Maalesef bir gerçektir.
Kız isen 1000000 lerce farklı hayat yaşama seçeneğin vardır karşında. Sen seçici tarafsın. Yedekte onlarca sevgilin olabilir. Peşindeki binlerce erkekten, en iyi imkanı sunanı kendine koca seçersin. Ve hayatın evde yatarak, çocuk büyüyerek geçebilir.
1 gün bile evli kalsan tazminat alma hakkın var.
Ama erkek öyle mi?
Okul, askerlik, iş, araba, ev... Bunları tamamlamaya çalışırken borç içinde intihar ediyorsun.
arttığını düşündüğüm oran. geçen 1 günde 7 kişi intihar etmişti ( haberlere düşenler ) %100 7'si de erkekti, geçen aylarda yine 1 günde 5-6 kişi intihar etmişti hepsi yine erkekti mesela gibi gibi örnekler çoğaltılabilir. üstünkörü bahsetmek gerekirse sebebi açık ve nettir. erkeğin hali vakti yerindeyse herkes onunladır ( kadınlar, arkadaşları vs.vs. ) ama düştüyse elinden tutanı olmaz işe yaramaz hale gelmiştir başarısızdır, bir musluk bile ondan daha değerlidir ve bunu ailesi dahil herkes yüzüne vurur işe yaramaz olduğunu iliklerine kadar hissettirirler çünkü erkektir. sorsan kadınlara şu baskısı bu baskısı özellikle yeni nesilde hiç ama hiçbir baskı mevcut değil devir böcek görünce 2 metre havaya zıplayan tiplerin şımarıklığı devri ama sorsan hayat ona çok zor herkes ona baskı uyguluyor falan amk. her neyse konu dağılmasın. şu bir gerçek ki kadınsanız sızlanma, bahane üretme, herkesin başına gelebilecek olayları ve durumları çok büyütme ve pozitif ayrımcılık bekleme lüksünüz vardır ancak erkekseniz o yoktur. bunu hayatta iletişimde de, otobüste de, işte de ( iş hayatı, çocuk işçi oranı ) normal günlük yaşatınızda da görebilirsiniz. sonuç olarak öğretmenlerin sınıfta zaten iyi olan öğrenciyle ilgilenip kötü öğrencileri dışlaması misali o da insanlar tarafından gözden çıkarılır. mesela 1 günde 7 intihar olsa 7'si de kadın olsa eminim toplumun tepkisi özellikle feministlerin tepkisi bile çok daha farklı olurdu :) 1 günde 7 kadın intihar ediyor batsın bu coğrafya kadın olmak çok zor işte gibi gibi şeyler kulağımda yankılandı bile hayal edince. üzerinden kasılacak mağduriyetin, hesapların haddi hesabı olmazdı eminim. bu da yukarda dediğim ayrımcılık bekleme, olayları büyütme gibi şeyleri doğruluyor örneğin.
intihar konusunu daima düşünen bir erkek birey olarak iki kelam etmek isterim;
Erkeğin toplumsal konumlanışı modern dönemlerde ihtilaflı bir pozisyonda gibi duruyor zannımca. Primatif yaşantıdaki tecrübeleri ile insanın dilediği hayatı yaşaması için primatif güçten daha çok entelektüel güç ve hatta çoğu zaman entrikalarla mücadele etmesi gerektiği bu dönemde erkeklerin en temel intihar sebeplerinden birinin bu ve bunun türevleri olduğunu düşünüyorum. Elbette bu sebebin kişinin özel hayatı, geçmişi itibariyle farklı görünümlerde zuhur etmesi gayet mümkün.
Bir diğer meselenin de aslında intihar isteğinin cinsiyetten de öte bir durum olarak, tahayyül edilen ile gerçekte olan arasındaki zıtlıkların miktarı oranında arttığını da bugüne kadar tecrübelerime dayanarak söyleyebilirim...
Ülkemizde cinsiyetçilik sadece kadınlara yapılmıyor .Her iki cinsiyetede toplum tarafından roller yükleniyor.Kadın çocuk bakar erkek ise çalışır aileyi geçindirir.Bu durum erkeğin büyük bir yük altında kalmasına sebep oluyor .Erkek ağlamaz erkek güçlü olmalıdır vs bakış açısı erkeği büyük bir baskı altına sokuyor .Sebeplerinden birinin bu olduğunu düşünüyorum .Geçim sıkıntısı işsizlik hayat şartlarının zorluğu ve bunun tüm yükünün toplum tarafından erkeğe yüklenmesi yanlıştır unutmayalım kadın erkek eşitliği bu konuda da geçerlidir .
kadın dırdırı diyerek feministlerin hedefi olmak istemiyorum. önemli bir gerçek var, erkeklerin üzerine daha çok yük düşüyor. sözlükte bir kaç feminist eminim kadınlarda çalışıyor gibi entryler girecektir ama dünyanın doğasında geçim ve aile bakımı fiziki olarak erkeğe yüklenir. örneğin markete, bakkala ya da manava olan borcundan dolayı kimse kadını aramaz. erkeğin iş bulamaması sebebi ile boş kalması ve bu esnada evde başka bir kadının çalışması, dışarıdan bakan insanlar kadın parası yiyor düşüncesine kapılır ve dedikodu çıkarır ama aynı sorun (kocası baksın, işi ne..?) kadın için geçerli değildir.
Kadinlar acilara karsi daha dayanikli ve sabirlidir. Çocukluktan böyle yetiştiriliyor çünkü. Erkeğe cok fazla sorumluluk yüklenip egoları şişiriliyor, bir hata ve yanlis da umutsuzluğa kapılıp tokezliyorlar.