dostoyevski 'yeraltından notlar'adlı kitabında şöyle der insanlar için: insanlar iki ayaklı koca nankörlerdir.doğrubir tesbit olduğunu düşünüyorum. sevmemek için bundan büyük neden olamaz.
aslında kimsenin gerçek yüzünü göstermemesi ve akabinde gerçek kişilikleriyel bi açık vermeleri ya mükemmel bi rol oynamalısın şu hayatta yada asla başka bi karaktere bürünmemelisin.
bi öyle bi böyle olmaları. daha kim olduklarına kendileri karar verememiş insanları neden seveyim ? anayasanın bir maddesinde buna yer verilmeli. gayrisafi milli sevgiden paylarına düşen verilmemeli.
Boş olmaları.
Etrafım benim ilgi alanımla iştigal etmeyen onu da geçtim herhangi bi alanla meşgul olmayan gündelik akımların onlara sunduğu ve popüler olan ile yetinen gereksiz inaanlarla dolu.
Onlar faydalı bilgili birisi oldular da ben mi geri teptim... Hayır hepsi boş insan...
iki üç dakikaya kadar düşünsem, aklıma çok da bir şey gelmezdi. ancak şu an aklımda bir şey var.
birine "göbeğin çıkmış." demeyi sıradan bir sohbet konusu sanacak kadar kaba olmaları. elbette hepimizin kusurları var, bu nedenle biz kibar insanlar birbirlerimizin kusurlarını vurgulamıyoruz. aksine karşılıklı olarak birbirimizin kusurlarını hoş görerek yaşıyoruz. göbeği çıkan beyefendinin/hanımefendinin de eminim bir aynası, bir tartısı vardır. kimsenin göbeğinin çıktığını fark etmesi için bir başkasının söylemesine ihtiyacı yok.
Sahte ve çıkarcı olmaları.
Bir söz vardı "yalan söylemeye başlayalı kimseye inanmiyorum" diye.
Insan duya duya yalanı anlamaya da alışıyor, eşlik etmeye de.
Kendi aralarındaki ilişkiler Devletler arası ilişkiler gibi sırf çıkar ve menfaat üzerine olması açık açık göstererek veya gizliden bir kast benzeri sistem oluşturarak gruplaşıp birilerini dışlamak.
gerçi devlet de insan elinden çıkma bir kavram o yüzden şaşırtmadı.
Birisini, bir şeyi önemsiyor gibi davranıp aslında zerre umursamayıp umurlarında olmaması, hatta egoist kıt ve kaba olup özünde bencil çıkarcı ve iki yüzlü olması,kendi yaşadığı yeri mafedecek kadar bir bencillik üstelik.
Bizde tüm bu bahsettiğimiz insanların içindeyiz. Sorunumuz farkliliklara saygı göstermemekten ve herkesi aynı yolda yürütüp tek bir düşünce yapısına hapsetmekle başlıyor . Evet insanları hapsetmek istiyoruz .