yapılması gereken bir devrimdir ve yapılmıştır. sancılı olmuştur, bu bir gerçek. sadece bu sancılı olmamıştır. yapılan her devrim teker teker incelendiğinde inanılmaz devrimlerdir ve yüzyıllardır var olan, halkın alışık olduğu düzeni tamamiyle yıkmıştır, değiştirmiştir.
ölmedik yaşıyoruz hepimiz. devletmiz de her türlü(!) engellemeye rağmen dimdik hayatta çok şükür. öyle atatürk'e olan düşmanlığınızla üstü kapalı şekilde atatürk'e öfke kusmanın manası yok. gidin kendi aranızda konuşun açık açık. öyle ıkına sıkına konuşmayın, üzülüyorum.
islam hukuku ile laiklik farklı şeyler, aynı kulvarda değil. şöyle denebilir, islam hukukunu kaldırıp, evrensel hukuk kurallarına uygun(öncelik insan hakları yani) laik bir anlayışla oluşturulan bir hukuk düzeni inşa etmek, ya da kopyalamak.
adını düzelttikten sonra şunu diyebilirim, olması gerekendir. yani, hedef, ilerisiyse, bu yöntem iyidir, uygundur.
bir kesim, "insanlar ne istiyorsa hukuk odur" anlayışıyla, kendi dogmatik kurallarını her kesime dayatmak isteyebilir. fakat doğru düzgün bir hukuk sistemi ile aslında hem o dogmatik kurallara meraklı kişiler kendi dinlerini, inançlarını yaşayabilir hem de önceliği insan haklarına ve kişisel özgürlüğe verenler rahatsız olmaz. evet, bu söz, önceliği özgürlüğe verenler haklıdır demek. bireysel özgürlük nedir? her bireyin kendini etkileyecek her kararda özgür olması. hukukun arkasına saklanarak dini kuralları yumuşak ya da sert getirmek isteyenler bunu niye kabul etmez? işte orası beni aşar. demek ki ya birileri ya da tanrıları bunu istiyor. bilmediğim için yorum yapamıyorum tam fakat tanrıları bunu istiyorsa hukuka falan sığınmasınlar alsınlar silahı dinlerinin özgürlüğü için savaşsınlar işte ne bileyim.
türkiye'de bu iki tarafta da eksik mesela. türban yasak bazı yerlerde, fakat sunni müslüman olmayan biri de dinini özgürce yaşayamıyor. bu tip aslında herkesin ortak noktada buluşabileceği şeylerde uzlaşma sağlanırsa sorunlar bir bir ortadan kalkabilir. ama bunu istemek lazım tabii, akp'si de, chp'si de sorunların çözülmesini gerçekten istese onları kim durdurabilir? ikisi birleşince mecliste istediklerini yapabilirler. ama bir inat, türban olmaz, biz müslümanız, zart zurt. aynı bokun laciverti, özgürlük isteyen kim. biri diyor, bizim mezhep olacak, diğeri diyor, inancın doğrultusunda yapacaklarını kısıtlarım.
ondan sonra insanlar farklı yollar bulmaya çalışıyorlar işte istediğini yaptırabilmek için, "siz isterseniz şeriatı da getirirsiniz" gibi abuk şeyler. sözün türkçesi budur.
islam gibi gerici bir dinin değerlerini yok eden kim olursa olsun, insanlığa katkısından dolayı sevilmesi gerekir. ben kişilere salt bakmam, değer yargım getirdiği sistem üzerinedir ve cumhuriyetin değerleri çok mükemmel olmasa da islam gibi vahşi değildir.
daha iyi bir sistem gelene kadar cumhuriyet iyidir, yeter ki kafa kesen islamistler uzak olsun sistemden.