Yağmurlu havada işten çıkıp eve giderken kuru halde gelmeyi başarıp tam kapıdan içeri girerken bir tane zırtapozun arabayla yanınızdan geçince suyu ustunuze fırlatması.
kalabalıklar. açık ve net. kalabalıktan nefret ederim. bir de kaldırımı babasının malı görüp sallana sallana tüm kaldırıma yayılıp yürüyenlerden nefret ederim.
Ağız tadıyla muhabbet edecek adam kalmaması. nereye gitsen belden aşağı muhabbet (gerçekliği tartışılır), aç karnına tok siyaseti, dedikodu, o da yoksa aç televizyonu, telefonu kim kimle evlenmiş falan filan. herkes beyni bedenden ayırmış, vücudu otomatiğe bağlamış. şöyle zamanın su gibi akıp geçmesini sağlayan, tatlı dilli, hoş sohbet, kafa dengi adam yok çevrede.
stajer öğrencilere yapmaması gerektiği işleri vermektir. malum dava dosyası önemli elime dosyayı verip fotokopi çektir diyorlar, içinde fatura teblikat ıvır zıvır toplam 250 ye yakın kağıt var. normalde mübaşirin yapması gereken işi ben yapıyorum. ve bunların sırası dağılırsa yada herhangi bir kağıt kaybolursa benden bilinecek. 250 kağıdı sırasını bozmadan fotokopiye verip bir yandan çıkanları da sıraya diziyorum. mutlaka bir aksilik olacak dosyada ben biliyorum. sayfası 25 kuruştan hesaplanıyor ve bana fazla para verildi. dosya faturaları katmadığımız 37 buçuk lira gibi bir paraya denk geliyordu tahminimce daha çok çıkacak ve para eksik olunca yine benden sorulacak. birde küçük küçük kağıtlarla bir sürü not iliştirmişler boş sayfanın bile fotokopisini çekeceksin diyorlar. komisyona gitsen adamın yüzüne bakmıyorlar. koordinatör öğretmen desen belli değil. iş veriyorlar ben yapmam diyemiyorsun. bizim millet stajer görmeye dursun hayatını kaydırmadan bırakmıyorlar.
Hiç hoşlanmadığın insanı alakalı alakasız heryerde görmek. Ama gerçekten alakasız yerlerde bankta oturmuş doktor randevusu beklerken mesela.Bir de kız takmış yanına ikidir onunla görüyorum yine sinirlerim bozuldu.
1) Feministler. Tek bir mantıklı görüşleri dahi yok. Avrupa'da verdikleri konferanslarda, binaların ataerkil sistemi yansıttığını çünkü binaların ve cami minarelerinin penise benzediğini söyleyen aptal insanlar topluluğu. Mantık ve akıldan uzan topluluk.
2) Ruh hastası, kötü kalpli, senin mutluluğunla mutsuz olan, karaktersiz, ezik insanlar.
karşımdakinin aynı cümleyi tekrar tekrar söylemesi veya aynı olayı üst üste anlatması ya. bi gün çıkışcam birine 'kardeşim karşında salak yok, anladık!' diye........