236.
Oyuncak ayılarımı gördüğüm an.
237.
Annenin dizlerine yatıldığı andır.
239.
markette oyuncak reyonununda bakınmak.
Mahalle arasında çocuklarla top oynamak.
240.
Annenin görüşlerine ihtiyaç duyma anıdır.
241.
halen aklımın fikrimin oyun, eğlence olması.
242.
baba içeri girdiğinde sigarayı panikle sakladığı anlar.*
243.
tüm gerçeklik bombardımanına rağmen, yinede çocuklar gibi hayal kurabildiğini fark etmek.
244.
elimi burnuma attığımda gülüyorum ve anlıyorum ki hala çocuğum. böyle sümkürmek gelmiyor içimden.
248.
yine yeniden aşk ateşine düştüğü an.
249.
annenin tatlı sohbetiyle geçirilen anlardır. her defasında ne kadar büyürseniz büyüyün hep çocuk kalacakmışsınız gibi hissettirir.
250.
babamı özledim dediğim anlar.
251.
Hala lunaparklarda heyecanlanmak, Sadece izlerken bile küçükken olduğu gibi sabırsızlanmak.
252.
Babasıyla oyun oynayan küçük bir kız görünce içimin kıpır kıpır olması, özlemem.
253.
gece sokakta top oynadığım ve salıncak gördüğümde hala koşarak kapmaya çalıştığım anlardır.
254.
hasta olup annenin yaptığı çorbadan arzuladığın zamandır.
255.
geçti, iy,leştim dediğin yaralarınla ummadığın anda yüzleşiverdiğin zaman. 9 şiddetinde depremle sallanıveriyorsun.
256.
Pamuk şeker kuyruğuna girdiği an.
257.
kardeşinin saçını çekmesi, gıcık vermesi.*
259.
canı yandığında, maddi ya da manevi her seferinde baba diye ağlaması.
260.
kazık kadar oldum ama hala izmir sokaklarında dağıtılan lokma kuyruğunda sıra bana gelince heyecandan karnıma ağrı giriyor, abi bi tane daha verir misin diye sahte tebessümle sempatik olmaya çalışıyorum. çok güzel yapıyorlar adiler..
261.
Gece tek başına sokakta yürürken ufak tıkırtıda korkup koşmaya başladığı an.
262.
oyuncak araba lan sözlük. ne zaman nerede görsem süresim gelir.
bir iş ziyareti için bir büroda otururken mesela. dosyalardan yokuş yapıp kaydırırım kaşla göz arasında.