her ne kadar yeni nesillerin çokça yaptığı bir şey olsa da yetişkinlerin arasında da görülen bir durumdur; fakat yetişkinlerin hayat tecrübesi olduğu için az da olsa kabul edilebilir bir durumdur bu.
bakıyorum internete, bakıyorum sosyal ortamlara. insanların fikirlerini özgürce ifade edebildiği mekanlara bakıyorum, 'ne oluyor' diyorum resmen. ne lan bu? siz ne ara filozof oldunuz amına koyim, siz ne ara insanlar hakkında kesin laflar söylemeye hazır hissettiniz kendinizi?
'toplum çok cahil, kitap okuyan yok..' bak bak havalara bak. düşüncelerin konusunda az çok haklısın eyvallah, fakat bu nasıl dile getiriş biçimi hayvan herif. kimsin ki sen? kimsin ki herkese yukarıdan bakma hissine kapılıyorsun?
'hayat çok zor...' he amına koyim zor. bir sana zor. çektiğin en büyük acı saçma bir aşkın acısı, sonra hayat çok zor he. evdeki odana kapanmışsın, asosyal malın biri olmuşsun, mahalle maçı, taso gibi şeyleri tatmamışsın, hayat çok zor. dünyada tek acı çeken sensin, aferin sana.
dışarı çekince herkes gibisin; hayvanlaşıyorsun, öküzleşiyorsun, sıradanlaşıyorsun. fakat klavye başına geçince duygusal kesiliyorsun, acı çeken biri olup çıkıveriyorsun. filozofun babası gibi tweetler atıyorsun.
yaşınız büyüyecek, hayatı çözmenin onun ne kadar çözülemez olduğunu fark etmek olduğunu fark edeceksiniz belki de.
Bir insanın soylemleriyle ne kadar çelişebileceğine harika bi kanıt olsa gerek bu yazı. Internet ortamında ahkam kesenlere internet ortamından ahkam kesmek ne kadar tezattir. Kesin konuşmalarına kızmış bizim ergenlerin ve kesin yargılarla eleştirmiş onları.