1. sunnilik (şii olmayanlara sunni denir, başka özel bir anlamı yoktur)
2. şiilik (şia-i Ali den gelir...yani ali'nin yandaşları...bektaşi, alevi gibi çeşitli türevleri vardır...)
aslında bi de batinilikten bahsedilir..batinilik deyince aklıma gelen şeyler de hasan sabbah, fatimiler, el eser...
hariciler hz. ali'den ayrılanlardır...
4 ana mezhep denilen şey sunni mezhepleridir.
edit: bektaşilik ve alevilik şii değil sanırım..bunu araştırmak gerek.
alevilik islam içinde midir, dışında mı? alevilik ayrı br mezhep midir, değil midir?
bu anlamda alevilik beşinci mezhep sayılamaz mı? bunu kimler hakaret için kullanıyor?
"hak mezhep"ler neden 4 tanedir?
mezhepler, kuran'ın, islamın farklı yorumlarına dayandığına göre kuran'da bulunmaları olanaksızdır; o zaman bir inanışın hak dini olup olmadığının, islam içinde ya da dışında olduğunun kararı kimindir?
insanları kategorize ederken abartmamak, kim kendini nerede görüyor ve tanımlıyorsa, kişiyi öyle kabul etmek ve hoşgörülü davranmak hepsinden daha doğru değil midir?
Şu dinlerini parça parça edenler ve kendileri de grup grup ayrılmış olanlar var ya, (senin) onlarla hiçbir ilişiğin yoktur. Onların işi ancak Allah'a kalmıştır. Sonra (O), yapmakta olduklarını kendilerine haber verecektir.
En'am 159
islam alimlerinin dini hükümleri farklı yorumlayışları sonucu ortaya çıkmış olan mezhepler, müslümanların birbirlerini ötekileştirmeleri için bir araca dönüşmüştür.
hak kabul edilen dört mezhep (sünniler açısından) bile kendi içlerinde "haram" ve "helal" gibi temel kavramlarda çelişkiler taşırken, mezheplere nasıl inanacağız?
allah'a, meleklerine, kitaplarına vs. iman etmek gerektiği gibi mezheplere de iman etmemiz mi gerekiyor yoksa?
müslümanlar, bölünme konusunda o kadar iştahlı bir topluluktur ki aynı mezhep içinde yer alan bir cemaat bile başka bir cemmate öcü gibi bakar ve içine dahil edeceği kişiye önce sağlam bir tövbe ettirir. diğer cemaatte gaflet içinde geçirdiğiniz yıllarınız için allah'tan özür dileme seansları... utanmasalar zaten müslüman olan adama tekrar kelimei şehadet getirtecekler.
birbirlerini dindışı sayacak kadar ileri giden şiiler ve sünniler arasındaki ihtilaflar ise daha da içler acısıdır. yüzlerce yıl komşu olduğumuz iran'la hep kanlı bıçaklı oluşumuz, yavuz'un binlerce aleviyi kılıçtan geçirmesi falan hep bu sebeptendir. hz. ayşe'ye fahişe diyecek kadar aşırı uçlara giden şiilerle yezid'e hazret diyen densiz sünniler arasında yüzlerce yıldır körüklenen bir öfke. bin yıldır her yıldönümünde zincirlerle dövülerek tekrar tekrar kanatılan bir yara. aynı dine inanan ama herkesin birbirine şüpheyle baktığı bir coğrafya. altı günde bozguna uğrayan bir arap ordusu, sekiz yıl birbirini katleden iki komşu ülke...
işte mezheplerin bizlere kazandırdıkları.
sizce bu mezhep denen şey çok süper birşey olsaydı hz. peygamber biraz olsun çıtlatmaz mıydı çevresindekilere.
tekrar söylüyorum insan olmadan müslüman olunmaz.
aslında tamamen siyasidir. zaten bu ilkellerin çıkıp teolojik tartışma yapıp ortaya bir şey koyacağını beklemek sıkıntıdır.
temeli ise yönetimin kime geçeceği üzerine. ( yani bunca islamist koyunların başında kim duracak kavgası bu)
taraflar: ali dursun. şialar.
muaviyeci taraf: sunniydi.
sonra bide ikisini de siktir et diyen çöl arapları ortaya çıktı. ( haricilier yani islamın en vahşi ve kafa kesme dalınca oscar almış vahabilerin ataları)
temel mesele bu. yoksa ehlisünnetmiş yok ehlibeytmiş bunlar hikaye. çünkü elibeytçiler aliye yönetimi kakalamaya çalışıyor sünnetçiler ise seçimle gelsin peşinde.
hariciler zaten bana göre aliyi ve osmanı öldürmüş kişidir. ömeri ise şiaların öldürdüğünü düşünüyorum. ( tabi bunlar pek konuşmuyorlar alalho ekber değip kafa kesmesinler gene diye)
birbiri ile çelişen dört mezhep vardır bide şiilik (caferilik) vardır. Bu dört hak mezhebin birinin helal dediğine diğeri haram der ve ne hikmetse ikiside hak olur. Buna ümmetin ihtilafında rahmet vardır derler ama şii sünni ihtilafı olunca kan gövdeyi götürür.