memleketini söyledikten sonra kişiye bir garip bakılması. "falancadan adam çıkmaz. filancanın kötüsü çok iyisi azdır." tarzında cümleler kurulmasına sebebiyet veren genel yargı.
nerelisin sorusuna cevabı aldıktan sonra kafada bi önyargı oluşur.
o önyargıya göre kişi sorana bilinçsiz bi şekilde ya sempatik ya da antipatik gelir.
Cahil insanlara göre kişilik ve karakter analizi bu şekilde oluyor sanırım. işin rejonu (!) bu...
Dışarıdan bakıldığında acımasızca gelse de, deneme yanılma yolu ile bizzat deneyimlenince şaşmaz eylemdir.
Örneğin bu gözler kaşar olmayan bir tane izmirli, karaktersiz olmayan bir diyarbakırlı, dar kafalı olmayan bir konyalı veya ankaralı görseydi düşünceler değişebilirdi. Ama yok..
trabzonlu adam vurursa beş yıl, ıspartalı vurursa sekiz yıl yer. çünkü hakim yargılarken trabzonlunun asabiyetini, coğrafyanın kişilik üzerindeki etkisini de hesaba katar. ıspartalı ıspartalı ! gül memleketinde yaşayıp şiddete meyil etmek neyine.
Valla bu yaşıma kadar karşında durdugum bir konuydu fakat 1 yıldır Sakarya'da yaşıyorum ve ben de artık memlekete göre adam seçmeye başladım.
Tanım: karşınızdaki sakaryaliysa olması gereken yargılama.
istisnalar kaideyi bozmaz gerçeğine göre genelde memleketine göre yapılan yorum sahip olunan yargılar %80 haklıdır.
Mutlaka bu yargı ve yorum dışında duruma ters birileri vardır, onlar da azınlık istisna olduğundan genel kanıya dahil edilmez, etkilemez.
memur çocuklarının aslında çok rahat yapabildiği şey.
buna yargılama demeyelim de, karşılaştığın insanların karakterlerini az çok da bildiğin için böyle bir çıkarım yapmak normaldir. muhatap olduğun insanlar iyiyse zaten o memleket de iyidir.
ki bu durumu, yapmak istemeyen insan bile yapabilir. şöyle ki; yeni birisini gördüğün zaman beynin onu sen istemesen bile bir prototipe ayırıyor. bunu memleketine, giyim kuşamına, hatta gülümsemesiyle bile yapabilirsin, gayri ihtiyari olarak.
bunun içindir ki, yakın olduğun insanlara ilk gördüğümde seni hiç sevmemiştim deriz.