2014 yılının yazında gitmeyi şimdiden planladığımız bir etkinlik, bir arkadaşımız soktu kafamıza ve bir yemin verdik, kabalcı yayın evindeydik kitapların arasında ve raslantısal bir biçimde ülkelerin tanıtım kitapları arasında vurdumduymaz bir şekilde dolaşıyorduk ve aniden ben "Beyler hadi çektiğimiz bir kitapdan herkes bir sayfa açsın ve bu ülkeye ilerde hep birlikte gidelim"dedim ve interrail tutkusu içimizde başladı.
evet o "seneye" benim için geldi sonunda. 2011 ağustosunun ortasında yola çıkma planları yapmakla beraber benimle gelecek olan arkadaşımın satması ile arkadaş aradığım aktivite. **
italyada bir trende oturduğum koltuğun rahatsızlığından dolayı havlumu yere serip koridorda uyumama sebebiyet veren olaydır, gençken yapılması tavsiye edilir.
Genelde konuşulduğu ortamlarda gerçekleştirenler/konuşanlar yüzdesiyle diplerde, fakat hayatta yapılan aksiyonlar içinde fiyat/performans oranı en yüksek olan aktivitelerden Keza 1500tl ile 9 ülke bilmem kaç şehir gezip tonla macera, anlatacak sürüyle hikaye ve sonraları baktıkça içini tatlı bir hüzün kaplayacak cigabayt dolusu fotoğraf elde etmek anlatılmaz bir duygudur. Hepsinin yanında verdiği tecrübe de cabası. Üniversitedeyken imkanı olup da yapmayana geçmiş olsun.
üniversitelerdeki kankaların yazın birlikte yapmaya ahdettikleri bir aktivite. halbuki çoğu daha türkiyeyi döğru dürüst gezmemiştir. sorsan ne güneydoğuyu akıllıca gezmiş, ne de karadeniz yaylalarına çıkmıştır. gitmediği onlarca güzel anadolu şehri vardır. illaki gidilecekse önce bir kendi ülkesini gezsin derim ben. çünkü daha hayatında hiç istanbul'a gitmeyip "panpa yazın interrail yapak yeaa" diyen kişiler tanıyorum, komik duruma düşüyorlar.
her interrail muhabbeti esnasında "aga önce anadoluyu gezmek gerek" geyiği yapan gözlüklü şişko bir eleman da bulunur. bu da interrail'in bir parçasıdır,; aslında parçası değildir çünkü o asla götünü kaldırıp da interrail yap(a)mayacaktır.
interrail gençken yapılması gereken bir aktivitedir. güzel anadolu'mun güzel şehirleri, ömrün geri kalan zamanında da gezilebilir. hatta evlenilip, hanımla bile gidilebilir güneydoğu anadolu'ya, karadeniz yaylalarına.
tabi bir de işin ekonomik tarafı var. mesela benim için gittiğim şehrin, ülkenin yemeklerini tatmak seyahatimin en önem verdiğim kısımlarındandır. şimdi; öğrenciyken kanka olduğun ancak hayatının ilerleyen dönemlerinde asla iplemeyeceğin üç beş vasat arkadaşınla paris'te burger king yemek var, bir de yine paris'te eşinle romantik bir gecede bordeaux şarabıyla birlikte boeuf bourguignon yemek var.
yarın başlayacağım interrail ile 3. kez gerçekleştirme hazzına sahip olacağım aktivite. Madem o kadar gezdik gördük ettik hazırlanırken tekrar eski tecrübeleri hatırladık, o zaman ufak tefek uyarılarda ve önerilerde bulunmak isterim.
