bugün

Nolan'ın filmi sinemada izlenir mottom bu filmlede kırılmadı. Sinema salonundan çıktıktan sonra kimsede çıt ses çıkmadı. Film son derece çarpıcı ve Hans Zimmer müziklerinin bass ağırlıklı olmasınında etkisi ile sinema çıkışı soyutlanmışlık hissi ile sinemadan çıktık. Bambaşka bir tecrübe. Mükemmel bir film. Filmde Nolan'a bir fizik profesörü kavramlar hakkında danışma yapmış. izleyin izlettirin. imdb'de Top 250 #13 sırasını koruyor.
interstellar'a çok güzel filmdi diyince bilim adamı olduğunu sanan insanlar tarafından izlenmemeli. ayrıca şöyle bişey var ki belki ilgilenirsiniz;

(bkz: interstellar izlemeden önce öğrenilmesi gerekenler)
genelde filmler bir kitabın uyarlaması olur. bunda ise filmin kitabı var. filmi daha iyi anlayın diye kitap yazmışlar.

http://www.amazon.com/The...-Kip-Thorne/dp/0393351378

yazan da filmin bilimsel danışmanı kip thorne... kendisi carl sagan'ın kankası olur.
dün izlediğim, gerçekten hayran kaldığım ama fizik bilgim yetmediği için filmden sonra bazı noktalarını hala çözemediğim film. özellikle fizik veya bu tarz konularda iyi olan arkadaşlar cahilliğimi göz ardı edip filmden bana şu olayların cevabını verseler muhteşem olacak *

--spoiler--

1- cooper istasyonu neden silindirikti? o'neill silindiri mi ne varmış bakim dedim ama anlamadım açıkçası bilale anlatır gibi anlatabilir misiniz acaba? yani cooper'ın kızı nasıl kurtarmış oldu dünya'yı?

2- şimdi filmin başından beri "onlar" şeklinde geçenlerin aslında 5. boyuttaki insanlar olduğunu hatta bunun cooper olduğunu gördük * ee bu insanlar madem gelecekteler, 5. boyuttalar, bu evreleri atlatmışlar geleceğe dönüp neden bu insanlara yardım ediyorlar? o kısmı da anlamadım açıkçası

--spoiler--

mesaj kutumu aydınlatırsanız sevineceğim *
tars'ın en iyi erkek yardımcı oyuncu ödülünü alması gereken efsane film.

tars'lı video: http://youtu.be/PHg23Zb3nvs
Karışıklığı mementoyu anımsattı. Olay kurgusunun içinde kalması inceptionu. Filmi izlediğiniz zaman 300-400 dakikalık bir film olması gerektiğini düşünüyorsunuz. Filmin sürekli akıcı bir şekilde ilerlemesi filmin her 5 dakikasında bir kafanızın içinde en az bir soru oluşması sanırım nolan abimizin en büyük yeteneği. Ana hatlarıyla anlaşılan film 2 kere daha izlendikten sonra didik didik tartışılınabilinir. Satürne kurulan koloni gerçekten inanılmaz bir düşünce sistemiydi. Sinemaya 2-3 yılda gelen güzel filmlerden. Tavsiyesi bol olan film.
Filmin baş yapımcısı Kip Thorne nın bir teorik fizikçi olduğunu duyduğumda filmi dahada çok beğendim. Gerçekten insanlık kara deliğin içine yolculuk yapsa neler olur en azından bunun teorisini oluşturup gerçekçi bir görsellik yaratmış. Nolan insanın derdinin sadece bu dünyadan gitmek değil ilk gidenlerin hüznünü acılarını yalnızlıklarını da çok güzel vermiş. Aklıma nazımın dizeleri geldi filmi izledikten sonra;

