insanın inanma gereksinimi

entry11 galeri0
    1.
  1. dinlerin doğuşu ile ortaya çıkan olgudur.
    0 ...
  2. 2.
  3. inanmak aşk gibidir sen büyük çığlıklar atarak yaşarsın bir diğeri sessiz içinde büyütür.
    Gözlerin doğruyu yanlışı ayırt ederek bakamaz eğer aşık olduysan. YÜreğinle bakarsın baktığına. Sana ne derlerse desinler sen görmek istediğini görürüsün.

    Onun için inananlara saygım var. Aşık bir insana nasıl saygımız varsa. güzel bir duygu yaşıyordur bu muhterem mahvetmek niye.

    Ama aşkı yaşıyan kişi eşt dost değer verdiğiniz biriyse ve bu aşk saçma kapılara çıkıyor ve muhtmelen çıkacaksa ben o kişiyi dilim döndüğü kadarı ile bilgilendirmeye çalışırım.

    Dogma düşünceler aşk kalıbı ile birleşince, siktir et atomu önyargıyı parçalamayı, karşıdaki sizi dinlemyior bile. Gözlerinin içine bakarak tüm samimiyetnizle okuduklarınızı araştırmlarınızı anlatıyorsunuz iki davanında +larından ve -lerinden bahsediyorsunuz, sizin haklı olduğunuzu doğru söylediğinizi biliyor fakat yinede kelimenin pisliğinden midir nedir ben ateistim diyemiyor. Aslında bu başka bir konu. Çoğu salak kendini müslüman diye tanıtır (sorarlarsa yani) müslüman olduğunu sanar ama müslümanlığın hiç bir kuralını yerine getirmez. Bu kitlenin büyük bir çoğunluğu agnostiktir. Her hangi bir dine inanmaz fakat bir yaratıcı olduğunu düşünür.(ateistliğe giden yol: final chapter)

    insan oğlunda yalnız kalınca savunmasız kalma düşüncesi baskın çıkıyor herhalde yada ne biliyim
    Cidden saçma olduğunu bilsede kaideyi bozmak istemiyor olabilir
    Bu konular onun kafasında sabitlenmiştir. Daha da araştırma yapmak istemiyor olabilir, kimseyi dinlemek istemiyor olabilir.
    Toplum baskısından istemiyor olabilir.
    (aslında şunu da sölyemek lazım, neyi istemiyor olabilir. Ateist olma kardeşim olma ama birazcık oku be birazcık merak et. Bağıra bağıra kimseden ben ateistim demesini bekleyen yok( kafaları dogma düşüncelerle sabitlenmiş kendi yakınlarımdan bahsediyorum)
    Yüzyıllardır süregelen birşeyin yanlış olamayacağını düşünüyor olabilir.
    Görmediği mucizelere inanıyor olabilir.
    Vaadedilen şeylere (cennet cehennem , abazanlar için göğüsleri tomurcaklanmış huriler)inanıyor olabilir ve kendine bunları motivasyon aracı yapabilir.
    Allah olgusunu tanıdığı herkesin aynı şekilde anlattığı ve allahtan korkulması gerektiğini düşündüğünden olabilir.
    Felaketlerin dinsizlikten mucizlerin allahtan geldiğine inanacak kadar salak olabilir.
    bu böyle uzuun bir liste olur gider.

