ikram edilen şeye "no, thank you" (gerçekten istemiyorsanız tabi yoksa bizdeki gibi ölümü gör bi tadına bak olayı yok) veya alıp "thank you" demenin yeterli olacağı ülke.
zira bazı şeyler tarihte gerçek olsa da günümüzde değildir. kilt (iskoç erkeklerin giydiği etek) giymenin sadece bayramda seyranda kalmış bir şey olması gibi.
diyelim ki gittik iskoçya'ya ve orada bize bir şey ikram edildi. geri çevirmek çok da hayırlı bir iş olmaz. bu gayet olağan ve doğal tavrınız onlarda çok ağır bir hakaret sayıldığı için hayır demeden önce bir kez daha düşünün.
yok sağol midemi kaynatıyo da almayayım, teşekkür ederim gibi bir cümle kurduğunuz anda gülen suratlar mahkeme duvarına dönüp, ikram ettikleri şeyi bardağıyla beraber size yedirmeleri mümkünmüş.
çok sayıda pakistanlı başta olmak üzere başka ülkelerden insan barındıran, 5 milyon nüfuslu, ingilizce'nin en cins aksanlarından birine sahip, doğası mükemmel, iklimi serin-soğuk ve yağışlı, genelde iyi insanlara sahip ülke. büyük britanya adasını oluşturan 3 ülkeden (ingiltere, galler, iskoçya) ve birleşik krallığı oluşturan 4 ülkeden (ingiltere, galler, iskoçya, kuzey irlanda) biri.
cesuryürek filminin etkisinde kalındığından olsa gerek özgürlüklerine düşkün bir halk oldukları düşünülen fakat günümüzde sadece iç işlerinde serbest, dış işlerinde birleşik krallığa bağlı bir devlet olduğunu öğrenince insanı hayal kırıklığına uğratan ülke.
Anlam veremediğim şekilde dış işlerinde serbest olmadığı düşünülüp,yeterince özgür olmadığı söylenilen ülkedir.Tam bağımsız olduğu varsayılan ülkelerin dış işlerinde ne kadar serbest veya genel olarak düşünüldüğünde ne kadar özgürlükçü oldukları yadsınabilir.Ayrıca özgürlük halk kendisini özgür hissediyorsa vardır.Devletlerin dışa bağımlılığı ile alakalı bişey değildir.Tabi o da cuntanın sorunudur.
Birkaç yıl önce keşfettiğim bu şaheser yeri şimdiye kadar hep araştırdım ve araştırdıkça da neden yanlış yerde doğduğum sorusunun yanıtını aradım...yalnızca coğrafyasına değil;insanlarına,kültürüne,henüz tadamadığım viskisine,geleneklerine,müziklerine aşık olduğum yegane yerdir...orada yaşamak için neler vermezdim.Bu arada forza CELTiC...
bir gün mutlaka gidip göreceğim yer. o yeşillikler içindeki şatolarda viskimi yudumlarken tarihi olayları da gözümde canlandırcam tabi. seviyorum orayı yahu. elbet bir gün. bekle beni iskoçya.**
sıkıcılık bakımından türkiye'den aşağı kalır yani yoktur bence. bizde ne farklı sanki, üç takım var her sene şampiyon olan. demiyor mu bizimkiler de olay ne beyler? diye.
erkeklerinin düğün, mezuniyet balosu gibi özel zamanlarda ve askerde etek giydiği ülkedir. göze bir süre sonra normal gelse de koşunca garipsiyor insan yahu, bir de firikik verirse... amanın!
aynı zamanda viskinin babasını yapan yerdir iskoçya. bu nedenle ingiltereyle sürtüşmededir hatta. onların deyişiyle herşeyi üreten iskoçlar fakat bunları kullanan, ticaretini yapan ingilizlerdir. adamlar haklı.
iki adımda bir kaleye ya da tarihi bir yapıya rastlanır. buram buram tarih ve viski kokan sokaklarında rezil olma tedirginliği taşımadan insanlara şaka yapan ve eğlenen kafası güzel hatunlar ve herifler gezer. özgürlüğün doruklarını barındırır bünyesinde.
yani; tam gidilip görülesi, görülüp dönülmeyesi yerdir iskoçya...
Lisans derecesi 4 yıl sürmekte olup ingiltere gibi A Level yerine SCE(iskoçya Eğitim Sertifikası) verilir.
A Level eğitim, 2 yıllık bir eğitimken SCE, bir yıllık bir eğitimdir.
Yüksek öğrenime girmek için 13 yıl eğitim görme şartı isteyen ingiltere’nin aksine iskoçya’da 12 yıl eğitim görmek yeterlidir.
iskoçya’da üniversitelerin yanında yükseköğrenim veren farklı okullarda bulunmaktadır. Bu okullarda pratiğe yönelik dersler verilip mesleki ağırlıklı çalışmalar yapılmakta ancak son zamanlarda lisans eğitimi verilmektedir.
iskoç erkek kostümü, ceket, yelek, gömlek, kravat, kilt, kilt iğnesi, dize kadar yün çorap, kurdele ve hafif takım elbise ayakkabılarından oluşur. kilt, adı verilen etekler düğün ve balo gibi özel günlerde giyilse de, ulusal gururun ve aile klan ilişkilerinin önemli bir sembolüdür.
