ne diyeyse elini eteğini yabancı projelerin taklitlerini yapmaktan çekemeyen insanların 'yeni' çıkarttığı dizidir.kaynım bana kaydıya çevirmeseler iyidir merakla bekliyoruz.
Birisi emeğini sömürür,
Haksızlık yapar,
Seni yalancı yerine koyar,
Araya adamlar koyarsın anlamaz,
Hatırlı insanlar koyarsın anlamaz,
Nüfuz sahibi insanlar koyarsın anlamaz,
Her yolu deneyin anlamaz...
Arayıp uyarırsın, 'Bak kardeşim... kötü şeyler olacak, Uyarmadı deme' dersin, bir orta yol bulursun, anlaşırsın. Ama süre geçer adam anlaşmasına uymaz.
Artık bu adamın laftan anlamadığı anlaşılmıştır. Bu adam pislik olduğu için pislikten anlar.
Gece 1:30'da yola çıkarsın, 2:30'da atolyesinin önüne ulaşırsın... Aylar önceden ondan habersiz çektirdiğin anahtarla içeri girersin. içerde 10000tl'lik aletleri fıskiyeyle sularsın, bazı Hortumları kesersin, bazı hassas cihazları yanlışlıkla birkaç kez yere düşürürsün, Elektronik aksama tuzlu su sıkarak temizlersin... Sonra geri dönersin, pijamaları giyer, yatağa uzanırsın ve olanı-biteni sözlükte paylaşırsın.
Hayat öyle değil böyle karartılır.
hayatta insanı rahatlatan bişey varsa o da budur sanırım. evvel zamanda arkadaşlık teklif ettiğim bi kız vardı. beni biraz oyalamıştı. sonra muhabbeti kestim. az önce mesaj atıp geri vitese geçti ama net bir dille geri çevirdim. çok rahatladım. bi de o anki yüzünü görebilseydim dünyalar benim olurdu ya neyse buna da şükür.
çok kez intikam almak için kendine sözler verirsin ama bazen ufacık bir şey yeter herşeyi silip götürmeye,bazen de eğer intikam bile almak istemiyorsan artık vazgeçmişsindir.
içinde yanan aşk ateşinin yakanı bir pislikse eğer acıya dönüşen alevleri intikam hissini beslemek için kullanmalı ki daha eyleme geçmeden yüreğinin acısı hafifliyor...
bugün başlıyorum kötü insan olmaya kara melek izleyip büyümüş bir nesil olarak ne düşünceler üşüşüyor aklıma şaşıyorum, melek gibi sevdiğim koruyup, kollayıp, sahiplendiğim içimde sessizce büyüttüğüm aşk benim kanatlarımı kırdı şeytan boynuzları bıraktı bana ruhumu bu acıdan kurtarmazsam eğer yeniden sevemem o yüzden şifa niyetine intikam duygusunu tadacağım ilk kez kirleteceğim sevgimi...
sizlerle paylaşır editlerim entrymi
edit: intikamımı aşamalara bölmüştüm ilk aşamasını çok başarılı şekilde gerçekleştirdim kötü insanın kötülüğünden emin olundu ama iyi insanlara göre değilmiş intikam acı bir şekilde deneyimledim. karşımda ağlayan insan üzüldü ben üzüldüm ama kötü olan beni arama cesareti gösterip 'naber küçük şeytan' diyerek kahkaha attı neyseki sonraki dozları daha ağır olacak eminim canı yanmasa dahi siniri bozulacaktır. ama hiç motivasyonum gücüm kalmadı nasıl devam edeceğim hiç bilmiyorum!
yoğun haz. o aptal gülücüklerinin o aptal suratında donmasını , düşmesini izlemek. gözlerine hiç gitmeyecek kirli bi bulut bırakmak. (bkz: orgazmdan daha zevkli anlar)
" öcünü alan kişi düşmanıyla aynı olur; fakat öç almayı gerçekleştirmediğinde daha üstün konuma gelir, çünkü bağışlamak yaraşır insana."
