Senin için bağrını açmadık mı?
indirmedik mi senden o yükünü?
O sırtında gıcırdamakta olan (ve bu şekilde sana eziyet veren) yükünü?
Senin şanını yüceltmedik mi?
Demek ki, zorlukla beraber bir kolaylık var.
Evet o zorlukla beraber bir kolaylık var!
O halde boş kaldığında yine kalk yorul!
Ve ancak Rabbinden ümit et, hep O'na doğrul!
inanç farkı gözetmeksizin , (bkz: nasser el qatami) nin tilavetiyle özellikle, telefona indirilip cok darlanılıp bunalındığında dinlenilmelik sure.
hemen itiraz etmeyin, deneyin bi' sevgili yazarlar. dinlemek için (bkz: duha suresi) de olur o da olumlu.
okunduğunda insanı keder ve sıkıntılarından kurtardığı söylenen ve iç ferahlığı veren güzel bir suredir. inşirah arapça da kelime anlamı olarak; gönül açıklığı, iç ferahlığı anlamına gelmektedir. yüce allah tüm okuyanların gönlünü ferah kılsın inşaallah...
huzur verir sabah akşam 7 kere bu dua nın okunmasıda tavsiye edilir ... hasbiyallahu la ilahe illahu aleyhü tevekkeltü hüve rabbül arşil azim... anlamı:Allah yeter kafidir O ndan baska ilah yoktur Ben Allah a tevekkül ettim (güvendim) ve o azim arşın rabbidir...
iç sıkıntısında bunalımda vs okununca gerçekten rahatlatan sure. 8 sıralık bir ezberi var çok zor değil. bana iyi geldi vallahi paylaşma isteği duydum. gerek yok belki ama ukalalık gibi bir niyetim olmadığını belirteyim yine de.
Kur an, sıkıntıyı pozitif manada çözmek için gelmiş bir kitaptır.
Şimdi, işsizlik, fakirlik, hukuk sorunu olan insan kur an okuyarak nasıl bu konuların sıkıntısından kurtulur anlayamadım?
Bu yöntem Allah ın indirdiği kitabın yöntemi değil; kitabı gizleyen, böylece çıkar sağlayanların yöntemi olmuş olmasın!
" Allah ın kitabından bir şeyi az bir dünyalık için gizleyenler varya, onlar karınlarına ateşten başka bir şey doldurmuyorlar... " diye devam eden bakara suresinin ayetine muhatap olanlar!
Surenin mealinde de zaten peygambere pozitif bir destek, yardımdan bahsediyor.
1.biz, senin göğsünü yarıp-genişletmedik mi? 2.ve yükünü indirip-atmadık mı? 3.ki o, senin belini bükmüştü; 4.senin zikrini (şanını) yüceltmedik mi? 5.demek ki, gerçekten zorlukla beraber kolaylık vardır. 6.gerçekten güçlükle beraber kolaylık vardır. 7.şu halde boş kaldığın zaman, durmaksızın (dua ve ibadetle) yorulmaya-devam et. 8.ve yalnızca rabbine rağbet et.
rahman ve rahim olan allah ın adıyla 1.biz, senin göğsünü yarıp-genişletmedik mi? 2.ve yükünü indirip-atmadık mı? 3.ki o, senin belini bükmüştü; 4.senin zikrini (şanını) yüceltmedik mi? 5.demek ki, gerçekten zorlukla beraber kolaylık vardır. 6.gerçekten güçlükle beraber kolaylık vardır. 7.şu halde boş kaldığın zaman, durmaksızın (dua ve ibadetle) yorulmaya-devam et. 8.ve yalnızca rabbine rağbet et
1. Açıp genişletmedik mi senin göğsünü!
2. indirmedik mi üzerinden ağır yükünü!
3. Ki o, belini çatırdatmıştı senin.
4. Ve yüceltmedik mi senin şanını!
5. Demek ki zorluğun yanında bir kolaylık mutlaka var.
6. Zorluğun yanında bir kolaylık muhakkak var.
7. O halde, boşalır boşalmaz yeni bir işe koyulup yorul.
8. Ve yalnız Rabbine yönelip doğrul.
daralıyorsun bazen, acizsin, kaldıramıyorsun, ağır geliyor çoğu şey..
taşıyamıyorsun be kardeşim, belin bükülüyor.
işte günde bir beş vaktin var, temizlenip huzura çıkıyorsun...
o huzurda muazzamı kur'an-ı okuyorsun her seferinde..
o muhteşem ayetlerden 8 tanesi var ki ,adeta rabb'in sana darıldığında bu sureye sarılman gerektiğini söylüyor.
okuyorsun, arapçasını, türkçesini, tefsirini.. huzura ulaşıyorsun. için böyle huzur doluyor.
''Demek ki, zorlukla beraber bir kolaylık var.
Evet o zorlukla beraber bir kolaylık var!
O halde boş kaldığında yine kalk yorul!
Ve ancak Rabbinden ümit et, hep O'na doğrul!'' (5-8)
anca benden ümit et diyor seni yaratan.
var mı daha ötesi?
elhamdülillah.
günün suresi:
1.biz, senin göğsünü yarıp-genişletmedik mi?
2.ve yükünü indirip-atmadık mı?
3.ki o, senin belini bükmüştü;
4.senin zikrini (şanını) yüceltmedik mi?
5.demek ki, gerçekten zorlukla beraber kolaylık vardır.
6.gerçekten güçlükle beraber kolaylık vardır.
7.şu halde boş kaldığın zaman, durmaksızın (dua ve ibadetle) yorulmaya-devam et.
8.ve yalnızca rabbine rağbet et.
