televizyonda bile oynamış 2002 yapımı bir film. yani 60'ıncı otoyol. aslında interstate 60, amerika'da halihazırda mevcut olmayan otoyolmuş. isterstate 59 var ama interstate 60 yok*.
film'in başlarında bir sahnede, küçük bir rolde michale j. fox'da oynamaktadır.
--spoiler--
filmde kahramanımız hayatında önemli kararlar vermek üzeredir ancak karar vermekte zorlanmaktadır. bu kararsızlık içinde karşısına çıkan ağzında piposu olan, yeşil dumanlar çıkaran garip bir adamın teklifini kabul eder. ve interstate 60'ı bulmak üzere yola çıkar, hatta bulur. bu mevcut olmayan otoyol boyunca gider ve her durakta fantastik maceralarla karşılaşır. bu maceralar onun karar vermesine yardımcı olur. bu yönüyle alice harikalar diyarına benzetilebir biraz.
--spoiler--
Pek fazla bilinmeyen fakat izlenmeye kesinlikle değer bir filmdir.Senaryosunu back to the future filminin de senaristi bob gale yazmıştır ve aynı zamanda yönetmenidir. Postmodern bir alice in wonderland diyebiliriz. Filmde yan rollerde michael j. fox, kurt russell, amy jo johnson gibi tanınmış oyuncular oynamakta ve filme renk katmakta. Hayata dair, ne istediğimize dair çok güzel şeyler söyleyen bir film. Filmin içine başarıyla serpiştirilmiş felsefik öğeler ve göndermeler mevcut. başkarakterimiz hiç varolmayan bir otoyolda sorularına cevap ararken, bir yandan da fantastik karakterlerle çevrelenmiş olaylara tanık oluyor. abd kültürüne ve kapitalizme dair ufak ve ironik göndermeler de mevcut. uyuşturucunun serbest olduğu kasaba, ya da tüm bireyleri avukat olup kasabaya her gelene dava açılan kasaba vb.
ağır bir havadan uzak, aslında basit fakat insana duyduğunda bir o kadar da ilginç gelen bir çok düşüncenin parça parça karşımıza çıktığı bir yol hikayesidir. kesinlikle izlenmesi gereklidir.
her karakteri ayrı bir klinik vaka olan spor esnasında beyne giden oksijen misali zihin açıcı işlevselliğe sahip tahmin edilemez olaylar örgüsü, masal tadında bir yol filmi. iskambil kağıtlarının esrarı kitabının bu filme ruh vermiş olması muhtemel ve kurt russell'in kıytırık bir rol de olsa masala dahil edilmesi ise güzeldi.
--spoiler--
Deneyimlerin yüzünden bütün kupaların kırmızı ve maçaların siyah olduğunu düşünmeye koşullanmışsın. Şekilleri benzer olduğundan zihninin bunları eski bilgilerine göre değerlendirmesi, farklı olduklarını
düşünmesinden daha kolay. Görmeyi beklediğimizi görürüz ve bu her zaman gerçekte olan şey değildir.
--spoiler--
en fazla hakkı yenmiş filmlerden birisi. oysa ki bir fight clup veya requiem for a dream gibi fenomen olabilecek kapasitede, harika diyaloglarla bezenmiş basit fakat derin bir kurguya sahip şukela film.
--zararsız spoiler--
filmde otostop çekerek erkeklerle haz alma amaçlı sevişen bir kıza rastlayan kahramanımız hatunu öyle bir dumur eder ki... hayır sizin bildiğiniz şekilde değil. izleyin, izleyin, izleyin...
--zararsız spoiler--
Bir Gece Cine5 izliyorsanız ansızın gelebilecek olan film, başlangıçta bu film nasılmış herhalde gençlik filmi falan derken izlerken derin kurgusu ve olağanüstü diyaloglarıyla sizi ekrana bağlayan süper kaliteli film. Yazan ve yöneten bob gale'i ayakta alkışlıyorum bu arada imdb'de hakkını yiyorlar: http://www.imdb.com/title/tt0165832/
bir gencin doğum gününde dilek tutması üzerine gerçekleşenler anlatılmakta; süfli olarak bu şekilde indirgeyebiliriz. kimi zaman ulan içime doğdu bir şeyler dediğiniz yahut dejavudür bu diye tasnif ettiğiniz ya da ben hayal görüyorum ya dediğiniz tüm bu öbekleri toplamış adam bundan film yapmış. üstelik senaryo da kendisine ait bob gale'in. diyebileceğim şudur ki hani bir zamanlar ne biliyoruz diye türkiye'de gösterime girmiş bir film vardı. hayattaki şeylerin her birinin olasılıktan ibaret olduğunu söyleyen ve zilyon tane de bilimadamı tarafından desteklenen bir dokumantary. evet ona benzemekte. ve spice odyssey adventure olduğu için de breakfast cluba. izleyin lan bu filmi. oyuncular daha da bomba:
bir adet gary oldman
bir adet michel j. fox
ve elbette bir adet matthew edison
ve elbette ki one flew over on the cuckoos nestden hatırlayacağınız christopher lloyd.