istanbulda sevdikleriyle, ozledikleriyle ve bildigi yerlerde olmak. havasina suyuna tasina topragina diye gaza gelmek, sonra gozunu acmak ve bir sure kalakalmak...
huzur dolu bir yuva. evet yuvanın nerede olduğunu umursamaz o anda insan, o kadar yorulmuştur ki hayatın o saçma sapan temposundna sadece rahatlamak ister, rahatlamak.
gözlerini kapatarak beklerse, asla olamayacağı yerdir.
not*: benim bu entrymi eksilemesinin de, olmak istediği yere daha fazla yaklaştıracağını düşünmüyorum kendisini... gözlerini kapatıp hayal kuracağına kalk da bir şeyler yap, olmak istediğin yerde olabilmek için, diyorum sadece...
beyaz kum,turkuaz deniz,palmiye,şezlong,parmak arası terlik,mini etek,kokteyl,hafif müzik yada yüksek sesli müzik olsun lan,manita ve tabii ki güneşin olduğu bir yer...