Fidana su vermezsen
Ağaca emek vermezsen
Toprağa gübre vermezsen
Meyveye ilaç vermezsen
Aşıklara çile vermezsen
Seferdeki askere umut vermezsen
Ellerine resim vermezsen
Ninelere değer vermezsen
insanlara hakkını vermezsen
Uludağdaki fatmaya nickaltı vermezsen
Nickini görünce seri artı vermezsen
Uslu çocuklara ödül vermezsen
Toyun yaramazlarına ceza vermezsen
Tarihe hak ettiği değeri vermezsen
Ufakliklara harçlık vermezsen
Güzel kızlara çiçek vermezsen
Uşaklara kalbini vermezsen
Misafirlere bir şeyler vermezsen
iliğe kemik vermezsen
Çekice örs, üzengiye kulak vermezsen
ince bağırsağa safra, mideye besin vermezsen
Nabıza kan vermezsen
Ölüye mezar vermezsen
Zalime ceza vermezsen
Ümit isteyene umut vermezsen
Rüyalara ihtimal vermezsen
Dünyaya ay vermezsen
ibadete değer vermezsen
Levreğe tatlı su vermezsen
Enerji içeceğine içki vermezsen
Resimlere renk vermezsen
içindeki çocuğa şans vermezsen
Mecnun a da leyla vermezsen yaşamanın ne anlamı var?
canım sıkılır nedense keyfim yok
ağzımın mı tadı yok yediklerimin mi
Nahoş değil mi hayattan aldığım zevk yok
sıktır etmesini mi bilmiyorum yoksa sorunlar üstüme mi geliyor
insanlara hayır diyemedigim için mi işkence bitmiyor
kabul edemem demek mi zor yoksa ben mi diyemiyorum
anlayacağın ağzımın tadı yok herkes üstüme geliyor
canım sıkılıyor kimse neden diye sormuyor
ak akçe karagün can dostun her gün yaninda olmali
gel kanka demeli keyfimi yerine getirmeli
iyilik eden iyilik buluyorsa sıra bize de gelmeli.
şiirlere konu olan bir kuru yaprak oldum
esen rüzgara yoldaş aşkınla yanmış oldum
yaprak dediğin nedir ki ömrü zaten 4 ay
dört ay deyip geçme sana ömrümü verdim
aşkınla ben bir ömür yandım kuruyup bittim
doğan güneş benim için sıcacık bir umut oldu
aslında bakarsan ana oldu, yurt oldu vatan oldu
beni aşkınla pişiren fırın oldu tandır oldu
uzun kavaklardan dökülen polen oldu
rengim yeşildi benim nişan elbisemi giydim
dünya döndükçe işte geliyor ayrılık vaktim
aşıklar romanlara konu oldu bense romanlarda unutulmuş
yaşamı boyunca aşkla yakan güneşinden mahrum
mazideki anılara tanık olan sayfada ayraç oldum
ışıksız da yaşayabilirim ne de olsa bir ömür yandım
şimdi belki de ömrümün son günlerini yaşıyorum
Fener olmasa yollar karanlık
Aşıklar olmasa sinemalar boş olurdu
Tatlı bir kız, esmer bir kız olmasa
Memnuniyetle yazdığım şu sözlükte
Asla bir daha dönmeyecek sigaraicmeyencarsitaraftari olurdu.
Uskumru bulmuş eşini sevinir
Baykuş uzaktan bakar imrenir
Eski günlerin hatırı olsa
Yağmurlu geceleri bize anlatsa
Damın altındaki oyuktaki anları
Uskumrular hatırlatsa da anlatsa
Lafla anlatılmaz bunlar yaşanır.
Lakin hepsi küçük bir sır işte
Anlatmak istemez kimse bu gidişte
Hayatın anlamı sevgi budur işte.