kaçınılmaz olan durumdur.
keza ortalama bir insan ömrü düşünüldüğünde ve kişinin sürekli güncellenen durumu (para, yaş, evlilik, çocuk vs.) göz önüne alındığında, mutlaka bir çok kısmı gerçekleşmeyecektir kurulan hayallerin.
Hayallerin sınırı yoktur ancak hayat sınırlıdır.bir hedefe ulaşınca başka bir hedef koyarsın önüne ve bu böyle devam eder gider,bazen doyumsuzluğumuza yenik düşer ve sürekli birşeylerin peşinden koşar gideriz ama bir anda kaçınılmaz sonla karşılaşırız ve hayallerimiz diye tabir ettiğimiz unsurlara ulaşamadan göçüp gideriz dünyadan.
hayallerini gerçekleştirip ölmekten sonuç itibariyle hiçbir farkının olmadığı durumdur. farkı yaratan geride bıraktığı insanların arkasından yaptığı konuşmaların konu olarak değişimidir "yaşamayı biliyordu" yahut "hiçbir şey yapamadan gitti" ki bu da o insanı rahatsız etmeyecektir. o yüzden bu durum kanaatimce bir sorun teşkil etmiyor.