    Bu yazdığım başlıkların hepsi ayrı bir metin konusu

    Akşam yemeğinde konu nasıl olduysa buraya geliyor o zaman ki kız arkadaşım bizde maaile yemek yiyoruz. Ben her fırsatta konu oraya gelsin gelmesin(ki çok evrensel bir konu istediğiniz zaman açıp konuşabilirsiniz) bu konuyu pedere valideye akşam çaylarında hatuna ne zaman denk gelirse anlatıyorum. kafa da biraz ışık yansın biraz aydınlansınlar diye. Konu açıldığında başlıyorum anlatmaya
    Şimdi masada ki profilleri tanıyalım önce
    Valide : inanır (hafiften telviye hanımdır)(liseliler anlamaz) temiz kalplidir. 5-6 yıl evvel zaman buldukça dua okur okumaya çalışır kendini bu yönde geliştirmeye çalışırdı. (Da-vinci'nin şifresini - davacının şifresi diye okuyan canım anam benim)
    Peder: Sen inanıyor musun sorusuna - Ben allahsız mıyım! şeklinde cevap verir. Kahve birahane muhabbetlerine dayalı dini bilgileri vardır. inanmakta inanmamakta pek işine gelmez. Müsllümanım der fakat hiç bir kuralını yerine getirmez. Agnostik olduğunu 3 saat anlatııktan sonra ki gün - müslümanım der.
    o zamanın kız arkadaşı: Benden önce sevişmiştir. kız değildir benlede sevişir.(ne sevişmesi amına koyım hayvanlar gibi birbirmizi parçalıyorduk) amma velakin namaz kılar ara sıra. neden kıldığını sorduğumda - içim sıkılıyordu içimi rahatlattım der. (ilişkinin sonu belli gibi) Bu vatandaş tipi de ayrı bir konu. hatırlatın bi ara

    masada değişik tiplerden 3 insan var azı ile çoğu ile 'inanan' neye inandığı inandığı şeyin ne olduğunu irdelemeyen insanlar. (ben isterdim ki ağır inanan bir arkadaşla bilgi birikimi çok iyi olan bir cankuşla şu konuyu konuşabiliyim)(konuşamazsın ki. inanan kişi en yakın arkadaşın olsun sen onunun anasına babasına değil en kutsalına saydırıyorsundur.( onu salak yerine koyuyorsundur. hakaret etme fark etmez o bunu öyle anlayacaktır. konuşamazsın. yada ben konuşamadım. ne zaman bir inanan görsem konuyu açsam usturuplu şekilde bir kaç örnek versem - önce yüzüme boş uzun bir bakış sonra tamam birader bırak bunları) niye bırak amını kırdığım insan denen hayvanın hayatında daha önemli ne var hele inanan kesim için sizin her şeyiniz bu değil mi? hah bak bi kilit soru daha buldum
    adam dediklerimi anladı (bak inandı demiyorum anladı diyorum) yavaş bir süreçle agnostik ve daha sonra ateist oldu. bu adam herşeyini bırakmış 0 'dan kendine herşey oluşturmak zorunda(inananlar için bu) bu inanıyorum deyip müslümanım deyip hiç bi sik yapmayanlar neden benim söylediklerimi anlamaya çalışmıyor ben onu çözemedim lan dangoz senin kaybedeceğin ne var.

    Sen desen ki aşk böceği olmuş bir lavuğa birader senin kızı çekirdek gibi çitliyorlar.
    Ya oracıkta belanı siker yada sabah bırakır.
    Adam görmüyor ki abi karı götünü başını sallıyor arkadan iş atıyor.(mesela) ADam gözü ile bakmıyor ki hatuna
    Ha işte inanma muhabbeti de aynen böyle birşey. Kimseyi yargıladığımız küçümsediğimiz yok benim istediğim sadace bu mesnevi dinler konsunu değil önüne ne gelirse gelsin onu arıştırmak istemelisin. Sana hazır paket sunulmuş hiç birşeyi kabul etme hayatta.
    1 ...
  4. 3.
  5. bazen inanmak isteriz çünkü tutulmayan sözler , gösterilen iki yüzler bizi o kadar yıpratır ki tüm bunları bir kenara bırakıp inanmak isteriz.
    0 ...
  6. 4.
  7. insanın açıklayamadığı ve korktuğu şeyler karşısındaki acizliği.
    0 ...
  8. 5.
  9. 6.
  10. ateistlerin inkarlarını kendilerine kanıtlama gereksinimi gibi değildir,
    mesela ben ateizme inanmıyorum ve asla ateizm hakkında bir başlık açmadım, asla bir ateistin inancını sorgulamadım,
    yani ateizm ile ilgili kafamda soru işareti yok kendime kanıtlamam gereken,
    ateistlerin ise gene allah yardımcıları olsun, kendilerine sürekli bunu yapmak zorundalar, sürekli inanmayışlarını pekiştirmek zorundalar,
    yoksa böyle hayat geçmez,