francis bacon'ın "öç üstüne" adlı denemesinde yazdığı bu ve buna benzer satırlarda insanın bu ilkel duygu karşısında daha modern ve insana yaraşır davranması gerektiğini ifade eder. bu doğrudur, öc alma duygusu ve onun itkisiyle gerçekleştirilen eylem insanın vahşi doğasından ileri gelmekte ve uygar dünyada bu tür duygular bastırılıp yapılan kötülük sonucu yitirilmiş olanlar kanunlar yoluyla geri alınmaya çalışılmalıdır.
ancak intikam duygusu aynı aşk gibi insana özgü bir duygudur ve denetim altına almak oldukça zordur, özellikle başına travmatik derecede kötü olaylar gelmemiş insanlar intikam duygusunun gücünü hayatları boyunca hissetmemiş olabilirler. dolayısıyla insanın aklına bulaşmış bu ateşli hastalığı değerlendirmekten yoksun olacaklardır.
intikam; güdülemez koyuna benzer kin gibi, beslenemez köpeğe benzer aşk gibi, alınamaz paçavraya benzer gönül gibi.. intikam tek başına bir cümledir. ihtiyacı yoktur öznelere, yüklemlere içindedir soruları, cevapları. iyiniyetlerini yargılamadan astırır. uyuşturucuya, alkole, ota, boka benzemez müptelalıgı yoktur intikamın. gizli ve asil bir tarikattır. ancak yıllar süren mülakatlarından, elemelerinden sonra alır seni bünyesine. belki anarşisttir biraz da mülteci ama doğru 1 tanedir ve o en doğru olanıdır. sana parmak atanla işi olmaz intikamın. vadesi gelmiş ödenmeyen senetlerle, takıp aklını koluna seni sepetleyenlerle de işi olmaz. intikamın tek işi vardır aga o da takastır. göze göz dişe diş değil takasa takastır intikam. zamanında seni/sana ait olanı başkasıyla/başkasına ait olanla takasa koşan ile devran döndüğünde o gün sahip olduklarınla koşarsın takasa. bunu yapamayan Allah'a havale eder, yapan Allah'tan af diler. Affet!
gerçekleştiğinde müthiş haz verir ama boyutu ve hasarı duruma göre değişir. kindar ve garezi olanların sıkça başvurduğu aci çektirme yöntemlerinden biridir. dikkat, uzak durunuz.
insanlar aslinda intikam almak icin can acitmazlar. kendinin hissettigini hissettiren de hissetsin ve onu anlasin diye acitirlar. bunu intikamla karıştırmak büyük bir hatadır. bu sadece canı çok yanmış insanoğlunun olması gerektiği gibi kendini anlatma çabasıdır. çünkü aynı acıyı yaşamayıp duymuş veya hayal etmiş insan, aslında sadece okuması gereken romanın özetini okumuş bir öğrenci gibidir. bu şekilde sınava giremez. çünkü bilmesi gerekeni hala bilmiyordur, bildiğini sanıyordur. bu yüzden ona o acıyı özümsetmek gerekir. bu aslında bir bütünleşmedir. tıpkı bir öğrenciyle öğretmenin bütünleşmesi gibi.
eski okuldan tanıdığın ama fazla samimi olmadığın bir kızla tesadüfen karşılaşmalar başlar.
her tesadüfen karşılaşmalarda çok şaşırıp birazda yakınlaşırsınız, daha sonra bu kıza aşık olunur.
facete eklersiniz bu sırada tesadüfen sağda solda karşılaşmalarınız devam eder. kızda size çok yakın davranır, umutlanırsınız ama face'te yada msn'de sizle muhabbet etmez, bunu önemsemezsiniz, sonuçta yüz yüze size çok iyi ve sıcak davranıyor.
yine bir gün face'te mesaj atarsınız cevap gelmez. slm dersiniz cevap gelmez. bunu bir kaç akşam yaparsınız, yine bir gün dalga geçer gibi verdiğiniz slm'a bir kelime cevap yazıp işim var der. bunuda bir kaç kez yapar...
işte orgazmdan daha zevkli anlar: tesadüfen yolda görürsünüz size net ortamında doğru düzgün cevap vermeyen o kız yine büyük bir yüzsüzlükle yanınıza gelir sizi öper napıyosun canım der.sizde ''defol git başımdan yea'' gibi hiç beklemediği bir tepki verip kulaklığınızı takıp yolunuza devam edersiniz.
bir erkekle oynayan kız için master card o kızı yolda mal gibi bırakıp gitmek paha biçilemez.