unlu-şekerli ve glisemik indeksi yüksek gıdaları tüketmesidir..işte asıl neden budur..
bu türden gıdaların tüketimi,insan doğasına ve dna yapısına aykırıdır..oluşan uyumsuzluktan dolayı da hem bedensel hemde ruhsal olarak bir sürü arıza meydana gelmektedir..
unlu,şekerli ve glisemik indeksi yüksek gıdalar kan şekerini hızla yükseltirler..kan şekerini regüle etmek için ise insülin hormonu artar..insülin artınca da testosteron ve dht gibi androjen hormonlar ''gereğinden fazla'' miktarda artarlar..bu hormonlar haddinden fazla artınca da hem bu hormonların fazla miktarda olmasının yarattığı negatif etki hemde beyindeki dopamin,serotonin ve noradrenalin gibi insan davranışlarını düzenleyen beyin kimyasallarının dengesini bozması neticesinde insanlarda agresiflik,suça eğilim,cinsel istekte artış ve hatta eşcinsellik gibi sorunlar peydahlanmaktadır..uzun süre androjen hormonların yüksekliği vücutta ''hiç alakası olmayan yerlerde bile androjen reseptörlerinin oluşmasına'' bu durum da başta saç dökülmesi olmak üzere birçok arızaya neden olmaktadır..
insanı asıl hayvanlaştıran ve hatta hayvanlardan bile beter hale getiren ''akrabası olduğu primatlar gibi beslenmek'' yerine ''doğal olmayan ve kendi uydurduğu ucube besinlerle beslenmesi ve kendi kimyasını bozması''dır..
kanser,kardiyovasküler hastalıklar ve diyabet gibi mortalite oranı yüksek dejeneretif hastalıkların da ana nedeni budur..
insanın doğal olmayan ucube besinler tüketmesi,hareketsiz sedantif bir yaşam sürmesi ve açık havadan,güneşten uzak kalması insanı mahvetmektedir..hemde her anlamda..
daha çok konuyu uzatır ve daha ayrıntılı bilimsel izahını yaparım ama okunmaz pek..o yüzden konuyu olabildiğince kısa kesmeye ve basite indirgemeye çalıştım...
insanın hayvanlaşmaya yatkınlığı doğasında vardır. ve tecrübe ettim ki çok ama çok kolay gerçekleşebilir.
askerliğimi kuş uçmaz kervan geçmez, gözün görebildiği hiçbir mevkide bir beşeri yerleşimin olmadığı, ve hatta kedi, köpek gibi hayvanların bile mevcut olmadığı bir yerde yaptım. üstüne üstlük -30 derece ısıda bir deprem yaşadık. sonrası tam bir bilimsel deney gibi idi. kalan 2,5 ayımız çadırlarda geçti. belki "yok artık" denebilir ama asker olmamıza rağmen çoğu zaman ekmek, yemek eksikliği yaşadık. ve aşama aşama şunları gördüm ; eskisine göre daha çok kıllanmaya başladık. insanlar birbilerinin ellerinden ekmeklerini zorla almaya başladılar. umursamazlık çığ gibi yayıldı. sonra ceza alacağını bile bile orta yerde ağız burun birbirine bir bisküvi için girişenler oldu. içine tuvaletlerimizin yapılması için çukurlar kazıldı. o çukurlar -çok afedersiniz- yetmemeye ve taşmaya başladı. ve buraya dikkat! insanların rahatlıkla görebileceği noktada oturup büyük abdestini yapanlar görülmeye başlandı. amirler dayak atmaktan yoruldular, dayak yiyenler daha kötüye gitti. amirler dayak atmayı ve komut vermeyi bıraktılar. ben terhis oldum, 2 ay sonra taburun lağvedildiğini öğrendim.
velhasıl, binalarımızın, iphonelarımızın arasında çok medeniyiz, hayvandan farklıyız diye övünüyoruz. ama gerçekten çok kolay. düşünmek, üretmek ve sevgi bittiği anda biz hayvanız.
einstein "3. dünya savaşını bilmiyorum ancak 4. dünya savaşı sopa ve taşlarla olacak" demişti bilirsiniz. mümkün galiba.
yorumlar için teşekkür ederim ama geyik muhabbeti yapmasak daha iyi olacağı kanaatindeyim..ben olayın biyokimyasal yönünü gözler önüne seriyorum..nedeni ortaya koyuyorum..gerisi maval bence..
insanla yüzde 98,6 oranda aynı dna'ya sahip olan goril ve şempanzelerde neden tecavüz,cinayet vb olaylar yok ? neden kendi aralarında huzur içinde yaşıyorlar ? hiç düşündünüz mü ?
çünkü bizim gibi beslenmiyorlar ve bizim gibi yaşamıyorlar...işte asıl neden budur..en önemli neden beslenme olayıdır..
bu konu çok çok önemli..
peygamberimizin ''nefsine sahip olamayan oruç tutsun'' sözünün de altında yatan anlam budur..
hormonal bozukluktur.
-kırmızı eti beyaz eti felan iyi pişmemiş olarak yenmesi kan kokusuna duyarlı olmayı sağlıyor.
son günlerdeki cinayetlerden de görüyoruz ki hayvan bile o kadarını yapmaz.
edit: alakasını anlayamadıysanız eksilemeden önce msj atıp ne demek istediğimi öğrenebilirsiniz.
açık hava ciğerleri üşütüp hasta olmamıza
överek bitiremediğimiz güneş, baş ağrısına neden olur. hem de çok fena
doğal hayat deyip yağmurda yürümek üşütüp bir gün yorgan döşek yatmaya neden olur
ha bi de o çok doğal orman seyahatleri oramızı buramızı akrep sokmasıyla ölümcül olabilir
işin özü kararı tutturamazsanız en az yapay hayat kadar zarar verir doğal hayat.
o yüzden kimse yanıma gelip doğal hayat güneş yağmur yürüyüş orman demesin gülerim. çok pis gülerim.
