bugün

Sen bana gelmezsin. Ben de bu karanlıkta bulamam senin yolunu zaten..
amca topu atar misin?
ne amcası ya abiyim ben abi.
Öyle çok şey var ki içimde, hep sustum konuşmak yerine..
bi arkadaşınızın her şeyini bilirsiniz mesela, en sevdiği yemeği, üzgünken hangi müziği dinlediğini, doğum gününü, uğurlu sayısını vs. ama o sizin hakkınızda hiçbir şey bilmez ya hani, ben neden bu kadar uğraşmışım der durursunuz, kötü yanı da değer vermeye devam edersiniz...
Ağrına giden şeyin karşı tarafın ağrına gitmemesi.
Sevdiğin insanın göz göre göre yaşamını yitirmesi herhalde. Ağrına gidiyor çünkü sen etkisiz elemansın.
ellerini tutmadım yar
yatamam geceleri ...
zoruna gidenin borusuna gitsin.
şu an aklıma gelen: pek de iyi geçinmediginiz bir arkadaşin beni engellemesi. oysa ben birbirimizi anlamaya çalışırsak, sorun çözülcegini düşünüyordum. Çocuk muyuz da engelliyorsun. senle konuşmak istemiyorum hoşçakal dersin biter gider.
çimento.
Küçük yaştan itibaren maddi imkansızlıklar içinde yaşamış olmak..
görsel
A101 bim şok gibi marketlerden, bakkallardan, pazardan çocuğuna hayvanların bile yemediği şekerleme çikolata gofret dondurma meyva suyu cips vb çocuklara yönelik ürün üreten adı sanı duyulmamış duyulsa bile malum yerler harici bilinmeyen markaların zehirlerini alıp yediren, kendisi gdo'lu ithal olan adı sanı duyulmamış markaların ürünlerini ucuz diye alıp yiyen, beslenme barınma sağlık eğitim iş güvenlik hukuk olarak Avrupa ölçüsünde en alt tabakada olan insanların ülkeyi güllük Gülistanlık görüp dünya bizi kıskanıyor demesi.
Önceleri kızıyordum, sonra acımaya başladım, şimdi ise yaşanan insanlık trajedilerine bile bir şey hissetmez oldum.
ziya paşa'dan bihaber olanlardır:

En ummadığın keşf eder esrâr-ı derûnun,
Sen herkesi kör, âlemi sersem mi sanırsın?
60 yaşına kadar köle gibi çalıştıktan sonra emekli olup ölmeyi bekleyeceğimiz bir düzeni görmemize rağmen müdahale edememek.
Koyun gibi bir hayat yaşamak olabilir bak.
Yüzünüze gülünüp arkanızdan konuşulması. Biriyle yeni tanıştığımda başka birinin magazinsel olaylarından bahsediyorsa uzak dururum. Arkadaş seçimlerimin şekillenmesinde bu olaya dikkat ederim. Flört evresinde de aynı mantık. Adam bana arkadaşının dedikodusunu yapıyor atıyor tutuyor yargılıyor ama 7/24 beraberler. Madem bana anlattığın kadar dertlisin yerin dibine geçiriyorsun adamı o zaman arkadaşlık etme. Bu yalancılardan 987665 yüzlü insanlardan Allah korusun. Öyle olmayın.
Unutulmak.
2 saattir yürüdüğüm sözlük kızının bana bir siktir git bile dememesi.
Sabahleyin ve aksamleyin dakikalarca sari sari otobusu beklemek.
yaşlı insanların günden güne çöktüğüne şahit olmak. zira insana geleceğini sorgulatıyor.
Annesine atılan tokatı tutamamak, çaresizlik.
Ölmeden düşememek.

Yüpyüksek bir yerden düşmek istiyorum, sert ve soğuk bir zemine. Ama ölmeyeyim, parçalanmayayım.

Düşeyim, arınayım, kalkayım istiyorum. Sert bir zemine hızla çarpsın istiyorum göğüs kafesim.
çok güçlü, çok iyi yürekli ve çok karakterli yetişkinler olduğumuz sanrısıyla koruyamadığımız çocuklar, bakamadığımız, hatta yaşatamadığımız çocuklar..

yeni nesil, şimdiki çocuklar diye başlayan her cümlenin yergiyle dolup taşıyor oluşu bir de. bombok bir dünyaya doğdular, bombok ettiğimiz bir dünyada yetişiyorlar, yaşayacaklar.

günlük stresimin yarısı bu..
birikimimi harcamadan ölürsem çok ağırıma gider.
geçen yıl bir arkadaşım hastalanmıştı - benden bir yaş küçük, sevimli bir kız - yavrum olarak benimsemiş ve yurtta hasta yatmasına gönlüm el vermediğinden bir miktar gülümsetir diye çikolatalı kek yapıp göndermiştim.

sanıyorum ondan bir hafta sonra ben de şiddetli bir şekilde hasta olmuştum ve geçmiş olsun dahi dememişti.

biraz incelik !

(bkz: ağırına gitmek)