Arabanın önüne atmak iyi bir yöntem değil. Sakat kalabilirsin veya senin yüzünden bir insan kendini katil gibi hissedebilir. Buna alternatif üretmeyeceğim şimdi ama arabanın önüne atlama.
Ve doktora git. intihar düşüncesi yaşam şartlarından dolayı gelse de aslında sağlıklı bir insan pek sık düşünmez bunu.
Alber kamü’ye göre, çok sıradan bir şekilde intihar kararı alınabilir. “bazen bir lokantanın kapısı önünde aniden” insanın Zihninde yer edebilen bir fikir olduğunu söyler.
Esasında sıradan gibi gözüken hadiseler, nasıl da önemli fikirlerin doğuş anları olabiliyor. Pek esrarlı...
Öğrenci halimle borç başını almış gitmiş. Kafada bin türlü sorun var kaygı var. Gerçekten bazen böyle yaşayacağıma hiç yaşamasam dediğim oluyor. Gerçekten mutlu olamıyorum.
Resmen iş bulurum umuduyla kalkıp Ankara'ya gidecem ta Giresun'dan. Tişört, gömlek falan katlatırlar da göbek atarız diye lan hayata bak. Ama yapmıyor insan işte, bi nevi zayıflık gibi zaten.
Vallahi eminim çoğu insan da anası babası için yaşıyor benim gibi.
Kim ne derse desin korkaklıktır. Belki gelecekte yaşayacağın sıkıntılardan korkmaktır, belki aşk acısından korkmaktır, belki de yalnızlıktan korkmaktır. Ama korkaklıktır işte. Bir şeylerden korktuğu için, korkularından kaçmak için intihar eder insan. "Sorunlarım ile başa çıkamayacağım, kendimi avutmanın bir anlamı yok, hayatımın sonunu bu şekilde getiremem." diyerek meseleleri kökten çözmektir.
Gece 24:00 itivari ile karsima cikan basliktir. Insani merak ettirmiyor degil. Sinav cevaplarini almis bir fetocu gibi mesela. Direkt atanma sansi. Ne guzel!
Öyle bir psikoloji ki artik icinde bulundugunuz durum ölmekten daha zor gibi geliyor. Bazi insanlarda kendi ölümüyle baskasini cezalandirabilecegini dusunuyor ama yaniliyor, herkes 2 gün aglar 3. Gun devam eder yoluna ananiz babaniz haric tabi. Allah kimseye yasatmasin.
"veronika, daha fazla yaşamak istemediğine kanaat getirir. bunun nedenlerini tam olarak bilmeyiz, bilsek de yargılamamız istenmez. önemli olan veronika'nın intihar etmek istediğidir. yaşamamayı seçer. bu seçimi bilinçli yapmıştır, kendine acıdığı ya da acınmasını istediği bir durum yoktur. acı çekmeyi ve ölüsü ile karşılaşan insanın çok irkilmesini istemez. bu yüzden, ilaç içerek ölmeyi seçer. bu seçiminden emin olması gerekir. yarı yolda vazgeçme şansının olmasını ister, inatlaşmayı istemez kendisiyle. eline aldığı hapları teker teker ağzına atar, birazdan elindeki hapların biteceğini ve daha sonra uykuya dalacağını bilerek, adım adım yaklaşmak ister ölüme. beklediği gibi de olur. hapları içerken geri dönmek istemez."