Bu dünya soğuyacak,
yıldızların arasında bir yıldız,
hem de en ufacıklarından,
mavi kadifede bir yaldız zerresi yani,
yani bu koskocaman dünyamız.
Bu dünya soğuyacak günün birinde,
hatta bir buz yığını
yahut ölü bir bulut gibi de değil,
boş bir ceviz gibi yuvarlanacak
zifiri karanlıkta uçsuz bucaksız.
Şimdiden çekilecek acısı bunun,
duyulacak mahzunluğu şimdiden.
Böylesine sevilecek bu dünya
"Yaşadım" diyebilmen için...
Karmakarışık,kafa karıştırıcı,etkileyici,şaşırtıcı ve son zamanların en iyi filmlerinden biri Interstellar.Açık söylemek gerekirse bilim-kurgu filmlerini pek sevmem,zaten bu filmi de sırf Nolan filmi diye izlemek istedim ve resmen sinemadan şok geçirmiş ve fazlasıyla etkilenmiş bir şekilde çıktım.Filmin gerçeklerle ne kadar örtüştüğü veya filmde uzayla ilgili gerçekle örtüşmeyen detaylar umrumda bile değil,çünkü bu film bir belgesel değil bir kurgusal hikayeyi anlatıyor,bu yüzden filmi izlerken mümkünse hata aramaya çalışmayın,onun yerine bütün konsantrasyonunuzu filme verin ve filmi dikkatlice izleyin çünkü gerçekten karışık ve bolca detay içeren bir film.Öncelikle şunu söylemeliyim ki filmin ilk yarısı bittikten sonra tatmin olmadım,hatta baş karakterin bir anda o olayın başına geçmesini saçma buldum,ayrıca baş karakterin bir anda uzaya gitmesini de çok oldu bittiye getirilmiş hissine kapıldım; fakat filmin ikinci yarısı o kadar şahane ve şaşırtıcı ki filmin ilk yarısındaki bütün olumsuz düşüncelerim mıhlanarak kayboldu.Film evet bir bilim-kurgu filmi ama dramı da oldukça iyi işlemiş Nolan kardeşler,C.Nolan'ın diğer filmlerinin aksine bu filmde dram oldukça güçlü bir unsur filmde.Özellikle baş karakterin çocuklarını yıllar geçtikten sonra izleyip ağladığı sahnede tüylerim diken diken oldu tabi bunda Matthew McConaughey'in de harika oyunculuğunun katkısı var.Filmde çok fazla bilimsel terim var ve açıkçası solucan deliği veya karadelik hakkında pek fikir sahibi bir insan değilim o yüzden filmi izlerken biraz fazla bilimsel terim içinde boğulduğumu hissettim diyebilirim fakat filmin senaryosu o kadar harika ki detaylar o kadar güzel filme serpiştirilmiş ki filmin sonunda resmen "yok artık" dedim,zaten Nolan'ın Batman serisi haricinde filmlerinin senaryolarının geneli insanı şaşırtmaya endekslidir ve Nolan çoğu filminde olduğu gibi bu filminde de seyirciye adeta bir tokat savuruyor ve seyirci filmin sonunda affalıyor adeta,filmin sonu gerçekten çok iyi bağlanmış ve filmdeki detaylar da çok güzel ve etkileyici bir şekilde birbirine bağlanmış.Filmin müziklerine de ayrı bir parantez açmam gerekiyor çünkü bence hiçbir Nolan filminde olmadığı kadar etkileyici ve duygu yüklü soundtrackler var filmde ve filme resmen ayrı bir etkileyicilik katmış bu Hans Zimmer imzalı soundtrackler.Intersellar'ın Gravity'den çok daha iyi bir film olduğunu da söylememe gerek yok heralde.Oyunculuklar zaten çok başarılı özellikle Matthew McConaughey dram yüklü sahneler de çok iyi bir iş çıkarmış.Film,çoğu Nolan filminde olduğu gibi bir değil birkaç defa izleyerek anlaşılabilmesi daha kolay bir film olacaktır,gerçekten anlaması oldukça güç bir film.Çok uzun süresine rağmen bir an bile sıkılmadım,aksine hep merakla heyecanla izledim filmi,hatta film daha uzun olsaymışta yine sıkılmadan izlerdim heralde,o derece sürükleyici ve heyecanlı bir film.Filmin görselliğine de ayrı bir parantez açmak gerekiyor çünkü filmin uzay tasviri vs. çok başarılı resmen insan aklının kavrayamayacağı yerleri tasvir etmişler filmde.Ayrıca filmi 3D izlemek isterdim ama sanırım sadece IMAX 3D şeklinde gösteriliyor.Son olarak ben filmi çok beğendim,seyirci için çok farklı bir tecrübe Interstellar,kesinlikle son zamanların en iyi ve en etkileyici filmlerinden biri,gidip kesinlikle sinemada bu filmi izlemenizi tavsiye ederim.

