Vizeler yüzünden sabahlayip iki sınava girip üstüne daha ders çalışıp tüm gün boyunca uyuma hayali kurarak yurda gelinir yarım saat uyuduktan sonra oda arkadaşlarının gerizekalı ses sınırı olmayan düşüncesiz arkadaşları gelir ve o uykundan uyanirsin.
Buna nasıl delirmez insan.
Hani yanında birinin omzu varmışcasına kafanı yana doğru yatırırsın, ama aslında orada sadece yastık vardır. Bir süre müzik dinlersin, film izlersin ve bittiğinde boynunu kaldırmaya çalışırsın... tutulmuştur... işte öyle bir şey.
varolduğunu tüm çıplaklığıyla hissettiği an. böyle nefes aldığının farkına varıyorsun, kalbin belli bir ritimde atıyor, damarlarında kan adı verilen bir sıvı dolaşıyor. sonra ellerine bakıyorsun, ayaklarına tüm bedenine, bu ne diyorsun? ben bu muyum yada bu ben mi? ben kimim? ben ne yapıyorum? ve daha onlarca boy sırasına geçmiş soru...
kendi varlığının farkına varmak bilincin delilikle selamlaştığı en acı verici andır. ne mutlu varolduğunun farkına varmayanlara.
gerçek islamcılarla gerçek ateizimcilerin başlıklarını gördüğüm an. önce ciddiye alıyorum. sonra bi gülme geliyor hepsine.
(bkz: gerçek islahahahaha) (bkz: gerçek ateizihihihihi)
Su tirnagin kenarinda cikan adinda bile meymenet olmayan ufak parcanin bir turlu koparilamamasi, koparildigindaysa dayanilmaz bir aciya vesile olmasi. Nefret ediyorum senden adini bilmedigim tirnak parcasi