- işyerlerinde, devlet dairelerinde cuma günleri öğle tatillerinin namaz nedeniyle uzun tutulması.
- başörtü yasağı kalkmadan üniversitelere başörtüsüyle kayıt yaptırılmasına izin verilmesi
- (bkz: şehirlerarası otobüsleri namaz için durdurmak)
- first lady'nin sıkmabaş olması
gibi emareler.
durum düşündürücüdür aslında. isteyen boşverir magazin okur ama gerçek değişmez.
Son bes yılda daha da artan belirtilerdir, lisedeyken en azindan ramazan ayinda disarida yemek yiyip icebiliyorken, gecen yillarda bu soylediklerimi yapanlarin olduruldugu haberlerinin yaygınlasmasıdır, daha da vahim olani bu haberlerin garipsenmemesi, normal karsilanmasidir.
sofor bizi cok tehlikeli bir yere goturmektedir, inme zamani gelmeden atlamak lazimdir ya da yolculari uyandirmak!
görmezden gelinen belirtilerdir. türk mileti bu belirtilere ' amna canım ne olacak sanki ' diye yaklaşmakta kendisini bekleyen 'son' dan habersiz yaşayıp gitmektedir. savunmaları ise 'müslüman bir ülkeyiz ,bakın hristiyanlar her pazar kiliseye gidiyor pazar günleri tatil.' cümlesi olacak ve hatta böyle olmadığını açıklamaya çalıştığınızda sizi dinsizlikle suçlamaya kalkacaktır.
uyarmaya çalıştığınızda dışlayacaktır.
din sömürüsüne alet olabilecek kadar bilinçsiz bir halkın yaşadığı , bir tarikat liderince desteklenen bir partinin iktidar olduğu türkiye cumhuriyetinde durumun ne denli ciddi olduğunun anlaşılamsı için gelinmesi gereken aşama son aşamadır. *
ek yapılacak olursa ; ramazan ayında resmi dairelerde yemek verilmemesi , çay yapılmaması.
ülkenin dört yanı teslimiyetçi politikalarla uluslararası sermayeye peşkeş çekilirken, şimdiğe kadar hiçbir hükümetin yapmaya cesaret edemediği dış politikalar izlenirken, gelir dağılımındaki adaletsizlik her geçen gün daha fazla keskinleşirken, emperyalist yağma memleketi talan ederken, egemenlik washington'a devredilmişken "yetişin dostlar biz islam cumhuriyetine geçiyoruz" demek komiktir. muz cumhuriyetine geçiş belirtileri olmasın o sakın.
işte budur üstad istatistik dalının bir gecede başına gelen esrarcengiz değişim, yobaz saldırısına kurban gitmesi en büyük belirtilerden biri olarak kabul edilmektedir. laiklik elden gidiyooor.
kadın programlarının sivrildiği dönemde (ki halen devam etmekte), milletin ne kadar salak olduğu kanıtlanmıştır.
bazı dönemlerde laik, bazı dönemlerde demokratik, bazı dönemlerde ise yoz olarak nitelendirilen toplumun islamcı olarak nitelendirilmesi olasıdır. türkiye cumhuriyeti laik ve demokratik bir cumhuriyettir. aksini kimse iddia edemez.
angil dingil yarışma programlarının, salak saçma kadın programlarının insanları gerzekleştirdiği de düşünülürse(ki hakikaten öyle), insanların beyinleri zaten hep varolan şeyleri görememelerinden ve de buna "ulan memleket hizbullah mekanı olacak" ambiansında hissetmelerinden, saçma sapan yorum getirmeleri olağandır.
islamiyet bir dindir, dalga geçilemez, aşağılanamaz, yaşanır. Hz. Muhammed'in hadisi bile vardır. der ki; din bir siyasettir.
öyleyse siyaset yapmak için dine ihtiyaç yok mudur? elbette ki vardır. siyasetin temeli dindir. "ulan sen kime ahkâm kesiyorsun? dedirten söylemler ortaya atılıp vatan evladı birbirine düşman düşürülüyor.
bu ülke bir islam ülkesidir. eğer öyle olmasaydı diyanet işleri başkanlığının ne işi var? ne iş yapar bu müfütler?
ayrıca; atatürk'ün eşinin ve annesinin başındaki neydi? sen senin özgürlüğünü sana verenin annesine nasıl saygısızlık yaparsın? atatürk 'e nasıl saygısızlık yaparsın? türban konusu yüzünden, ramazanda yemek yenmesi konusu yüzünden görülen muameleler doğrultusunda, başlık açılıp dini konular malzeme yapılarak islam dinin gereklerine nasıl hakaret edersin?
sorunları olan bir ülkeyi ayağa kaldırıp iyileştirmeye çalışan insanlar var, bunu görmezden gelip onlara muhalefet yapmayacaksın, millete seçme hakkı verilmiş ve o millet de seçmiş, aksini düşünene, üçüncü kişinin göreceği muamele haktır.
halka, başörtüsü ile türban arasında fark olmadığını empoze etmek gösterilebilir.
zübeyde hanım'ın fotograflarına baktığınızda, saçının ön kısmı görülmektedir, ayrıca türk kültüründe ve türklerin islami anlayışında başörtüsü vardır, türban yoktur. bu başörtüsünde de saçın küçük de olsa bir kısmı görülür. 1960'lardan sonra empoze edilen arap örtünme biçimi, günümüzün türban tartışmasnın temelidir. -yaşı daha genç olanlar yazma adı verilen bir başörtüsü kullanırlar, yaşı ilerlemiş olanlar tülbent denilen bir başörtüsü kullanırlar. tülbenti de, kafaya dolayarak bağlamazlar, türban bizim kültürümüz değildir.-
benim annem de başörtüsü kullanmakta, babaannem de... ama onların örtünme şekli kesinlikle türban gibi değil.