Öncelikle şunu belirteyim ki bu deneyimi bir kez yaşadıysanız ya da yaşayacaksanız emin olun ki bu son olmayacak. ilk interrail deneyimimde 2 kişiydik 28 günde yaklaşık 14 ülke gezmek gibi bir hayvanlık yaptık. Öncelikle rotamız; istanbuldan otobüsle Atina( normalde başlangıcımız myair ile bari olacaktı fakat havayolu şirketinin batmasıyla birlikte yola yunanistan üzerinden başlamamız gerekti.) Atina'dan Patras, Patras'dan feribot ile Bari, Bari'den Roma ve daha sonra sırasıyla Siena( Yılda iki kere düzenlenen Palio festivalinin 2. ayağını yerinde izlemiştik, inanılmaz bir 2 gündü. Mutlaka gitmeye çalışın.) - Floransa - Venedik - Milano - Frankfurt - Heidelberg - Nice - Barcelona - Madrid - Montpellier - Paris - Brüksel - Amsterdam - Berlin - Prag - Viyana - Budapeşte - Ljubljana - Bratislava( Normalde dönüşümüz buradandı fakat ikinci felaket başımıza burada geldi, dönüş uçağımızı aldığımız havayolu şirketi Skyeuropa'un uçuş lisansları iptal edildi ve beş parasız sokakta kaldık üstelik interrail biletimizin süresi bitmişti) daha sonra kurnazlık cinlik vs. dokunmamış olduğum kredi kartıyla önce tekrardan Viyana ve son olarak Linz. Linz'e gece saat 1 gibi varıp o senenin Avrupa kültür başkenti bir ülkenin havaalanının gece saat 1 de kapanabileceğini öğrenmiştik. 3 saat kadar arkadaşım uyku tulumunda ben telefon kulübesinde bekleyip havaalanının açılmasını beklemiştik. Ve nihayet istanbul'a dönmüştük. Şimdi ise ne yazık ki diyorum. Diyeceğim şudur ki; her ne kadar az ve öz yer görün demek içimden gelse de ilk interrail'ınızda mümkün olduğunca çok yer görmeye çalışacaksınız zaten. Daha sonra yapacağınız interraillar daha kısa süreli ve daha nokta atışı olacaktır. Mesela geçtiğimiz yaz sadece italya'yı kapsayan bir interrail bileti aldım. Diğer yolculukları da uçakla gerçekleştirip( Ryanair); istanbul - Selanik - Roma - Rimini( işte tam bir interrail şehri;) ) - Bologna - Venedik - Barcelona - Paris - istanbul gibi daha kısa süreli ve daha rahat bir interrail gerçekleştirdim. Ryanair'dan yaz dönemi olmasına rağmen tüm vergiler ve kredi kartı kesintisi dahil üç uçak biletini ( Selanik - Roma, Venedik - Barcelona ve Barcelona - Paris) toplam 45 euroya aldım. Bu tip biletler bularak da seyahatinizi kolaylaştırabilirsiniz. Tabi unutmamalısınız ki havaalanları şehir merkezine yaklaşık 2 saat uzaklıkta kasabalarda oluyor ryanair ile uçtuğunuz zamanlarda. Shuttlelar için her bir yolculuk için 10 - 15 euro civarında bir para vermeniz gerektiğini de unutmayınız. Tabi bir de uçak girince işin içine her daim bir geç kalma korkusu vardır trene nazaran. Tren yolculuğunda kaçırsanız bile telafisini elinizde interrail biletiniz varsa çok rahat bir şekilde yapabilirsiniz. Ama uçak yolculuğunda geç kalmamak için Barcelona'dan Reus havaalanına yaklaşık 200 euro vermeniz gerekebilir ve Pariste 2 gece 3 gün boyunca sadece Mc Donalds ve Tunus döneri yiyebilirsiniz. Son olarak söyleyeceğim şey de yanınızdaki kişiler. Hiçbir yolculuk kusursuz ve %100 beklentilerin karşılanmasıyla sonuçlanmaz. Bunu çok iyi bilin ve yanınızdaki insanları da ona göre seçin. Gerektiğinde boğaz boğaza gelip gerektiğinde de beraber parklarda istasyonlarda yatacağınızı unutmayın. Şimdi ben backpack hazırlıyorum kalın sağlıcakla.
zamanında üzerine hayal kurup hayal kurdurmaya çalıştığım bunu başaramayınca hayal kurma kabiliyetimin azaldığını hissettiğim gençlik seyahat fasilitesi.
üzerinde çok düşünülmemesi ve plan yapılmaması gereken bir olaydır.
belli bir rota tabi olacak ama zaten yolculuğa başladıktan sonra her şeyin sizin belirlediğiniz gibi gitmediğini göreceksiniz. 1 hafta içinde kafaya koyup, hazırlık yapıp çıkılması en mantıklısı. hem daha zevkli böylesi. gayet spontane gelişiyor olaylar.
bazı insanlar 20 gün sonra kalacağı hostel için rezervasyon kovalıyor. olur mu lan öyle şey? madem öyle bir tatil peşindesin niye interrail yapmayı düşünüyorsun. çok yanlış yerdesin arkadaşım. beş yıldızlı her şey dahil ultra lüks oteller kemer'de, belek'te.*
ayrıca ciddi bir şekilde bu yolculuğa çıkmayı kafaya koymuş yazar arkadaşlarıma bilgilerim ve yaşadıklarım tazeyken mesaj yoluyla yardım etmek isterim. zor bir olay neticede göründüğü kadar kolay değil.
