sevişme tekniklerinin kuranda değil kamasutra kitaplarında daha çok yer almasıyla alakalıdır. dini kitaba göre pozisyonlar ayeti, hadisi henüz çıkartılmamıştır.
edit: her eylemi yazıyor mu hz. muhammed'in ya, töbe töbe.
dindarların her zaman yaptığı gibi, direk olarak saldırıya geçtikleri konudur. yukarıyı iyi okusalar net olarak bir şey söylemediğimi görecekler. oturup mantıklı açıklama yapmak yerine, cinsellik, sevişmek, din, islam kelimelerini aynı cümle içerisinde gördüklerinde adamlar cinnet geçiriyor. vay arakadaş.
cinsellik,din,gizem, tarih suç içeren bir roman: allah allah kontesi kim .. acaba? :) dindarlardan çok dinden haberdar olmayanların daha çok mesele ettiği bi hadise olmalı bu eylemler, dinini bilen gerekliliklerini ihmal etse bile bilir.
ayrıca adama sorarlar behey algısına anlayışına şahit olma melekelerine attırdığım, duymadığın bilmediğin şeyler hakkında ne bok yemeye yazarsın. siz ateist olduğunu gururla ile söyleyen mikro çipler bilginizle bildiklerinizle övübmez misiniz?
ne bok yemeye bilgi sahibi olmadan fikir sahibi oluyorsun cümlelerini sarfetmeme neden olan hırdavat.
öncelikle;
(bkz: götünden uydurmanın en güzel örneği)
hadis-i şerifler hakkında birazcık fikri olan bir insan bile bilir ki "size helal kılınan eşlerinizle ilişkiye girmek hayırlıdır."
hayır, olay hakkında bir fikrin yoksa önce bir bilene sorarsın. misal cami hocasına gittin bunu sordun diye de "kafiir" diye bağırıp seni recm ettirmez...
Insan Allah'ın yüceligi karşısında kendi güçsüzlügünü kabullenmesi ve her hareketini Allah'a kulluk olarak yapması için yaratılmış bir varlıktır. Öyleyse yemesi, giymesi yatması ve kalkması gibi, cinsel ilişkisi de ibâdet olarak yapılmalıdır. Haramdan sakınmak, Allah'ın nimetinden helâl olarak yararlanmak, yapacağı hayırlı işler için fikrini meşgul eden cinsel arzuyu, sağlam düşünebilmek için gidermek, koca karının, karı da kocanın hakkını ödemek ve en önemlisi müslüman nesli yetiştirmek amacıyla yapılan meşru bir cinsel ilişki ibâdettir ve insana aldığı zevkler yanında sevap da kazandırır. "Kişinin zevkini yaşamasında hiç sevap olur mu ?" diye soran sahabiye Allah Rasûlü Efendimiz; "O suyu haram bir yere akıtsaydı, günah olmayacak mı idi? Öyleyse helâlından akıtması da sevaptır" buyurmuştur.(Müslim, zekât 52; Ebû Dâvûd, tatavvu' 12; edep 160; Müsned V/167,168.) *