akp iktidarında başımıza gelen durumdur. yasalarımızda askerin görevlerinden birisinin de cumhuryieti korumak ve kollamak olan bir ülkede, tamamen cumhuriyetimizi korumak ve kollamak amacıyla irtica ile mücadele edilmesini, edilmek istenmesini sanki bir suçmuş gibi göstermek istiyorlar.
asıl bu şekilde türk silahlı kuvvetlerini yıldırmak ve etkisizleştirmek. dağa çıkmış pkk'lılar teslim oldukları ve pişman da olmadıkları halde ceza almadan çıkarlarken sadece görevini yapan bir albayımıza menfur bir şekilde saldırılması manidardır.
son gelişmeler laik türkiye savunucuları tarafından ibretle izlenmektedir.
bir hukuk devletinde ordunun siyasi otoriteyi ve sivil toplum örgünlerini bitirmek için komlo düzenleme planını destekleyen cuntacılar, darbe deyince mangalda kül bırakmıyorsunuz. şimdi sadece planın isminden muhalefet yapıyorsunuz. planın ikinci adı akp ve güleni bitirme planı değilmidir. nasıl buna destek verebiliyorsunuz. hani hukuk devleti. birde olayı tersten okusanıza. aynı şeyler karşı zihniyet tarafından size yapılsaydı hoş olurmuydu.
ÖNCE iRTiCA yARATIP SONRA MÜCADELE EDiYORUM AYAĞINA YATILIYORSA SUÇTUR.
iyi anam babam, adamlara sahte ses kaydı düzenleyelim diye plan yap; evine barkına eroin sok, kirli silah sok, komplo düzenle, sonra da de ki ama bunlar irtica* yapicaktııı.ühühühü.
ulkenin tum teslikatlarinin icine sizmaya calisan amerikan kuklasi bir tarikati yok etmeye calismak gibidir. artik bunlar bu ulkede suctur. turkiye cemaat ve tarikatlarin ulkesi olma yolundadir.
hukuk devletinde olağan bir şeydir, normaldir, suç olmaması garip olurdu. ortada bi tehlike varsa tehlikeyi bertaraf etme yetkisi hukuktadır, adli makamlardadır, tedbiri bu makamlar alır, soruşturma gerekiyorsa bu makamlar başlatır, gerekmiyorsa başlatmaz. askeriyenin hukuku hiçe sayarak yaptığı darbelerden de anlıyoruz ki; artık gelenekselleşmiş bir hukuk dışılık var bu yapıda. bazı cuntacı odakların irtica ile mücadele adı altında yürüttüğü işgüzarlıkları meşru bir hak gibi göstermeye çalışmak en sonunda demokrasiye, doğrudan halkın egemenliğine toslayıp yara veiyor bu ülkeye. demokrasi hukuksuz, hukuk demokrasisiz olmaz. burada asıl sorun, darbecilerden hesap sorma kisvesiyle başka işlere kalkışılmasıdır, hesap soruluyormuş gibi yapılmasıdır.
muhasır medeniyeti anlamayan... kendilerine bu haklar büyük Atatürk tarafından beleş verildiği için kıymetini bilmeyen, inim inim inleyen arap ülkelerini görmeyen, yobazlık ve yozlukların yarın başlarına ne işler açacağını kestirememiş, laikliğin ve Atatürkçülüğün rahatının inatla battığı dinci güruhun türkiye nin önüne koyduğu bir diğer engeldir...
irticayla mücadele edilsin, pekala. ama irticayla mücadeleden sizin anladığınız nedir bunu entry'nin bir kenarına yazıverin.
mesela: diyelim ki ben namaz kılan bir insanım. benim namaz kılmamın engellenmesi irticayla mücadele kapsamına girer mi? ben bu sorunun yanıtını istiyorum.
tanım: yanlış kanıdır. irticayla mücadele edildiğini türk silahlı kuvvetleri sık sık dile getirmiştir. yalan mı söylüyorlar sizce?
eğer mücadele edliecek bir sivil toplum yapısı görüyorsanız, onunla mücadeleyi sivil toplum içerisinde demokratik yollarla yaparsınız. askerin görevi nedir? toplum mühendisliği mi, yoksa ülkenin güvenliği mi? halkına psikolojik hareket uygulayan başka bir ordu var mı onu bana bi' söyleyin? lan olm madem asker cumhuriyeti korumak kollamak gibi görevlere sahip -ki cumhuriyet eğer kollanmaya muhtaç bi' şeyse cumhuriyet diye bir şey yoktur zaten- neden cumhuriyet var ya? neden tbmm var? neden sivil toplum örgütleri var? bırakalım bizi asker yönetsin anasını satim.
lan bu kadar alenen "ben darbe yanlısıyım" deyilmez ki arkadaş.
bakın cumhuriyet gazetesi bile ne demiş, siz hala nerdesiniz be. hikmet çetinkaya bile bu belge örtülemez diyor. bunun bir mazereti olamaz diyor;
