hıhı evet, suudi arabistan, katar gibi ülkelerde yaşam koşulları çok iyi.
muhalifler kaçmak zorunda kaldıkları yurt dışı ülkelerde görüşmek üzere davet edildikleri konsolosluklarda koyun keser gibi kesilip parçalara bölünüp fırında yakılıyor.
bir bira içmeye kalksanız hadi bir şekilde buldunuz diyelim kelleniz gider.
sevgilinizle ele ele gezemezsiniz. güzelim, ver bir alt dudak diyemezsiniz. derseniz ve o verirse sizin de bir yerlerinizi keserler.
kadın, erkek şort giyemez, kadınlar etek, askılıyı geçtim tshirt bile giyemez.
daha yaz yaz bitmez bu.
bir akşam üstü serinliğinde sevgilimle öpüşerek, elleşerek denizde takıldıktan sonra çıktığım sahilde buz gibi biramı üstümde mayomla içemeyecek olduktan sonra sokayım o refaha.
bakın diğer ülkelere herkes dinini kendi içinde yaşıyor burada işler karışık biri diğerini dinsizlikle suçlar diğeri dini çıkarları için kullanır böyle giderse sen gelişmeyi unut.
Ülkenin %60ı malay/müslüman kalanı çinli+hintli.
Ancak herkes malezyalı! Kendini de öyle görüyor. Kimi şeriatımsı kurallar boşanma vs gibi sadece malaylar için için var.
Endonezya...
Gidip görmedim. Kuzen gitti geldi gelin kız oralı hristiyan vs.
Orası da eski avrupa ve bir dönem arap kolonisi. Ülkede bir kaç dinden insan var. Kimse kimseye şeriat dayatmıyor.
Endonezya ilk 20 de bizle başabaş.. akp den sonra bizi bile geçti.
Malezya nufüsu en son hatırladıgıma göre 8-10 milyon hepi topu, hadi olsun 15... gözünü 20 yıldır ilk 20 ye dikmiş bir ülke.
Ancak "eğitim" eksik kalınca afrikadan onca müslüman ülkeden kilise yoluyla tanıştığım yabancı insan var... ve onca müslüman ülke... bir yere gelip aynı prototipi gördüğün bir "müslüman mindseti/bakış açısı/kafa yapısı" var.
Mesela o kafa yapısı turizmden karnını doyuran ve biz firavunlat zamanı mısır medeniyetinin devamıyız diyen mısır'da da yok. Ki el-ehzer üniversitesi bizim diyanetin 10 gömlek üstü bir fetva verdiğinde tüm müslüman dünyasının kaale aldığı bir yer yerdir ve mısır'da.
Zengin uçuk kaçık petrol zengini ülkeler ha keza!
Ama gel gör bunun haricinde kim varsa hep öyle!
Ortak noktalari da: eğitim, fakirlik, nüfus...
Yani gelişmeyi etkileyen bir zihniyet var! Evet!
Ki bunu bir müslüman bile reddedemez!
Bunu yaratan islam değil o ülkedeki müslümanlar!
(Bu son cümledeki süansı da bir çok davar anlamayacak ama yapacak bir şey yok)
7, ve 13.yüzyıllarda islamın en parlak dönemiydi.bilimde felsefede, tıpta, tarih coğrafya gibi birçok konuda icat, eser ve öncülük yaptı, inanmayanlar için aklıma gelen isimleri verim, harezmi, ali kuşçu, ibn Sina, Farabi, ibn rüşt gibi. Şimdi noldu birkaç etken var, kalitemiz ahlakımız, dürüstlüğümüz, insanlığımız, yerlerde sahtekar üç kağıtçı, paragöz, hırsız arsız olmuşuz buda işimize hayatımıza yansımış. Helal haram demeden çok kazanim hırsına düşmüşüz. Otip adamlar vardır şimdi, malı mülküyle yerin dibini boylayan. Birde emperyal boyutu var o uzun sürer.
Önce bizi kör ettiniz, sonra "neden görmüyorsun" diye soruyorsunuz. Malcolm x. Batı yıllarca Müslüman ülkelerin zenginliklerini yağmaladı. Sonra da onları eğitimsiz bıraktı.
islamın altın çağları yaşanmasa idi geçmişte belki önerme doğru olabilirdi.
Bu durumun dinle ilgisi yok. Şöyle açıklayayım osmanlının en şaşaalı dönemlerini yaşatan fatih sultan mehmet bilime ve sanata verdiği değer ile dönemine göre üstün toplar ve silahlarla istanbulu fethetti. Ancak bu duruma zemin hazırlarken sürekli hristiyanları mezhep çatışmasına sürükledi. Bu durum biraz milletlerin hayattaki önceliğinin ne olduğuna bağlıydı. O dönemde din ve mezhep önemliyken. Şimdilerdeyse bu durum yerini paraya bıraktı. islam dünyasının geri kalma sebeplerinden biri hazırcı ve paragöz oluşudur. Arap ülkelerine baktığımız osmanlıdan ayrılışlarının temel sebebi ingilizlerin onlara bolluk ve bağımsızlık vaadidir. Ingilizlerin desteğini aldıktan sonra hazırı seven araplar ihaneti gerçekleşti ve çağın madeni olan petrol sayesinde bilim ve teknolojiye ihtiyaç duymadan zenginleşti. Yani bu iş tamamen toplumların karakteristik yapısına bağlı. Bu karakteri de etkileyen şeyler başına gelen büyük olaylardır. Japonyanın yediği bombadan sonra teknolojik sıçrama yapması almanların ww2 den sonraki sıçraması gibi.
Dinle bilim birbiri ile kavgalı yapıLarDır.
Dinde mucizeler vardır. Bikimde fizik kanunlarına uymayan şey kabul edilmez.
Dinde kardeş çocuklarının evlenmesi caizdir. Bilim yakın genlerin eşleşmesini sakıncalı bulur.
Dinde evlilik yaşı çocukluk çağından başlar. Bilim 21 yaşından önce cinsel ilişkiyI ve gebeliği sakıncalı bulur. ( rahim kanseri)
Din bilim ilişkisini sağlıklı kuramayan toplumlar sıkıntı yaşar. Hristiyanların bizden farkı laiklik kavramını az vyea çok benimsemiş olmaları, hayatlarının bilimle olan ilişkisini doğru kurmuş olmalarıdır. Müslümanlar , hindularda bu konu biraz sıkıntılıdır.
Devlet işlerine, siyasete, eğitime ve makul bir ölçüden öte toplum hayatına karışmasına izin verilen hiçbir dinin var olduğu ülkeler gelişmez.
Avrupalılar bu gerçeği bizden önce fark ettiler ve dini olması gereken konuma getirdiler. Yani gücünü budadılar.
Bırakın o biruni, farabi laflarını... Siz cahilsiniz, neyin ne, neden ve ne ölçüde olduğunu bilmiyorsunuz, yalancı ve cahil abilerinizin ağzınıza verdiği sakızları çiğneyip duruyorsunuz.
