dearest,
i feel certain that i am going
mad again: i feel we can't go
through another of these terrible times.
and i shant recover this time. i begin
to hear voices, and cant concentrate.
so i am doing what seems the best thing to do. you have
given me
the greatest possible happiness. you
have been in every way all that anyone
could be. i dont think two
people could have been happier till
this terrible disease came. i cant
fight it any longer, i know that i am
spoiling your life, that without me you
could work. and you will i know.
you see i cant even write this properly. i
cant read. what i want to say is that
i owe all the happiness of my life to you.
you have been entirely patient with me &
incredibly good. i want to say that-
everybody know it. if anyboy could
have saved me it would have been you.
everything has gone from me but the
certainty of your goodness. i
cant go on spoiling your life any longer. i dont think two
people
could have been happier than we have been.
v.
canım,
yeniden delirmek üzere olduğumdan eminim.
o korkunç dönemlerden birine daha göğüs gerebileceğimizi sanmıyorum.
ve bu sefer toparlanamayacağım da.
sesler duymaya başladım.
dikkatimi bir şey üzerinde toplayamıyorum.
ben de yapılabileceklerin en iyisi gibi görünen şeyi yapıyorum.
sen bana mümkün olan en büyük mutluluğu verdin.
birisi başkası için ne yapabilirse, hepsini yaptın.
sanmam ki başka iki kişi bizden mutlu olmuş olsun, bu korkunç hastalık gelene kadar.
artık onunla mücadele edemiyorum, hayatını zehir ettiğimi biliyorum, ben olmasam çalışabilirdin.
ve biliyorum ki çalışacaksın. görüyorsun ya, bunu bile doğru dürüst yazamıyorum. okuyamıyorum.
söylemek istediğim şu, hayatımın bütün mutluluğunu sana borçluyum.
bana karşı hep sabır gösterdin ve inanılmayacak kadar iyiydin.
bunu söylemek istiyorum-bunu herkes biliyor.
biri beni kurtarabilseydi eğer, o sen olurdun.
senin iyiliğinin kesinliği dışında her şey benden gitti artık.
hayatını daha fazla zehir edemem.
sanmam ki başka iki kişi bizim olduğumuz kadar mutlu olsun
E-postadan , sms ten haberi olmayan ya da bu imkanlara sahip olamayan insanların başvurduğu yöntemdir.bu çağda teknoloji bu kadar gelişmişken bu yolu kullanmak ya çağdışılıktır , yobazlıktır , laikliği elden götürmektir ya da ptt nin özeelleştirilmesine karşı zihniyetin ptt emekçilerine destek kaygısıdır.
çünkü ben artık yalan dolanların ortlıkta fink attıgı bir yerde değilim. herkesin eşit olduğu savunulan dünyanız size kalsın, artık ben herkesin eşit olduğu tek gerçeklikteyim.
ne iyi bir insan olabildim, ne hayırlı bir evlat... zaten babamın dediği gibi bir subay da olamadım.han, "ne olursan ol en iyisini ol" derler ya, ben herhangi birşey olamadım ki... adil olmayan hayatta binbir canbazlıkla tutunmaya çalışan milyarlarca insandan biri olmaktansa, kendini öldürebilecek bir insanın cesaretini içimde bulmak, gururlandırdı beni. ne bıkmışlık ne de tükenmişlikti benimkisi.
halam öldüğünde sormuştum sana, neden mezar taşında soyadı yanlış yazıyor diye. işsizlik maaşı almak için dediğinde, insanların artık doğru dürüst yaşamak için soyadlarından bile vazgeçebilmeleri, insanlığımdan utandırdı beni. evet, ben kaçıyorum. evet, ben kolay olanı seçiyorum. ama umrumda değil. bu uzun yazıyı okuyup daha fazla üzül istemiyorum anne. zaten ellerim titriyor. kollarım soğuyor. bak görüyormusun, fayansa kızıl deniz çizdim. ilk defa bir şeyi düzgün yapabildim. hani döverdin ya beni, her defasında birşeyi yanlış yaptığımda... şu anda yanlış birşey yapıyorum, buldugunda vur bana , döv beni.
ölmeden önce yazılan son mektuptur.
