insanligin derken bahsedilmek istenen müslümanligin sanirim. Avrupa bu konuda gayet normal seyrinde. ancak suda bir gercektir ki ayiplanmamasi durumunda Avrupa'nin suanda temin etmeye calisdiklari Ahlak kurallarini kaybetmemiz anlamina geliyor ve bir daha onarilmasi mümkün olamiyabiliyor. bu nedenle ayiplanmasi normal bi durum ve sarttir toplumun ahlak degerleri gelecek kusaklar adina oldukca önem teskil etmektedir.
cinselliği ayıplamazsa başka bir misyon yükleyecektir; mesela "özgürlük" gibi. bırak cinselliği; sıçmak, yemek, soluk almak, hareket etmek gibi en doğal zannedilen eylemler için bile insanlar bir ton kelime, tanım ve anlam yaratmak, yasalar koymak, binalar dikmek zorundadır. insan için başka türlü, öyle "kendiliğinden/doğal" bir yol yoktur. sadece neye ne anlam yükleneceğinin kültürel ve politik bir zemini vardır, oynamak serbesttir.
roma imparatorluğu zamanında kamusal tuvalet diye bir yapı ve aktivite normaldi; var mı bakalım doğada eğlenerek toplu sıçma töreni? yok elbette...
cinselliği; acıkmak, uyumak, öksürmek... gibi insanın en doğal içgüdülerinden biri olarak düşündüğünüzde çok sapıkça; yine insanlığın kendi yarattığı mahrem, sahiplenmek, namus gibi ahlakî değerler açısıdan bakıldığında ise olağan bir durum. bu yüzden kendisine nefis de denilen bir olguyla yaratılışından/yapısından kaynaklanan doğal ihtiyaçlarıyla, dışarısının ayıplama yaptırımlarıyla arasındaki bir mücadeleye sahne olur tüm hayat.
