evde kullanılmayan odalardan birinde, poşetlenmiş halde olan ana britannica, larousse serilerinden yola çıkarak; içinde bulunduğumu tahmin ettiğim nesildir.
doğduğum yıllarda, ileride yardımcı olur diye kuponla almış bizimkiler gazeteden.
şimdilerde fazla gelir oldu eve.
utanmasak çoktan çöpte de;
işte, saklıyor aney, gün gelir belki torunlarımın işine yarar diye.
Kütüphaneler vardı dönem ödevlerini ansiklopedilerden bulduğumuz.Sessiz sakin ne kadar güzellerdi.Evde Compton's lar Meydan Larousseler yetmeyince, ki çok nadirdir,dönem ödevi için koşar kütüphaneye gider o bölgeler fotokopi çektirilir eve gelinirdi.Öğrenilirdi.Google abimiz bildiğin artık, fast food kütüphane işlevini yerine getirmekten başka ,Hiçbirşey aktarmamaktadır.
Eğer bilgi namına gerçekten kütüphane tanımına uyan tek bir yer varsa internette (yazar kendi adına konuşmaktadır ve önerilere açıktır) soru sorulan bir başlık altında, yüzlerce post olan forum.donanimhaber.com dur gerisi hep hit&run denilen,bilgiyi alanın kaçıp gittiği,paylaşmayı bilmediği forumlardır.
bu sayede googleı kullanmadan ordaki özetlerden değil de uzuuun uzuunn yazılmış bilgileri okuyarak olayın mantığını kavramış,detaylı bilgiye sahip olmuş ve araştırma esnasında ilgili bazı başka şeyleri de hafızasına almış olma ihtimali yüksek yazardır.bu sayede kısa süreli hafızasına değil uzun süreli hafızasında topladıüı bu verileri hemen unutmayacak,ileride de kullanabilecektir.
bizim neslimize göre çok daha avantajlı olan nesildir.
şöyle ki; zamanında ansiklopedi diye bir kavram yokken, öğretmenlerimiz ödev verdiğinde ilk gemiye atlar iskenderiye kütüphanesine giderdik.
hey gidi günler ne çabuk geçiyor.
ilkokul siralarinda babamin tesviki ile gelişim yayınları'nın büyük larousse'unu her ay fasikül şeklinde gazeteciden alarak ciltletip kullandim. okulda cok yardimini gormusumdur. ama simdi yuzune bile bakmiyorum. 20 ciltin tek tek cilt anahtar kelimeleri halen aklimdadir.
yalnızca ilkokulun bir döneminde mensubu olabildiğim nesildir. araştıracağın şeyin baş harfi neyse o ansiklopediyi alırsın, incecik sayfaları tek tek çevirirsin, bulduktan sonra o eciş bücüş küçücük harflerle yazılan bilgiyi güzelce defterine yazarsın.
zor iş lakin güzel. bilgi daha değerliymiş, araştırmanın hazzı ve emeği daha fazlaymış. internet apayrı, kullanmayı bilene müthiş bir nimet ama o da bambaşkaymış.
türkçe sitelerde görülebilecek bilgi kirliği dolayısıyla hala ara ara ansiklopedilere başvurmaktadırlar. sözlüklerde bu nesilden olmayanlar az çok ayırt edilebilir. forumlarda, twitterda ve facebook yorumlarında gördükleri her yazıyı alıp sözlüğe genel kabul görmüş gerçekler olarak yapıştırmaktan geri durmayanlar bu nesilden değillerdir. değil ansiklopedi okuma yazmaya aşina olmaları bile şanstır.
bazı başlıklarda bu çok daha kolay gözlemlenebilir.
(bkz: ikinci abdülhamid)
o farklı duyguyu tatmış nesildir. ben de aradım arkadaş. ne de zevkli bir iştir harf harf konuyu aramak bulmak tek tek okumak. güzel histi vesselam. şimdi kelimeyi yaz her şey çıksın karşına.
bir bakılır tam aranan konu yok. çünkü eski ödevde fotoğraf lazım olmuştur ve arkasındaki bilgi önemsiz görülerek o fotoğraf oradan alınmıştır. ileride ansiklopedide sadece yazılar olacaktır.
aba-ari ari-bal bal-böc böc-çiz çob-düm dün-fos fot-hal... diye giden serinin anlamını bilir bu nesil. aralarında gereksiz bir biçimde bunu ezberlemiş olanlar da vardır.*
Benim neslimdir. Ben küçükken bir şey araştıralacağı zaman açılırdı ansiklopediler on saat aranırdı sayfa sayfa. Bir de güncel olmama durumu vardı tabi. Mesela ansiklopedi 1990 basımı diyelim, sen 2000 yılındaki bir araştırmayı oradan yaptığında olmuyordu. Şimdi ki nesil şanslı arkadaş, internette istemediği kadar çok bilgiye ulaşabiliyor insan.
çok fazla kültürel birikim yapmış nesildir. çünkü bir şey araştırayım derken sağına soluna bakar ve ekstra bilgilerde öğrenirdi. içinde olduğum için çok mutlu olduğum nesildir. ayrıca çok şanslı da hissediyorum.*