hani diyorlar ya, "latife hanım'ınki neydi?" diye. ulan dangoz, o fotoğraflar kılık kıyafet devriminden önceydi, ayrıca latife hanım'ın pekçok başı açık fotoğrafı var! ama angut der ki, "atatürk'ün eşi de takıyordu" hadi desene, "atatürk'ün eşi de başını açmıştı" diye... demez, çünkü işimize gelen kısmını cımbızla çekmemiz gerekir.
bilindiği üzere, kamusal alanda türban yasağı vardır. bu yasak da türlü oyunbazlıklarla aşılmaya çalışılır; örneğin, (#2259174)
(bkz: ulan dangoz) ile başlanan tenkit cümlelerini içeren entrylere cevap niteliğinde olabilir bu entry'm ama yanlış anlaşılmaması açısından açıklamasını yapma gereği duydum.
kişinin anne ve ya ablası da takıyordur baş örtüsünü. herkes takabilir, çünkü dînî bir gerekliliktir.
peki başörtüsünün türbandan farkı nedir beyni gelişmemiş kişilik? ben söyleyeyim; senin annen başörtüsüyle siyaset yapmadığı için adı başörtüsü, ama siyaset yapan, kamu da çalışan kadının başına taktığı başörtüsü orada olduğu için türbandır. bunu anlamamak için geri zekalının elinde bayrakla önde gideni olmak gerekir.
türbanlı olmayan namussuz ahlaksız mıdır? değildir. öyleyse türban neden islamik bir araç olarak gösterilir? evde oturup kadın programı izlemeye mahkum edilen annen ve kız kardeşinin günahı nedir? bi günahı yoktur değil mi? peki neden onlara zarar verilir? medya aracılığı ile doldurulan beyinlerden ibaret bir toplum haline getiriliriz?
bundan 12-13 yıl öncesine kadar türk kadını başörtüsüyle kamuda çalışabiliyorken, televizyonda seviyeli, kültürel değeri yüksek olan programlar yayınlanırdı. şu an sadece zekâ geriliği yapan gerzek eğlence programları var ve kadın kamu da başındaki örtü ile çalışamıyor?
vicdanın sızlamasına mahal vermeyi bile beceremeyen insanların türbanla başörütsü arasındaki farkı bile bilemeyip, işlerine geldiği gibi isim takıp onu-bunu yasaklamaya çalışması, kadın programı yapmayı ilke edinmiş tv kanalı sahiplerinin yeni kadın programları icat etmeye çalışmasıyla aynı şey.
ama o kimseler ki; bunu ayırt edemeyip doğru yazılanlara da dil uzatıp, ananesini, geleneğini, örfünü, adetini farketmeden amacından saptırıyor. ilk amaç başörtüsüne yada türbana dil uzatmak değil, o geri zekalı kadın programlarını izleyen aile kadınını o durumdan kurtarmasıdır. zira soyun devamı tehlikededir.
bazı yazarları hala anlayabilmiş değilim. sıkışınca hemen "yok tabi zaten namaz kılmasın insanlar, yok ibadet etmesinler, zaten bunlar kötü kötü şeyler" diye başlıyorlar abuk subuk yazmaya.
islam cumhuriyeti olmanın ve ibadetin hiçbir alakası yoktur. çünkü iman ve bunun getirdiği ibadet özeldir, kalptedir. islam cumhuriyeti olmak ne demek biliyor musun abuk subuk yazan yazar:
eğer erkeksen bir kadına baktığında gözlerin oyulur, bilmem neren kesilir.
eğer kadınsan ve biraz da şanssızsan ve en basitinden tecavüze uğrarsan recmedilirsin. * tecavüz edene ne mi olur yaşıyor ve başka avlar arıyor olur.
eğer insansan ne olur peki? hiç bir değerin olmaz. islam cumhuriyeti budur.
tanım:Tepede değil , yerde aramamız gereken belirtilerdir. **
isterse budist cumhuriyet olsundur.Çok param olsun , enflasyon düşsündür, umrumda değildir. Ben artık haysiyet değil maddiyat takılıyorum oğlum *
Ben kimmiyim. Tabi ki paraya tapan iki yüzlü seçmenim.(!)
bugüne kadar hristiyan dinini ya da hinduizm dinini yaşayan insanların seçimde seçtikleri insanların yönlendirmeleri ile iran'a benzer bir sisteme geçme belirtileri vermesidir... *
siz trafikte ineklere yol verin ne diyeyim size...
bugüne kadar kiliseye gidiyordunuz hepiniz, daha düne kadar amerikan sinemasında yemeğe başlamadan dua edenlere "aaa ne kadar bağlılar dinlerine diyordun." şimdi namaz kılanlarla, oruç tutanlarla alay ediyorsunuz ya da etmeye tenezzül ediyorsunuz.
bu ülkedeki müslümanlar sizin gibi sığ sularda yüzen sazandan bozma kefaller yüzünden abdullah gül'ü cumhurbaşkanı seçti, sırf size inat olsun diye.
bu ülkedeki müslümanlar hepinizden çok çok türk merak etmeyin. kurtuluş savaşını kazandıran iman dolu göğüslerden henüz karalayacağınız kadar az kalmadı, sizin sandığınız gibi...
sizin elinize düştük 3 5 sene neler yaptığınızı hepimiz biliyoruz korkunuzdan imam hatipleri kapattınız hem de seçimler 2 sene sonra, başörtülüleri üniversite kapılarından döndürerek ah aldınız. daha durun çekeceğiniz çile daha bitmedi hatta yeni başlıyor. bu ülke insanı biraz salaktır ama götüne dübel olana, vida olmayı iyi bilir...