    "gördün; doğumdan sonra hayat var, hem de anne karnındaki hayatla kıyaslanamayacak derecede müthiş bir hayat, aynen de ölümden sonra baki bir hayat var bu dünyayı zindan hükmünde kılacak kadar müthiş, sen de gideceksin, şunları dikkatle, sabırla oku ve dünyanın cam parçalarını elmasa tercih etme,

    "ey nefis! bütün ahbabın, kabrin öbür tarafındadırlar. burada kalan bir iki tane ise, onlar da gidiyorlar. ölümden ürküp, kabirden korkup başını çevirme. merdâne kabre bak, dinle, ne talep eder? erkekçesine ölümün yüzüne gül, bak, ne ister. sakın gafil olup ikinci adama benzeme.(ikinci adamın ne olduğunu anlamadın tabi * başka bir konu açar diye girmiyoruz oraya şimdi)

    ey nefsim! deme, "zaman değişmiş, asır başkalaşmış. herkes dünyaya dalmış, hayata perestiş eder(taparcasına sever), derd-i maişetle(geçim derdiyle) sarhoştur."
    çünkü ölüm değişmiyor. firak(ayrılık), bekaya kalb olup başkalaşmıyor. acz-i beşerî*, fakr-ı insanî değişmiyor* ziyadeleşiyor. beşer yolculuğu kesilmiyor, sür'at peydâ ediyor.

    hem deme, "ben de herkes gibiyim." çünkü herkes sana kabir kapısına kadar arkadaşlık eder. herkesle musibette beraber olmak demek olan teselli ise, kabrin öbür tarafında pek esassızdır.
    hem kendini başıboş zannetme. zira şu misafirhane-i dünyada, nazar-ı hikmetle baksan, hiçbir şeyi nizamsız, gayesiz göremezsin. nasıl sen nizamsız, gayesiz kalabilirsin?"
    gözünü kapayan yalnız kendine gece yapar."
    0 ...
  11. 7.
  12. insanın varoluşundan bu yana yapı itibariyle sahip olduğu ihtiyaçtır.

    Ateist bebelerin ağzına sakız ettiği 'inanç; insanın acizliğinden dolayı sarıldığı bir şeydir' zırvasına cevaben kendinizi ne sanıyorsunuz diye sormak istiyorum. Acizlik insanın en büyük gerçeklerindendir. Yolda yürürken kafanı bir tahtaya çarpsan gözünden yaş geliyor, o kadar zavallısın. durduğun yerde ayağın kayıp düşsen yaralanırsın, dizinden, avuçlarından kan gelir. Zihnen de ne kadar dolu olursan ol yine zavallı olduğun halde nedir bu büyüklenme çabası? Alın size en 'büyük'lerinizden schopenhauer ve nietzche... ikisi de sağa sola akıl verip hayatın anlamını anlatıp ahkam kesen adamlardı... onlar da benzerleri gibi korku ve acılarla dolu rezil bir hayat sürdüler. Kafalarına yıldırım düşmesin diye yağmurlu havalarda dışarıya çıkamayan, hastalanırım korkusuyla insanlarla el sıkışmayan zelil-rezil herifler... oysa liseli iki sevgili birbirine sarılıp yağmur altında yürümenin tadını çıkarabiliyor, sokaktaki en cahil adam bile hayata onlardan daha iyi adapte olabiliyordu.

    Diğer bir mesele eğer inanılacak bir yaratıcı yoksa ve ölüm bir sonsa, insanlar inanmış-inanmamış, mutlu veya sefil yaşamış ne farkeder. Sonunda her şey bitecekse şu yeryüzündeki eserlerin ve medeniyetin zerre kadar önemi olamaz.
    0 ...
  13. 8.
  14. 9.
  15. komşu komşunun külüne muhtaçtır.
    0 ...
  16. 10.
  17. 11.
  18. "Aşırı şüphe, aşırı kolay inanmadan daha iyidir." demiş robert ingersoll.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük