özellikle hristiyanlık ve musevilikte söz konusu olan ruhban sınıfı, islam'da kesinlikle engellenmiştir.yani islam , hristiyanlık ve musevilikte olduğu gibi kendini sonradan din adamı ilan etmiş kişilerin, yüce allah'ın adına mesela günah affetmek, tövbe almak veya kabul etmek, cennet ya da cehennem kararı vermek gibi davranışları men etmiştir. aynı zaman da kul ile allah arasında ki her hangi bir alışverişte araya girerek kademe olmak, aracı olacağını vaadetmek, sevap günah denklemi kurup imanlı imansız yargısını yapmaya kalkmak da islam'ın asla kabul etmeyeceği eylemlerdir.
bütün bunların üzerine bu yetilere sahip olduğunu iddia ederek belli insan kitlelerinin masum dini vicdanını etki altında bırakarak, bu durum üzerinden herhangi bir menfaat sağlama durumunu ise kuran-ı kerim aşağıda ki ayette açıkca lanetlemiştir.
--spoiler--
(TEVBE suresi 34. ayet) Ey iman sahipleri! Şu bir gerçek ki, hahamlardan ve rahiplerden birçoğu halkın mallarını uydurma yollarla tıkabasa yerler ve Allah'ın yolundan geri çevirirler. Altını ve gümüşü depolayıp da onları Allah yolunda harcamayanlara korkunç bir azap müjdele!
--spoiler--
allah katında her halleri ile çok özel olan, duaları daha makbul zatlar vardır belki de, ama böyle bir zat olmakla, ruhban sınıfı oluşturmak çok farklı şeylerdir.
allah kullarını yaratmıştır ve peygamberleri vasıtası ile mesajlarını insanlara ulaştırmıştır, bunun dışında allah ve kul arasında başka kimse olmaz olamaz, çünkü allah bunu böyle istemiştir, insanlardan kendisi için bizzat namaz kılmalarını, oruç tutmalarını yani ibadet etmelerini, dua etmelerini istemiştir, dua ettirtmelerini, ibadet ettirtmelerini değil.
seyhlere sihlara, hocalara itibar etmeme nedenidir. Her kafasina bez dolayani, her gotune kadar sakal koyani, her zirlayani adam yerine koyanlarin bilmedigi gercektir.
aynı ayette bahsedilen "depolanan mal, hazine, sermaye" anlamlarına gelen "kenz"'in biriktirilmesi bir çok ayette yasaklanmıştır. kuran'da cehennem ile müjdelenenler biriktirdiği sermayeyi diğerleriyle paylaşmaktan korkanlar, çekinenler, sermaye sahibi olmayanlara tepeden bakanlar, tefeciler, bozguncular, büyük toprak sahipleri gibi sermaye sahipleridir. islam ideolojisinden yola çıkarak kurulan şeyh bedrettin, torlak kemal ve börklüce mustafa ayaklanmaları, alamut kalesinde nizarilerin kurduğu komünel düzen bu ayetler üzerine temellendirilmiştir.
iran'daki mollalar, apaçık ki bir ruhban sınıf oluştururlar. türkiye'ye bakıldığında ise, cemaat yapılanmalarının başındaki şeyhler de siyasi iktidar peşinde koşan aynı mealde mollalardır. şu halde, islamın ruhban sınıfını yasaklaması pratikte hiçbir anlam taşımaz. kutsal kitaplar ile sosyoekonomik ve politik gerçekler arasında çelişkiler bulunması ve bu çelişkileri gidermeye çalışan kişilerin cılız çabaları bilindik konulardır. ancak, son tahlilde, uygulanan din, dünya gerçeklerine dayalı, reel dindir. gerçek budur.
günümüzün siyasal islamcıları kendi ruhban sınıflarını oluşturduğundan pek de* takılmayan gerçek.cehennemde cezasını onlar çekecek elbet; ama cezaları sadece allah'a bırakılmamalıdır.
başlık islam'da şuan ruhban uygulaması yoktur dememektedir, başlık islam ruhban sınıfını yasaklamıştır demektedir.şu bilinen bir gerçektir ki islamın yasaklarının uygulanma oranı çok da yüksek değildir.
zaten vurgulanmak istenen de budur, islamın aslı bugün binbir çeşit şekle ve yoruma dönüştürülerek uygulatılmaya çalışılmakta ve elbet bir çok çıkar grubu da bunu menfaat sömürüsü haline dönüştürmektedir.
islam'ın aslının tam uygulanmıyor olması islam'ın aslını değiştirecek değildir elbet.