çok masumane şekilde söylenen ve temel özgürlükler çerçevesinde değerlendirilmesi beklenen durum.
adam irticayı bile tarif ederken, laik anlayış içerisinde insanların dinini yaşaması diyor..yani herifin tanımına göre laiklik bunun irtica hayatını özgürce yaşamasını sağlayan bir güvence.pes.
insanlar dinini yaşamasın mı peki? her halde buna türkiye'de aklı başında kimse, sözlükte de troll olmayan kimse, "yok abi ne dini, din min yok bunlara..yaşamasınlar" demez..
demez de kardeşim bu din dediğin şey nasıl yaşanır? bu din denilen olgunun belirli kuralları, ritüelleri var dimi? nerde yazıyor bunlar..kutsal kitap kuran'da..nedir? namaz kıl, oruç tut, zekat ver, hacca git, allah'a, peygambere inan falan..imanın islamın şartları..bunların bazısını inanç boyutunda yaşarsın.bazısında da fiilen yapman gerekenler var..
aman ne güzel.peki dinin sana yüklediği sorumlulukları, görevleri, yapman gerekenleri, az önce yukarıda sayılanları türkiye cumhuriyeti'nde şu sistemde özgürce yapabiliyor musun? e-v-e-t. yapıyorsun..iyi müslüman olmak için dinin sana,- bireysel bazda- neyi yapmanı emrediyorsa, türkiye'nin halen yürürlükte olan hukuk düzeni içinde yapabiliyorsun.bu güvencen, özgürlüğün var.
e peki nedir ikide bir öne sürülen, irticayı bile tarif ederken, "insanların dinini yaşaması" hali..işte orda bütün bir ülkenin yüzde 53 ünün sıkıntısı korkusu yatıyor.
senin dinini yaşamaktan kastın herkesin dine göre yaşaması olabilir mi? senin dinin, modern, çağdaş, gelişmiş ülkelerde yaşanan dinler gibi, sadece kulla allah arasında kalmayı kabul eden bir din mi? senin dinin yoksa, kulla allah arasından çıkıp da, hayatın her alanını düzenleme iddisında olan bir din mi? senin "insanların dinini yaşaması" dediğin, "dinimi aşamak istemiyorum", "dine göre yaşamak istemiyorum" diyenleri de kapsıyor mu..onların da dinini yaşaması zorunluluğu getiriyor mu?
bak kabul et.dinini kişisel bazda allah'la aranda yaşamak istersen, koyduğu kurallara uymak, vazifelerini yerine getirmek istersen bu yolda çakıl taşı kadar engelin yok.ama dinimi yaşamak istiyorumdan kastın, ülkenin yönetiminin dine göre şekillendirilmesiyse, ki bu dine inanıyorsan eninde sonunda iş oraya gelir, sen dinini yaşayacaksın diye, dine göre yaşayacaksın diye böyle yaşamak istemeyenler ne olacak.
ben müslüman olup da, dinini kural, kanun haline getirip yaşayan ülkelerin, yok ben öyle yaşamak istemiyorum diyenlere hiç müsemaha gösterdiğini görmedim..
ben dinimi evde yaşamak istiyorum.sokakta, işyerinde, sosyal hayatta değil diyenlere ne gibi güvenceler vermeyi düşünüyorsunuz..o güvenceyi verdiğiniz, verebildiğiniz an.türkiye bu bölünmüşlükten kurtulacak..çok büyük kesim size inanacak..
ama "ne güvencesi, ben tam hakim olduğumda ben ne dersem o" diyecekseniz ki dünyada bütün örnekler bu şekilde, çok büyük kesim de kendi hayat tarzlarını korumak için var güçleriyle mücadele edecek.
