlerini öldürüyordunuz?" ayetiyle sabit kuranda lanetlenmiş israiloğulları ile hz. isa arasında geçen husumet de buna bir örnek olarak gösterilebilir iş ona kalırsa. Burada islamiyetin kutsal kitabı olan kuran'ın "Şüphe yok ki Kur'an'ı biz indirdik ve şüphe yok ki onu mutlaka koruyacağız."* ayeti ile korunacağı, akıbetinin diğer semavi dinler gibi olmayacağı belirtildiğinden de olabilir, yaptığı cihatlarla diriliğini koruması, indirildiği bölgede hakimiyetini kurması ve sonrasında 4 büyük halifeyle varlığını devam ettirmesi sonucu iyice güçlenip geniş bir coğrafyaya yayılması, bu savaş* işinin temelini oluşturmaktadır. Cihad;
farklı inanca sahip ülkeleri/toplumları silah zoruyla kendi inancına tabi etme işi değildir.
islamın çıkarları doğrultusunda mazlumun malını/canını gaspetmek değildir.
boktan bir ego uğruna "bana bu yetkiyi allah verdi ulan" şeklinde islama inanmayanların üzerine uygulanacak bir baskı çeşidi de değildir.
Kendisine veya inananlarına saldırıda bulunulduğunda bir dinin* neden kendisini savunma hakkı olmasın ki? Tarihte bir cihad gösterilsin ve şöyle densin "müslümanlar şuraya cebren girdiler, hak yediler, masum canlara kıydılar ve haksız yere mal gaspettiler." Ama buradaki "müslüman" kavramı, statüsü islam devleti olan ve zinayı ortadan kaldırmak için genelevler önünde imamlar bulundurarak insanlara geçici nikahlar yapan bir zihniyetteki müslümanlardan değildir, dikkatli olun. Çünkü biliyorum ki Allah;
"Dinde zorlama yoktur, artık doğru ile eğri, hak ile bâtıl yaşanarak ortaya çıkmıştır..." * diyerek insanları zor kullanarak islama tabi ettirmeye çalışmayı yasaklamıştır
"Sulh hayırdır." * diyerek insanların ellerinden geldiğince barışı korumaları, savaşı her zaman son tercih olarak kullanmalarını öğütlemiştir.
"Size savaş açanlarla Allah yolunda çarpışın. (Allah'ın koyduğu) Sınırları aşmayın. Çünkü Allah, haddi aşanları sevmez." * diyerek insanlara savaş adabını öğretmiş, aman dileyene, kadına, reşit olmayan çocuğa, savaşamayacak durumda olan ihtiyara, hastaya yaralıya vs. ilişilmeyeceğini emretmiştir.
Şimdi buraya neredeyse bir sayfa entry girdim diye alim olduğum anlamına gelmiyor, internette ilgili yerlere az biraz kafanızı sokmanız, iki üç ayetle istediğiniz cevabı alabilmenizi sağlar ki, bu gibi üzerinde konuşulurken iki kere düşünülmesi gereken konularda gürültü yapmadan önce biraz etrafa bakmanın, en basitinden biraz hadis/ayet meali okumanın faydasını görürsünüz, zararını görmezsiniz.