"ölümden ötedeki köye gidiyorum. göbeğimi bir başkası kesti ama son biletimi ben kesiyorum" diyenin son armağanıdır. en büyük cesareti en büyük korkaklığı olanlara selam olsun
17 yasinda bir lise öğrencisinin 1996 yılında yazmış olduğu bi intihar mektubu :
--spoiler--
Canimdan cok sevdigim annem ve babam´a
Sabah uyandiginizda anne yine odama gelip beni uyandirmak isteyeceksin. Belkide bu defaki soguk tenimin sucunu, geceleri ictigim sigara dolayisiyla acik biraktigim pencereye yükleyeceksin. Ama bu defa ben kalkmayacagim anne. Cok düsündüm cok tarttim hayatin hafifligiyle kalbimin agrilarini . Bir cok sorunuz belki yanitsiz kalacak biliyorum. Ama bu dakika hicbirini aciklamaya yetmez artik. Ben bosverdim sizde bosverin. Bu odada kafami yastiga koyup tavana baktigim günlerin anisi geciyor gözlerimden. Yüregim cok burkuldu anne , ne yalniz kalabilmeyi becerebildim nede bir birlikteligin bir parcasi olabilmeyi. Beni ölüme götüren yolun hic mümkünü olmayan bir hayat oldugunu anladim. Hayatim boyunca hic birseye karar veremedim belki ama bu intihar sanirim hayatimdaki en önemli kararim. Kimsenin sucu yok sadece birilerini ben kaldiramadim
--spoiler--
--spoiler--
adım Özgür, şu an son mektubuma başladım. Az sonra yaşamla ölüm arasındaki yolculuğuma çıkacağım. Hayata karşı o kadar zayıf ve güçsüz bırakıldım ki, son nefesimi boğazımdan denize atlarken bırakacağım. Yatağından kalkıp ölümün pencerelerinden atlayanları, bir kutu hapla ölümü avuçlayanları, şakağa dayanmış ölümü tetikleyenleri, eğitim cinayetinin karnelerine kendini kurban eden liselileri, 16 yaşın izbe köşelerinde altın eroin vuruşunu yapan Melisleri, Batmanlı kadınların gözyaşlarını da kalbime bağlayıp atlayacağım. 21 gramı eksik bedenime örtülecek gazetenin üçüncü sayfasında, hayatımın son film şeridini okuyacak olanlar şunu bilmeli ki; benim gencecik ölümümden, verilmiş sadakalı yaşamınıza şükür payı çıkarmayın. Bu insanlıktan gasp edilmeye çalışılan dünyada siz yaşamaya (eğer yaşamak denirse) devam edeceksiniz. Bilin ki yoksullaştırılanlar kadar benim gibi hali vakti görece yerinde olanlar da ölümü tercih edebiliyorlar. Allah'ın verdiği canı yine Allah alır sözüyle günahlar destanı yazanlar, dünya cehennemine ve onun gaspçı zebanilerine hâlâ kader mi diyecekler? Benim katilim, gencecik yaşta öldürülüp te gömülen milyonlarca genci öldürenlerdir. Beni intihara sürükleyen, kısa hayatımın her anında atla atla diye zorlayan iktidarlar ve onun tüm ilişkileridir.
Bu son mektubu bitiriyorum. Yenildim.
--spoiler--
son dakika golü gibidir, ölümümden kimse sorumlu değildirle başlar, ahmet sunu yaptı, babam canımı yaktı, falanca beni çok üzdü ile devam eder, yine de hepinizi seviyorumla biter. maksat geride kalanların vicdanını sikmektir. intihar edecek olsam, bir mektup bırakmazdım geride.
adı intihar olan kişinin yazdığı mektuptur. intiharın babası istifa'dır. annesi teminat teyzedir. kardeşinin adı asker'dir. minik kız kardeşlerinin adı da aşk'tır. bunlar ailecek maktup yazmayı pek severler.
eğer bir gün yazarsam "her şey çok güzeldi, çok eğlendim teşekkür ederim ve şimdi ait olmak istediğim yere mutlu bir şekilde gidiyorum. ben yokken eğlenmeye devam edin. hoşça kalın." şeklinde bitireceğim mektup olacaktır.