cesaretin son raddesinin salaklık olduğunu bana arada hatırlatan durum. zira hayatta yaşayabilecek o kadar şey varken neden ölünsün ki? hadi her şeyi yaşadın, bir daha yaşa.
cesaretli insan demek, kaçan insana değil yüzleşen ve göğüs geren insana daha çok yakışmaktadır.o yüzden bu insanlar cesaretli değil olsa olsa korkak insanlardır.
intihar edenlerin yüzündeki o zavallılığı, o acınası hali gördükten sonra intihar etmeyi kendime yediremedim demişti polis arkadaşım.cidden zavallılıktan başka birşey değildir.önemli olan zorluklara karşı direnebilmektir hayatta.
bu bir inanç meselesidir. "canları biz veririz biz alırız" denmektedir. yani intihar kişisi ahiret inancı olanlar açısından bakıldıgında cehenneme gidecektir. işin bu kısmı göz ardı edildiğinde intihar ne cesaret ister ne de korkulacak bir şeydir. sonucta yaşamaya deger dünya bundan 50 yıl öncesinde kalmıştır. hepimize geçmiş olsun. hayırlı ölümler diliyorum tüm insanlığa. yaşarken ölmek daha kötü zira.
intihar edenler, intihar etmeden 4 saniye önce bütün umutlarını yitirirler. artık yapabilecekleri birşeyin kalmadıgını düşünürler. mantıksızdırlar tamamen. sağlıklı düşünememektedirler.
intihar etmek; bu cesareti değil acizliği gösterir.
iş cesaret işi değil, bıkkınlıktır. böyle bir hayatı yaşamaktansa hiçbir şeyim olmasın daha iyi demektir intihar. yapmadan önce düşünür insanlar arkasından neler der diye. sonra tatlı gelir yaptıktan 1 saniye sonra bunların hiçbir öneminin olmayışı. kimi der yaşam mücadelesinden kaçtı diye ama tüm insanlar dertlerinden kaçmak için geçirir bütün hayatlarını. o ise biraz farklı çözmüştür sorununu.
ölüm eyleminin vereceği acıya ya da ölüm sonrasındaki muhtemel acılara rağmen ölmeye karar verebilmek cesaret istese de hayatta kalabilme cesaretini gösterememek, hayata yenilmek ve bu yenilgiyle yüzleşmek yerine savaş meydanından kaçmak, ikilemek tam manası ile bir korkaklık ve acziyettir.
intihar etmek cesur insanların değil, hayattan hiçbir beklentisi olmayan, her şeyini yitirmiş, zavallı insanların işidir. cesur insanlar ölmeyi değil yaşamayı göze alabilmiş insanlardır; intihar eden ya da bunu düşünen insanlar ise yaşamaya cesareti olmayan, umutsuz insanlardır.
tek sorunları dünyayla tatmin olamamak ve ötesine inanmamak inanıyorsa gerektiği gibi yaşamamaktır. ortada meziyet değil kusur vardır. intihar edenler her canlı için mutlak olan ölümü kendi istekleriyle öne çekerek yaşamaktan kaçmaktadırlar. umutsuzluk girdabının çekim alanından kurtulamamış insanlardır. nasıl öleceğimizi bilemeyiz tabi ama ben intihar edersem de bu gerçek değişmeyecek.
Hayat güzel ve bu güzel hayattan vazgeçmek büyük cesaret olmalı,sonunda ne olduğunu bilmediğin bi yere gidiyorsun sonuçta,belki biraz tereddüt ama sonrası koca bir bilinmeyen.Belkide bizden daha fazla umutları vardı yahut daha mutluydular ama biz anlayamıyoruz neden gittiklerini.Bukowski bu konuyu en doğru açıklayandır bana göre;
en iyiler genellikle
intihar ederler
sadece kaçmak için
ve o geride kalanlar
asla tam olarak anlayamazlar
neden biri
onlardan kaçmak istesin ki..!