tahsil cehaleti alır eşeklik baki kalır atasözü vardır. çoğu kişiye ayar vermek maksadıyla kullanılır bu atasözü. ve söylenen kişiyi de oldukça sinirlendirir. amacına ulaşır yani.
evet insanların markaya önem vermesi. nedir abi bu marka?
mesela araba için ; ferrari, porche, mercedes, bmw, vs vs.
mesela telefon için; i phone, nokia, vs vs.
mesela giyim kuşam; dolce gabbana , burbery, abercrombie vs vs vs.
mesela eğitim; üniversite diploması ! ve doktoralar vs vs..
markaya tapmak kötü bir şey!
ama markaya önem veren insanlar derken insanlar şunu diyor. sana normal hayatta yaramayacak şeyleri sırf marka olduğu için tercih etme. yani görgüsüzlük. ve bu ayıplanıyor di mi?
yani mesela 10 tl ye bir pantolon varken aynı işlevi gören başka bir pantolona 200 tl vermek ahmaklık. bu tip insnalar genelde halk tarafından ayıplanır vs vs.
mesela bir adamla konuşursunuz. tartışırsınız. arkadaş biraz sıkışınca hemen eğitimini öne sürer ve haklılığını aldığı eğitimi örnek göstererek kanıtlamak ister.
günümüzde peki bilgi sadece okullardan mı elde ediliyor? hayır tabiki! artık bilgi etrafımızdan su gibi akıp gidiyor, bir insan eğer cehaletini almak istiyorsa okula gitmesine gerek bile kalmıyor, ama gidiyor çünkü okula gitmesi ve aldığı diploma o kişiye sadece şunu kanıtlatma fırsatı veriyor ''ben cahil değilim'' evet bunu kanıtlama fırsatını veriyor eğitim.. illa ki bir işe girerken bu almış olduğu eğitim gerekli ben bundan bahsetmiyorum yanlış anlaşılmasın. benim bahsetmek istediğim sadece ''bilgi'' kısmı...
şimdi mesela burası ? sözlükler.. yazarlara bakıyorum. burada o kadar fazla değil ancak özellikle itü sözlük ve ekşi sözlük te bu marka düşkünlüğü had safhada! mesela bir yazar ilkokul mezunu, ortaokul mezunu ve lise mezunu herhan gi birini söylediği zaman hemen bir tepki ve dışlama geliyor diğer yazarlar tarafından .. o saatten sonra ne yazsanız, nasıl yazsanız boş ! biri çıkıyor ben o bölümde okudum diyor ve bitiyor.. üzerine hangi tezleri söylediğinizin bir anlamı yok. artık o saatten sonra o kişi en iyisini bilir mantığı devreye giriyor ve genelde tartışmayı kazanıyor gibi oluyor. ama sadece gibi oluyor. aslında kaybediyor.. neyse.
birde marka düşkünü yazarlara düşkün yazarlar var ki, onlar tam bir felaket. iki kişi arasında yapılan bir tartışmada kimin tahsil diploması daha yüksekte ise onun sözü kanun sayılıyor ve ''abii adam okumuş yaa'' diyerek sizi susturmaya çalışıyor. kendi bilmiyor ancak bilenlerin tartışmasını istemiyor. ona göre ''diploma '' her şeyin üstünde ve her kapıyı açıyor. bu bilgi kapısı da olabilir evinin kapısı da olabilir. ehe.
neyse ne diyorduk. evet atasözü..
değiştirin şu atasözünü artık. tahsil eşekliği alır çünkü okumuş olan ve bunu ispat edebilecek belgeyi elinde bulunduran insan için eşeklik mevzu bahis değildir. çünkü biz markayı seviyoruz ve marka düşkünüyüz.
cehalet ise insana bağlıdır. çünkü insan bugünün şartlarında isterse hiç okula gitmeden, yani hiç bir tahsil görmeden yani ''elinde diploma olmadan'' bilgiyi alabilir, google de atom bombasının nasıl yapılacagı yazıyor neredeyse...
yani, sözün özü; tahsil eşekliği alır cehalet insana bağlıdır. malesef durum bu. eşeklik kısmına maalesef diyoruz. o kadar çok tahsilli eşek var ki, ama biz onlara eşek diyemiyoruz. çünkü elnde bir ''marka'' var...