yapılması gereken ve bize nerede durduğumuzu; daha doğrusu aslında nerede durmadığımızı gösterecek olan kıyastır.
islâm tarihini ana kaynaklarından okuyabilen birisi olarak şunu söyleyebilirim:
tarih günümüzdeki gibi müslümanları kaydetmemiş.
dinleri uğruna onlarca eziyete katlananlar, rasulullah'a anam babam sana feda olsun diyenler, o neslin râşid halifeleri, hz. peygamber'in batnı ve daha nicesi benzemiyor bize. daha doğrusu biz benzemiyoruz onlara.
ne inandıkları gibi inanıyoruz ne yaşadıkları gibi yaşıyoruz.
boynumuzda çivili, üzerinde altın harflerle medeniyyet yazan bir tasma; yüzümüzde "modern yaşam" damgası vurulmuş bir at gözlüğü ile ömrümüzü heba ahiretimizi berbat edip gidiyoruz.
tiksinmemiz gereken rezidanslara, plazalara, katların üst üste yığıldığı apartmanlara imrenerek bakıyoruz.
kökü ve mâzisi kirli, bugünü rezil sanayi devriminin tüm değerlerine tapıyor; onlar olmadan yaşayamayacağımızı iddia ediyoruz.
lat'ın ya da menat'ın yerine çeşme plajlarında bir yaz tatilini koyuyoruz.
