o hep bahsedilen "geldiğimiz son nokta" nedir diye yazarın kendine ve kendisi dışında herkese sorduğu sorudur. pek tabi bilinmektedir ki ölümümüzle tescillenecek son noktamız başkaları için bir başlangıç olabilmektedir. Peki insanlığın geldiği son nokta nedir. Elbette özet geçer bu piç, sizi bıktırmaz,insanlığın geldiği son nokta kısaca aşağıdaki gibidir.
- tükiyede ölçü birimlerinde değişiklik olmuştur: gemi değil gemiciktir.
- türkiyede küfürler evrimleşmiştir. aq artık bir küfür olmadığı gibi, ananı biplerim demenin yolu, ananı da al git ki silkmiyimdir.
- dünyada dine karşı saygısızlık artık normal görünmekte ve bir dinin kutsal kitabını yakmak için günler düzenlenebilmektedir. (siz de yancaksınız lan)
not:yazar ofiste olduğu için uzun entryler girememektedir.
sona yakın bir noktadır. hızla kendi yıkımını hazırlamaktadır. doğayı yok etmekte, kendisi haricindeki yaşam formlarının neslinin tükenmesine sebep olmaktadır. hızla bozulan denge, dolaylı veya dolaysız şekilde, eninde sonunda intikamını alacaktır. tabi ki bu son ebedi olmayacaktır. başlayacak olan karanlık çağda, doğa kendini onarırken, insanlık için survival of the fittest dönemi başlayacaktır. filmlerde ve oyunlarda bu dönemden bir şekilde kurtulan insanlık, olaylar ciddiye binince ne olacaktır; bunu ancak zaman gösterir.
budur. iki hafta önceydi haberlerde izlemiştim tam hatırlayamıyorum ya amsterdam'daydı veyahut venedik'teydi, bottan kanala düşen afrikalı vatandaşı kimse kurtarmadı. hatta dalga geçtiler, küfür ettiler. çoğusu da telefonlarını çıkarıp çekim yaptılar. tamam şerefsizler zaten onu biliyoruz da herhalde biri simit atacaktır yinede o kadar da değil canım falan diye içimden geçirirken herkesin bakışları ve kahkahaları arasında adam orada birkaç dakika çırpındı boğuldu gitti. dedim işte insanlığın ölüş anı. yazıklar olsun.