inönü meydan muharebesi, ismet inönü'ye mareşal rütbesi verilmesi için uydurulan bir savaştır. o zamanlarda mareşal ünvanı sadece fevzi çakmakta vardı ve fevzi çakmak'ın görüşleri atatürk'ün görüşlerine ters düşüyordu. ata da zekasını konuşturdu yine. (heyt be büyük lidermiş vesselam). sakarya meydan muharebesiyle ilgili bir tarihi belge, somut bir delil yok ortada üstelik.
Yani bu kadar büyük, devlet kumuş, Türklüğü yok olmaktan kurtarmış büyük insanlara bu kadar küçük insanların iftira atmasının bir örneğine tanık olunuyor...
tarihi ve güncel olayları yorumlarken olayın boyutuna dikkat etmenin önemini hatırlatan bir yorum. bununla birlikte, özünde yalçın küçük 'ün sansasyonel yaklaşım düşkünlüğünün sonucu olarak bu kadar uç bir ifade dillendirilebilmiştir. "yok" demek abartılı ve büyük ölçüde hatalıdır, sadece anlaşıldığı kadarıyla bu savaş(lar) çok büyük bir meydan muharebesi boyutunda olarak ele alınabilecek çapta büyük savaş(lar) olmayabilir. yine de savaş savaştır. ama o anda en ufak başarıya ve morale ihtiyacı olan kurtuluş savaşı komutanları konuyu önemle vurgulayarak moralleri yükseltmeye çalışmış olabilir.
(ek bilgi : ismet inönü'ye mareşal rütbesi verilmemiştir. maddi hatalardan kaçarak tarih yorumu yapmak her zaman daha hızlı ve doğru ilerlemeyi sağlar.)
savaş bir coğrafyada cephelerle olan bir çarpışmalar bütünüdür.
1. Dünya savaşı bir savaştır batı-doğu güney cephelerinde savaşılmış hatta suriye,libya vs.. çarpışılmıştır . kalkıpta suriye savaşı trablusgarp savaşı ,doğuda rus savaşı denilmez.
KURTULUŞ savaşı adı üstünde bir savaştır çünkü çeşitli cephelerde savaşılmıştır ve en ağır şekilde bedeller ödenmiştir. bir köyde veyahut ilçede bir ildeki çarpışmalara savaş denilemez savaşın içinde savaş yapılmaz .
30 yıldır güneydoğuda yapılanlar çatışma,veya düşük yoğunluklu savaş veya savaş demeyelim çatışmalardır. hakkaride bir çatışmada galip gelen subaya diyarbakırda veyahut erzurumda galip gelen tayini oraya cıkan subaya mareşal rütbesi verilir.
ben 10 a yakın tarih öğretmenine sordum arasında üni. hocasıda vardı 10 uda öyle bir savaşın olmadıgını yunanlıların kendisi çekildiğini hatta izmirde bile 9 eylülden önce çekildiklerini 9 eylülde ordunun oraya gittiğini yıllardır izmirin rumların yaktıgını bunun doğru olmadıgını 12 eylülde ordaki rum evlerinin yakıldıgını anlattılar.. hatta askerdeyken kurtuluş filmiymidi hatırlamıyorum Atatürk ün izmirdeyken yangın çıktıgında üzüldüğünü böyle olmamalıydı diye ordaki yangınların yakılan rum evleri oldugunu gösteriyordu..
