etrafında onu seven insan kalmaması gösterilebilir. çünkü birileri sizi severken -ki illa bir sevgili olması gerekmez, kahveci ahmet abi, ya da iett şöförü filanda olabilir bunlar- öyle kolay ölemezsiniz.
hayattan bezmek, iyice bunalmak bunların arasındadır.
ama intihar falan etmeyin bence, dışarıda güzel bir hayat var. bir amaç edin, bir ideoloji edin, bir hayat edin. insanlara yardım et, kendine yardım et. rakı iç. dışarıda kocaman bir dünya var ve sen onu yaşamayı hak ediyorsun. kendine haksızlık etme, ayağa kalk ve diren, çünkü yaşamak direnmektir, direnmek ise yaşamaya devam edebilmektir.
4 aydır haftada ortalama 26 saat ingilizce öğrenip aşağıdaki cümleyi yazan bir öğrenci, bir öğretmen için kesinlikle intihar sebebidir.
my friend was future: arkadasım gelecekti.
tüm umutların tükenmesi.
hayallerin gerçekleşmeyeceğini kavramak.
uğrunda yaşayacak şeyleri yitirmek.
umutları yitirmek.
sonra kişi gün içinde durup duruken ağlarken bulur kendisini. yolda yürürken, yatağa girdiğinde, uyku kaçınca balkonda sigara içerken süzülür gözyaşları. daha sonra, "balkondan, pencereden kendimi aşagı atsam mı ki?" diye düşünür ara ara. aslında düşünmez. sadece bu düşünce zihninde beliriverir. balkona ya da pencereye yaklaşır. aşağıya bakar. ve her seferinde kendi zavallı cansız bedenini kanlar içinde kalmış, parçalanmış şekilde betonun üzerinde dururken hayal ettiğinde bunun son derece korkunç bir trajedi olduğunu düşünür, ağlamaya başlar ve vazgeçer ama bu ölüm düşünceleri onu dürtmeye devam eder.
aslında tercih olmalı, ötenazi mesela. istemiyorum arkadaş yaşamak dediğimde, öyle mi, hadi bi iğne ile öldürelim denilmesi daha iyi. yoksa git intihar et, bıçak, silah, hap artık ne ise ara dur. olmadı köprüden atarsın kendini. hayır bi şey değil en kötüsü sakat kalmak. o yüzden sebebi ne olursa olsun intihara karşıyım, yaşasın ötenazi. hem gatantili hem temiz.
" kıskanclık " intihar sebebidir başlıca. ya kendin intihar edersin kıskançlıktan ya da kıskandırıldıktan sonra karşındakine yapacaklarınla onu intihar etmeyi isteyecek ruhsal bozukluga sokarsın.
hiçbirşeyin değerinin olmadığı anlaşılması yada o an öyle sanılması.
ölümün eşiğinden dönünce anlıyorsun ki güneş doğuyor yıldızlar parlıyor daha ne olsun?