radyo dalgalarıdır efendim. neden diyeceksiniz bazı sesler ne alakası var diyor, açıklayım. bir kere radyo dalgaları sayesinde iletişim çağı başlamıştır. radyo icat edilmiş ses radyo dalgaları vasıtasıyla taşınmıştır. bunu geliştiren bilim adamları her biri radyo alıcısı ve vericisi olan temel şebeke sistemini kurup telefonu işlevsel hale getirmişler 100lerce kmlik kablolardan ve bunun güvensizliğinde kurtulmuşlardır*. oda yetmemiş abartıp cep telefonunu bulmuşlardır. bu kez her cep telefonu şebekeye bağlanıp radyo sinyali alan ve gönderebilen bir cihaz şeklinde bir gelişmedir. bu şebekeler boşa gitmemiş networking başlamıştır buradanda zamanla networking gelişip bugün sansüre maruz kalacak internet halini almıştır. ama kablolardan hala kurtulamadık diyenlere 3g teknolojisini hatırlatırım. artık neredeyse her yerden* kablo bağlantı vs istemeden internete ulaşabiliyoruz. şimdi insan hayatını göz önüne alalım. mektupla haberleşen nesiller ve şimdiki nesil arasında nasıl bir fark var sorusundaki şaşkınlık verici dehşete düşürücü hız farkı göz önüne alındığı zaman radyo dalgalarının ne derece önemli olduğunu herkes anlıyordur herhalde.
insanın en büyük buluşu henüz gerçekleşmemiştir. Çünkü onun gerçek buluşu bütün potansiyeliyle kendini keşfettiği an olacaktır. Şimdiye kadar ortaya konan tüm buluşlar onun potansiyelinin yeni ortaya çıkmış kısımlarının bir göstergesidir.
insanın en büyük buluşu henüz bulunamamıştır... insanoğlu insanlığı keşfetse.. şu an gaddar bir hayat sürmeyiz.. örneğin: aslan diyoruz, vahşi diyoruz. fakat avlanmaya çıktığında karnını doyuracak kadar malzeme ele geçirdiği zaman yanından geçen yavru ceylana bile dönüp bakmıyor... ancak insan, ava gittiğinde 1-2 tane kuşla yetinmiyor, gözü aç olduğundan 10-20 tane vurmadan geri gelmiyor... insanoğlu insanlık denen buluşu yaparsa bence tüm zamanların en iyi buluşu olur...