8.5/10
sonuna doğru murphy ve erkek kardeşi birbirine sarılırken christian bale i gördüğüme yemin ettiren film.
az önce filmden çıktım ve taze taze entry gireyim dedim. aslında nolan hayranlarına ve nolan'ın çektiği filmin iyi olabileceğini düşünen kimselere ve hiç nolan filmi izlememiş olup ta bu filme ilgi duyanlara sadece kesinlikle gidin sinemada izleyin derim. zaten bu yorum onlara yeter.

benim yorumum ise şu olacak; filmi izlerken aklıma şu deliha denen film geldi sürekli, içimden "ulan adamların çektiği filme bak bir de bizimkilerin çektiği filme bak" deyip durdum ve ara ara sinemamızdan utandım. evet biz Türklerin ve Türkiye vatandaşlarının interstellar gibi bir filmi çekmesi eldeki teknolojilerle neredeyse imkansız ama bizde çaba da yok! varsa yoksa insanları bir şekilde getirelim de para kazanalım düşüncesi. sanat mı? yok, sanata saygı mı? var diyorlar ama sanmam. herneyse filmden çıktıktan sonra gözüm deliha ismindeki filmimizin afişine çarptı, tiplere baktım, amaçlarını ayaküstü irdeledim ve bir kez daha utandım.
sol framede yazılabilecek tek başlık olduğu için bikaç kelam ediyim bari. iki tür film vardır. iyi film ve kötü film olmak üzere. bu iyi bir film.
Ben beğenmedim. Kurgu ve gerçeklikten uzak 5. Boyutu islemk icin yapilmis yapilmak icin yapilmis gibi geldi bana bilmiyorum.
christopher nolan akasya durağını yönetse izlerim.

pek filmden bahsetmeyeceğim ama arkadaş hans zimmer nasıl bir besteci nasıl olağanüstü soundtrack'ler yazmış.

öncelikle:
mountains - bu favorim.
http://youtu.be/o_Ay_iDRAbc?list=RDo_Ay_iDRAbc

no time for caution - docking scene.
http://www.youtube.com/watch?v=85C-IAoL-nA

day one dark.
http://www.youtube.com/watch?v=kdComTp7KsA
Seyrini yeni bitirdiğim filmdir. Sinemada izlemek nasip olmadı*. 2 saat 43 dakika uzunlukta bir filme sabretmek ve sabrettirmek gerçekten üstad işidir. Filmin sürekleyiciliğine şüphe yok çünkü bir sahne gösterilirken siz zaten bir önceki sahneyi kafanızda yoğurup daha öncekiyle birleştiriyorsunuz. Aklımda unutulmazlara kazınan kara delikte geçmişe sahip olma sahnesini hala daha düşünüyorum "acaba ben de kendimle iletişim halinde miyim?" diye. Ortam muhabbetlerinde "şu filmi izlemeyen konuşmasın, lütfen" gibi cümleleri kurdurtmayı hak eden bir film olmuş. Film eleştiri gücüm pek yoktur ancak güzelin de tadını biliriz elbet.
Bu arada kara delik, zaman ve uzay bükülmesi, solucan deliği gibi terimlerin sıkça geçtiği bi film olduğundan az da olsa haklarında bilgi sahibi olmanızı tavsiye ederim.
Karanlık geceye boğulmayın gençler, bu arada uzaktan sevmek aşkların en güzeli.
2014 ABD-ingiltere ortak yapımı Christopher Nolan filmi.

filme sinema gözüyle bir algılamadan ziyade çağrışımsallık üzerinden bir algılama ile izlediğim için ve Filminin Bilimsel Arkaplanı ve Kuramsal Analizi'yle daha haşir neşir olduğum için elime geçen en güzel kaynaklardan : (bkz http://www.evrimagaci.org/makale/173 *
Başlangıçta ay'a ayak basılmadığı, bunun bir düzmece olduğu söylendi. sovyetleri bu yarışa sokup tüm parayı bu işe yatırmaları için amerika'nın kurnazlığı denildi. Baya baya dökmeye başladılar artık , alıştıra alıştıra söylüyor ibneler.
imdb puanına ve beğenen arkadaşlara saygı göstermekle beraber, anlamadığımdan ötürü beğenmediğim filmdir, yalnız bu benim kusurumdur arkadaşlar, zaten bilim kurgu da sevmem ki niye gittiysem. ( heralde christopher nolan yazınca atladım hemen.)

