o kadar mesaj atsın diye beklediğin sözlük kızının mesaj atmaması. doktoooor bu acıyı tahmin etmedim. ruh sağlığımda arıza var tamir et beni. hayır bir de her entry başlık köşesinde karşıma çıkıp duruyor. sadece bir mesaj her şey için yeterli olurdu oysa ki.
haziran ayından beri her hafta dişçiye gidiyorum. kanal tedavisiydi, pansumanıydı, kaplamasıydı, diş taşı temizliğiydi, bitmedi. tam "oh çürük ağrıları geçti, rahat rahat yemek yiyebileceğim" derken, bu sefer de diş etlerim şişti, onlar acımaya başladı.
5-6 kilo verdim bundan dolayı. yemek yiyemiyorum amk, daha beter bir şey var mı?
her şey bittiğinde ve herkes yoluna baktığında insanın bakacak bir yolu kalmaması, hatta elinde avcunda da bir şeyi kalmaması. zira elde avuçta ne varsa değer başlığı altında karşı cinse "al benim içime sıç" diyerek verilir. aynen böyle denir çünkü verilen değerin karşılığının alınamayacağı da bilinir. işte böyle zamanlarda insan yoluna bakmaz, çamurun bokun içinden geçip başka bir yol arar ve bulur. sonuçta, kimse vazgeçilmez değildir.
Hani şu kalbin üstüne bir öküz gelip oturuyor o mutsuzluktan mı bahsediyorsunuz?
Bazen kanın ısınıyor ya bazı kişilere, bazı insanlara. Gün geliyor onların bile bırakıyor seni. ister istemez oluşuyor böyle ağrılar.
istisnasız herşeydir.. Kimine karın açlığı, kimine aşk acısı, kimine sınav kaygısı.. Hiçbirşey olmasa bile insan imandan uzaklaştıkça boşluğa sürüklenir her zaman mutsuzluk yaşar.. Sebepten bahaneden çok ne var ki sözlük!
