şimdi buraya bir ton şey yazılabilir.
son üç gün içinde yaşadıklarım ;
sabah uyanmama sebep olan şey üst kattaki komşumuzun evinden gelen ağlama sesleriydi. komşumuzdu, iyi tanırdım. beraber rakı içmişliğimiz, muhabbetimiz vardı. allah inancı fazla yoktu, hatta yoktu diyelim.
evinden çıkarken telefonunu ve cüzdanını evde bırakmıştı. doğduğu kasabada sokak sokak gezmişti o gün. akşam çok sevdiği bir arkadaşıyla içip ondan ayrıldıktan sonra, aracıyla hareket halindeyken kafasına tek kurşun sıkarak hayata veda etmişti.
sabah bulunmuştu cenazesi.
iki oğlu vardı, biri askerdeydi.
cenazesini gördüm. yıkanırken hava çok soğuktu. bir ikindi namazından sonra cenaze namazını da yağmur altında kıldık.
mezara konulurken oradaydım. mezarın içinde ikinci bir çukura konulurken de oradaydım. oğulları şokta, eşi şokta..
değer miydi ?
sebep, bahane her ne olursa olsun, intihara değmezdi bence.
son seçim bile olmamalı. bu hak bizim değil.
gözlerimizi uzaklıklar değil ki yalnız
göze alamadığımız yakınlıklar da acıtır,
ve gözleri ancak gözler bağışlayabilir,
öyle acıyor ki gözlerim kim bağışlayacak??