fizik bilgisi olanlar bu filme bayılırlar, olmayanlar içinse sıkıcı bir 2,5 saat olacaktır, işte böyle ortası olmayan bir filmdir bu.

ayrıca 1 kerede anlaşılmayan filmler listesine girebilir.
filmin başı aslında sonu olan tipik nolan filmi.
Açıkçası bir kez daha izleyeceğim ama sırf soundtrackleri için. O müziklerin konulduğu sahnelere odaklanacağım. Başrol Matthew değil kromozomcu olacak.

Ya valla olum bunun müziği beynimi alt üst ediyor. Hayatımın her farklı yönünden bir şeyler görüyorum hissediyorum.

http://youtu.be/o_Ay_iDRAbc?list=RDo_Ay_iDRAbc
şahane film. muazzam film. harika film. dün akşamdan beri etkisinden çıkamadım. yani kendini sorguluyor insan filmden sonra.
Yanımda beraber gidebilecek birini bulursam gideceğim film.
predestination daki gibi, türkiye'de bazı insanlara fazla gelen film. başyapıttır.
(bkz: yüzde 50 lik kesim)
tipik bir nolan filmi, bu adama cidden saygı duymamak mümkün değil. gerçeklikte kalarak, gerçeklerden yola çıkarak varsayımlara sürüklemiş izleyiciyi.

yine filmin arasında kafa yanıyor tıpkı prestij'de olduğu gibi. sonra diyorsun ki 'vay amına koyayım, bunları biz yapsaydık dünya nasıl bi yer olurdu?'. adamın kafası karışıyor; 'uzayda 1 saat dünya'da kaç yıl? dünya'daki 1 saat mars'ta nasıl bir zaman dilimine karşılık geliyor? şöyle kaç yıl çıksam uzaya yaşlanmam?'.. bunları düşünüyorsun. sonra filmden kopuyorsun, beynin çalışmaya başlıyor.

kurgu güzel, senaryo güzel, çekim güzel. bi filmde daha ne olabilir? 3 saat olmasına rağmen 2 dakika dahi sıkılıp filmden kopmuyorsun.

--spoiler--
doğruyu söyleyeyim, uzayda dr. mann ile kavga ettiği sahnede 'işte sıçtılar' dedim; kafamda canlanan uzay orası değildi ama iyi bağlamışlar.
--spoiler--

ha bir de tars karakterine ayrı bi parantez açıyorum; bana r2d2'yi hatırlattı. ikinci kez bi robot karaktere bu kadar bağlandım.

muhakkak izleyin derim, izlemeden önce de buna bi göz atın; http://www.radikal.com.tr...a_mini_bir_rehber-1237248

9.3/10
Sinemada gösterimdeyken gitmek nasip oldu sonunda. kısaca kaliteli bir film olmuş.
--spoiler--
içerir bu kısım. kitap muhabbetinde koptum anladım ancak daha farklı bir senaryo beklerdim o kadar dünyayı kurtarmaya çalış git yuvarlak satürne talim ol
--spoiler--
şaka bir yana son zamanlarda izlediğim en keyifli ve şaşırtıcı detaylara sahip film.
filmde bana kalırsa bir yerde kurgu hatası var.

hep beraber uzaya çıkıp solucan deliğinden başka bir galaksiye geçtikten sonra sadece şuan içerisinde bulunduğumuz galaksi ve onların gittiği galaksi arasında fark olması gerekmektedir. fakat onlar içerisinde bulundukları galakside, istasyonda siyahi oyuncuyu bırakıp bir gezegene inip 1 saat kadar bir süre sonra geri istasyona çıkıyorlar ve bıraktıkları adam 20 küsür yıl yaşlanmış oluyor ve bu süre dünyadaki süre ile aynı. fakat o adamın değil sadece dünyadakilerin yaşlanmış olması lazım. hadi diyelim ki o adam da izafiyet teorisine göre yaşlansın ama dünyadaki insanlarla aynı oranda yaşlanmaması gerekirdi çünkü aynı galaksi içerisinde değiller.