bugün

Oksijen, makarna ,sigara,cay beni yaşatan bunlar yanı.
Ailedir.
Sürüngenler kivrilir daire çizer bükülur ama dik duramazlar. Dik durmak için hem omur hemde onurr gereklidir. insanlar fiziken omurlu fitratende onurlu yaratılmış varlıklardır. Dik durmak dik oturmak ve dik kalmak bu bakımdan yalnızca insana ozgudur.
insanı yaşatan umuttur. geleceleğe dair kurduğu hayalleridir. olmayacağını bildiği halde bazı şeylerin peşinden koşmak insanı yaşatan işte tam olarak budur.
Dünyaya gelmiş olmasıdır. Yani aslında mecburiyetler.
Bazen anne , bazen babanın gitmiş olması. Bazen bir balkon penceresinden sızan bir beyaz ışık, bazen küçük bir kardeş, Bazen bir ses, bazen de bir söz. Hepsi yaşamak için bahane aslında.
(bkz: Mecburen mecburiyetten)
insanı yaşatan "su" dur.
mutluluk ümidi.
hayatta kalma 'güdüsüdür'.
hayalleri, umutları, mutluluğu, düşünceleri, sevgi ve saygınlık gibi örnekler verebiliriz.
Umutları.
Yaşiyacağını düşündüğü hayalleridir..
Su, yemek.
Kabulleniş.
kesinlikle umutlarıdır. insanı sabah yataktan kaldıran tek şey umutları.
Sevdikleri, başka türlü bu hayat çekilmez.
Bir umuttur yaşatan insanı, aldım elime sazımı..
Bir umuttur yaşamak ve ancak büyük bi ölümle sonlanır tüm hayatlar.
yapacak güzel işleri olması.
mesela yarın adana yiycem demek bile insanı hayata bağlar.
istediğin gibi pamuk bir eşefman bulmak olabilir. iyi bir film izleyecek olmak olabilir. güzel hava olabilir.
umut diyecektim lakin üstad nietzsche nin şu sözü aklıma geldi ;
"umut en büyük kötülüktür çünkü işkenceyi uzatır."
Güzel günlerin geleceğine dair kurduğu hayalleri ve hiç bitmeyen umutlarıdır.
yaşadığın sürece her zaman umut vardır.
Hayat pamuk ipliğine bağlıysa, cenabı hakkın kudreti.
Önce insana tanım yapılmalıdır ki yaşatanın da ne olduğunu bulabilelim.
yaşama tutunma umudu. yokluğu hayatı anlamsız kılar.
Adil,sınıfsız,sömürüsüz yaşanabilir bir dünya umudu.